Yerel seçimlerde bir 5 yılı daha dolduruyoruz. İçinde bulunduğumuz eylül ayını saymazsak 6 aylık bir süre kaldı. Cumhur İttifakı son genel seçimlerde AK Parti, MHP, Yeniden Refah Partisi, DSP, HÜDEPAR olarak birlikte oldu. Yerel seçimlerde nasıl bir yol izleyecekleri hakkında şu ana kadar açıklanan ortak bir kararları yok. Ama AK Parti ve MHP nin bir arada olacağı herkes tarafından tahmin ediliyor.
Millet İttifakına gelirsek tam bir belirsizlik, İYİ Parti genel başkanı Meral Akşener’in zaman zaman farklı çıkışları oluyor. Son olarak teşkilatlarının belirli bölgelerde ittifak yapabileceğini belirten bir açıklaması oldu. Genel Başkan Yardımcısı Samsun milletvekili Erhan Usta genel seçimlerde kendi köyünden partisine 20 oy çıkmasını CHP ye yükledi. Bir siyasetçi inanmadığı bir birlikteliğe girerse kendi köyünden 20 oy çıkar, bedelini de abalıya yükler. Erhan Usta nın da yaptığı bu, hiç demiyor ki; ben geçen yerel seçimlerde Büyükşehir Belediyesi başkanlığına bağımsız aday oldum, sonra Millet İttifakına, İYİ Partiye Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığı nı kaybettirdim, şimdi de kendi köyümden 20 oydan fazla alamadım. Hata Erhan Usta gibi siyasete sonradan girenlerde değil, onun seçim kaybettirmesine rağmen partiye kabul eden, genel başkan yardımcısı yapan, birde seçimlerde 1. Sıraya koyan siyasi düşünce de, asıl hata bu düşünceye destek veren siyasetçilerde, daha doğrusu partilerin aday adayları içinden aday seçimini o partiye üye olmuş üyelerinin seçmesi yerine parti yönetimlerinin seçmesine müsaade eden seçim sistemindedir. Millet İttifakında görünen durum böyle devam ederse yerel seçimlerde işleri zor, bir an önce gerek CHP gerekse İYİ Parti kendini toparlayıp, bir birliktelik ortaya koyamazlarsa yerel seçimlerin sonu her 2 parti içinde hüsran olur. Diğer Millet İttifakı içinde yer alan partilerin içinde en etkilisi SAADET PARTİSİ ve DEMOKRAT PARTİ dir, nedeni ise oturmuş bir teşkilat yapılarının olmasıdır. Diğerleri için bir şey demek zor, gerek DEVA PARTİSİ, gerekse GELECEK PARTİSİ daha yeni partiler, yerel seçimlerde ortaya koyabilecekleri de sınırlı, onlar için en doğrusu genel seçimlerde CHP sayesinde aldıkları milletvekillerinin diyetini ödemek için CHP nin belediye başkan adaylarına destek vermek olur.
Bu arada vur abalıya deyimi nereden geliyor, bilmeyenler için belirteyim. Eski zamanlarda zenginler çuha şalvar, yoksullar ise aba giyermiş. İşte o günlerden birinde gariban bir köylü ile zengin ağalardan birinin arasında bir ağız kavgası başlamış. Olay alevlendikçe alevlenmiş. Tartışma büyüdükçe büyümüş. Laf dalaşı bitmiş, boğuşma safhası başlamış. Ağayla köylü gırtlak gırtlağa birbirine girmiş. E kavga olur da halk durur mu? Hepsi etraflarına halka olmuş kavgayı izliyormuş. Bir çekirdek çitlemedikleri kalmış. Etraftaki dükkânlardan birinin sahibi bakmış ki, bu gidiş hiç iyi değil. Kavgayı ayıran da yok. Sonunda birinden biri ötekini öldürecek. “Bre ne bakıp duruyorsunuz öküzün trene baktığı gibi, vurun da ayırın şu adamları!” diye bağırmış. Kavgayı izleyenler arasında
dükkân sahibinin çırağı da varmış. “Usta, hangisine vurayım?” diye sormuş. Dükkân sahibi ağaya vur dese başına dert açılır diye korkmuş. “Abalıya vur abalıya!” diye bağırmış.