Uzmanlar, bireylerin yaşlılıklarını sağlıklı geçirebilmeleri için fiziksel aktiviteyi hayatlarına erken yaşlardan itibaren dahil etmeleri gerektiğini bildirdiler.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Elçin Balcı, yaptığı açıklamada, sağlığın bireyin bedensel, ruhsal ve sosyal anlamda tam bir iyilik halinde bulunması ve aynı zamanda nitelikli yaşamın vazgeçilmez koşulu olduğunu belirtti. Yaşlanmanın vücuttaki pek çok sistemi etkileyen dinamik bir süreç olduğunu ifade eden Balcı, ''Süreç ilerledikçe dayanıklılıkta ve fiziksel uygunlukta azalma görülmektedir. Yaşlılık denilince akla kronolojik yaş gelmektedir ancak bireylerin özellikleri birbirinden farklıdır. Kronolojik yaş, kişinin fiziksel durumu ve fonksiyonel kapasitesini tam olarak yansıtmamaktadır. Bu nedenle yaşlılığın en önemli göstergesi fonksiyonel kapasite ve işlev kaybıdır. Fonksiyonel kapasiteyi artırmanın amacı ise yaşam kalitesini artırmaktadır'' dedi. Balcı, teknolojik gelişmelerle günlük aktivite yoğunluğunu azaltmanın her ne kadar yaşamı kolaylaştırsa da uzun vadede hareketsiz bireylerin sayısını artırdığını ve sağlığı olumsuz etkilediğine dikkati çekerek, şunları söyledi:''Fiziksel aktivite günlük yaşam içinde kas ve eklemlerimizi kullanarak enerji tüketimi ile gerçekleşen, kalp ve solunum hızını artıran ve farklı şiddetlerde yorgunlukla sonuçlanan aktivitelerdir. Fiziksel aktivite ve egzersiz, koruyucu sağlık yaklaşımının bir aracı olarak bireyin sağlığını geliştiren, gelişmiş durumunu devam ettiren, yorgunluğa ve hastalıklara karşı direncini artırmaktadır. Yürümek, koşmak, sıçramak, yüzmek, bisiklete binmek, çömelmek, kalkmak, kol ve bacak hareketleri, baş ve gövde hareketleri gibi temel vücut hareketlerinin tümünün ya da bir kısmını içeren çeşitli spor dalları, egzersiz, oyun ve gün içindeki aktiviteler fiziksel aktivite olarak kabul edilebilir.''