Peygamber Efendimiz (s.a.v) bir hadisinde, kıyamet günü Arş’ın gölgesinde gölgelenecek yedi insan grubunu insanlığa tanıtmakta ve şöyle buyurmaktadır; "Yedi sınıf insan vardır ki Allah, onları hiçbir gölgenin bulunmadığı kıyamet gününde kendi Arş'ının gölgesinde gölgelendirir. Adil yönetici, Rabbine ibadet ederek büyüyen genç, kalbi mescitlere bağlı kimse, Allah için birbirini seven, bu sevgiyle bir araya gelip bu sevgiyle ayrılan iki kişi, mevki sahibi ve güzel bir kadının zina teklifini reddedip 'Ben Allah'tan korkarım' diyen kimse, sağ elinin verdiğini sol elinin bilmeyeceği kadar gizli sadaka veren kişi ve tenhada Allah’ı zikredip gözleri yaşla dolan kimse." (Buhârî, Ezân, 36) Bu hadis, hem bireysel ahlaki erdemleri hem de toplumsal huzuru temin eden değerleri öne çıkarmaktadır.
Adalet, toplumların temel taşıdır. Adil bir yönetici, sadece devlet başkanlarını değil, bir grup liderini, bir şirket yöneticisini, hatta bir aile reisini de kapsar. Günümüzde adalet; fırsat eşitliği, şeffaflık, insan haklarına saygı ve hesap verilebilirlik ilkeleriyle ilişkilidir. Modern dünyada adil bir lider, kararlarında kişisel çıkarlarını değil, toplumun menfaatini gözeten, yolsuzluk ve ayrımcılıkla mücadele eden bir kişidir.
Gençlik, enerji ve üretkenliğin dorukta olduğu bir dönemdir. Günümüzde Rabbine ibadet ederek büyüyen genç, yalnızca namaz ve ibadetlerle değil, ahlaki değerlerini koruyan, dijital dünyanın olumsuz etkilerine karşı kendini muhafaza eden, zamanını faydalı işler için harcayan kişidir. Eğitimde başarılı, toplum için çözüm üreten, insana ve doğaya saygılı bir genç, modern çağın ibadet bilincine sahip bireyi olarak görülebilir.
Kalbi mescitlerde olan sadece fiziksel olarak camide bulunmayı değil, manevi bir bağlılığı ifade eder. Günümüzde "kalbi mescitlere bağlı olmak," kişinin ahlaki değerlerini, toplumsal sorumluluklarını ve manevi yönünü sürekli diri tutması anlamına gelir. Bu, camilere ek olarak, yardımlaşma derneklerinde aktif olmak, topluma hizmet eden projelerde gönüllü çalışmak gibi daha geniş bir anlam da taşır.
Sevgi, günümüzde bireysel ve toplumsal ilişkilerin merkezindedir. Allah için birbirini seven kişiler, çıkar ilişkilerinden bağımsız, sadece ahlaki değerler ve samimiyet üzerine dostluk kuran kişilerdir. Modern dünyada karşılıksız birbirini sevmek; iş hayatında, sosyal medyada ya da günlük hayatta rekabet yerine işbirliğini, bencillik yerine empatiyi öne çıkaran kişiler olarak kendini gösterir.
Modern toplumda zinadan korunmak, sadece fiziksel bir zina teklifini değil, her türlü ahlaki sınavı içerir. Günümüzde bu, sadakati ve dürüstlüğü temsil eder. Evli bir bireyin eşine bağlı kalması, iş hayatında haksız kazanca karşı durması veya bir bireyin dijital ortamda ahlaki olmayan tekliflere direnmesi şeklinde yorumlanabilir.
Sadaka, sadece maddi yardım değildir. Günümüzde sadaka; bir öğrenciye rehberlik yapmak, bir ihtiyacı karşılamak ya da bir çevre temizliği kampanyasına destek olmak gibi farklı şekillerde tezahür edebilir. Gizlilik, bu iyiliğin gösterişten uzak, samimi bir niyetle yapılmasını ifade eder. Ayrıca online bağış platformlarında anonim bağışlar yapmak da bu anlayışa uygundur.
Tezekkür, samimi bir kulluğu temsil eder. Günümüzde Allah’ı tenhada zikretmek, sadece fiziksel bir yalnızlıkta değil, kalabalıklar içinde bile kişinin kalbini Allah’a bağlaması, dünyalık telaşların içinde maneviyatını diri tutmasıdır. Bu aynı zamanda kişinin gece ibadeti, tefekkür veya bir yürüyüş sırasında Allah’ın yarattıklarını hayranlıkla anması gibi durumları içerir.
Arş’ın gölgesindeki yedi insan grubunun mesajı, ahlaki mükemmeliyeti, bireysel olgunluğu ve toplumsal faydayı hedef alır. Günümüzde bu değerleri yaşatmak, modern araçlar ve durumlarla uyumlu hâle getirilerek mümkündür. Adalet, sadakat, empati, ahlaki direnç, yardımseverlik ve manevi bağlılık gibi erdemler, her çağda insanlığı yücelten değerlerdir. Kişinin, bu değerlere sahip olarak yaşamını sürdürmesi, hem dünya hem de ahiret saadetini kazanmanın anahtarıdır.
Allah ve Resulü bir konuyu övmüşveya yermişse, bu konu veya fiiller uygulaması esnasındaki; zorluk, topluma olan zararı veya faydası nedeniyledir. Yazımıza konu olan yedi sınıf insan özelliği; hem insan fıtratı açısından uygulamada zorluk oluştururken, yerine getirilmesi halinde; huzur, mutluluk ve ruhi rahatlık sağlar. Ayrıca bu,fiilleri işleyen insan diğer insanların mutluluğuna da hizmet etmiş olur.
Dünya ahiretin tarlasıdır, dünyada ekilen ahirette biçilir. Yedi sınıf insanın ahirette gölgelenmesinin nedeni dünyada diğer insanlara gölge sağladıkları, hizmet ettekleri, iyi kul oldukları içindir. İyi insan meleklerden de üstündür, kötü insan şeytandan da aşağılıktır. Yedi sınıf insan özelliğinin her biri iyi insan olmak için yeterlidir. Hangisine sahip olursa olsun sir insan diğer özelliklere de doğal olarak sahip olacaktır. Çünkü, bu özelliklerin tek tek hepsi; iyi insan, muttaki kul özelliğidir.