Koca bir yıl daha geldi , geçiyor hayatlarımızdan. Acısıyla, tatlısıyla daha önceki yıllar gibi, bir kitabın sayfaları gibi okuduk, kapatıyoruz kapağını. Her birimiz neler okuduk kim bilir o satırlarda? Şu bir gerçek ki hepimizin okuduğu kitabın ortak konusu yine pandemi ile birlikte yaşanan hayatlar oldu.
"Gelen gideni aratır "diye bir tabir var.2020 yılında yaşananlardan dolayı insanlar "bitsin artık bu yıl" diyordu. Bitti gelen gidenden çok farklı olmadı. Depremler, seller, yangınlar, yine corona, kadın cinayetleri, çocuk istismarları ,giderek artan boşanmalar, ihanetler v.b yoğun bir şekilde geldi, geçiyor. Bu yeni yıl nasıl olur bilinmez. Şu var ki küreselleşmenin ortaya çıkmasıyla belirsizlikler de hayatımıza girdi. Belirsizleşen hava durumları gibi belirsizleşen dünyamız bize nasıl bir yıl olarak yansır bilinmez.
Önemli olan bizleriz. Biz iyiysek, dürüstsek, vicdanlı, namuslu, şerefli, ahlâklı isek iyi olur yılımız, yıllarımız. İş yine insanoğlunda bitiyor. Her şeye, herkese rağmen, iyi olabilmek. Keşke dememek için, sadece ümit edip beklemek yerine çaba göstermek gerek. Olan olmuş, geçen geçmiştir, elimizden bu anlamda bir şey gelmez ama geleceğe dokunmak, onu şekillendirmek bizim elimizde. Geçmişin dersleri ve deneyimleriyle birlikte tabi.
Maddi kaygılarımız kadar keşke manevi kaygılarımız da olabilse. Maddi şeyler kaybedilse de ,bir daha kazanılabilir gayretle .Ama maneviyat kaybedildiği zaman tekrar elde etmesi zor olur, yokluğunun yerini dolduran şeyler zamanla alışkanlık yapar hayatımızda, ama sisli, puslu, kara bulutlar gibi. Son yıllarda hızlı adımlarla kaybettiğimiz ahlâkî değerler, gelenek-görenekler, edep-adap, namus, onur, dürüstlük, sadakat gibi değerlerimize tekrar sıkı sıkıya sarılmamız lâzım. Bu sarsıntıların depremlerini her geçen gün hayatlarımızda, televizyonlarda görüyor, izliyoruz. Sizleri de bu gidişat endişelendirmiyor mu? Bu küresel çağda, tüketim toplumunda alış veriş sitelerinde harcadığımız paralar gibi, sosyal medyada ve hayatlarımızın içinde harcadık değerlerimizi. Televizyon karşısında, uyuşmuş şekilde, çekirdek çitler gibi çiftledik günlerimizi.
Yeni yıla girerken bunların muhasebesini yapmak anlamlı olacaktır. Aksi takdirde yıllarda değişen, yalnızca rakamlardır. O yılların içinde yaşanacak olanlar Yüce Rabbimizin iradesi ve biz kulların kararları ve çabalarıyla yaşanacak süreçlerdir.
Tüm insanoğluna yeni yılda aydınlanma diliyorum. Bizleri ayakta, bir arada tutan değerlere sarılan, maneviyatı üstün tutan, şiddetten uzak, kendini medeniyetin gerisine değil, medeniyet seviyesine taşıyan bir toplum diliyorum. Çünkü medeniyet denilen kavram bir değerler taşıyıcısıdır. Eğitimi diplomayla sınırlamayıp, bilinçlerinde, bilgiyle gerçekleştiren bir boyuta taşıyan bireyler diliyorum. Toplumun en değerli yapıtaşı olan aile kurumunun daha sağlam, sadâkat içinde yapılanmasını, çocukların tek ebeveynli aileye mahkum etmeden toparlanmasını diliyorum. Herkese hayallerinin gerçekleştiği, zamanın kıymetinin bilindiği, aydınlık yarınlar, adil muhakeme, dürüst, yalansız ticaret, geçim sıkıntısının olmadığı, mezun olanın iş bulduğu, evlatlarımızın imanla, güzel ahlakla, kaygısız geleceklere yürüyebildiği yıllar diliyorum. Daha çok dileğim var elbet ama ben uzatmadan gerisini sizin güzel yüreklerinden geçen hayırlı dua ve dileklere bırakıyorum.