YENİ İNŞA EDİLEN GÖKDELENLER BİR HAPİSHANE

SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Mimarlık Fakültesi'nde konferans veren Yüksek Mimar Cengiz Bektaş, "Yeni inşa edilen gökdelenler günümüz insanı için adeta bir hapishane.

Gökdelenlerde konut önermek hatadır. İnsanı topraktan ne kadar koparıp gökyüzüne yükseltirseniz, o kadar doğadan ve insanca yaşamdan uzaklaştırırsınız" dedi.

OMÜ Mimarlık Fakültesi'nin konuğu olarak Samsun'a gelen Yüksek Mimar Cengiz Bektaş, fakülte öğrencileriyle birlikte bir atölye çalışması yaptı. Bektaş, 'Kültür Oylumlarımız (mekanlarımız)' temalı atölye çalışmasında, kültüre, yaşama ve yaşayanın fiziksel gereksinmelerine göre tasarlamanın önemini ve nasıl yapılabileceğini örneklerle açıkladı. Bektaş atölye çalışmasında, öğrencilerin yakın çevrelerini daha iyi algılayıp değerlendirmelerini kolaylaştıran bir etkinlik gerçekleştirdi. Ardında da Mimarlık Fakültesi Konferans Salonu'nda 'Geleneğe Eklenmek' konulu bir konferans verdi.

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi başkanlığında, Akdeniz Mimarlar Birliği işbirliğiyle Akdeniz Bölgesi'ndeki mimari yaratıcılığı desteklemek amacıyla verilen bu yıl ilk kez düzenlenen 'Uluslararası Mimar Sinan Ödülü' sahibi Yüksek Mimar Cengiz Bektaş'ın konferansına, OMÜ Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Halis Ölmez, Mimarlar Odası Samsun Şubesi Başkanı İshak Memişoğlu, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.

Yüksek Mimar Cengiz Bektaş, konferansta, insanoğlunun yarattığı en eski yerleşimlerden başlayarak, kendi tasarladığı çok sayıda yapı örneği aracılığıyla, çevreye ve kültüre saygılı ve duyarlı mimarinin ne olduğunu anlattı. Bektaş, "Geçmişi yadsıyamayız, geçmişten ders almalıyız. Ancak kopya edilerek üretilen yapıların gerçekliği yoktur. Böyle yapılar hiçbir kültüre ait değildir. Kültürü sürdürmek için, ne gerisinde kalmalıyız, ne de zamanı atlamalıyız. Geçmişi anlamalı, geleceğe inanmalı ve çağdaş olmalıyız" diye konuştu.

Yeni inşa edilen gökdelenlerin günümüz insanı için adeta bir hapishane olduğunu ifade eden Cengiz Bektaş, "Gökdelenlerde konut önermek hatadır. İnsanı topraktan ne kadar koparıp gökyüzüne yükseltirseniz, insanı o kadar doğadan ve insanca yaşamdan uzaklaştırırsınız. Ben hayatımda binaları inşa ederken tek bir ağaca dokunmadım. Binaya uygun yeşillikler değil, yeşilliklere uygun binalar yaptım" dedi. Bektaş, "Mimaride insanı ve insanın temel ihtiyaçlarını temel almak gerekir. Geleneksel mimarimizden örnek verecek olursak, İstanbul'da çok sayıda eski sarnıçlı bina vardır ve bu sarnıçlarda su biriktirilir. Gelecekte yaşanabilecek susuzluk problemine karşı, yine bu tarz ihtiyaçlara hizmet eden yapılar inşa etmeliyiz" diye konuştu.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

DENGE EĞİTİM Haberleri