Yeni uzlaşma arayışları ve meyhanecibaşının yeşilliğe koşması
Cumartesi Balıkçı Fevzi"nin Lokantasında yapılan toplantıyı anında duyduk ve görüntüledik. Ancak olayın detaylı bir biçimde perde arkasını araştırıp, bilmeden, yazmak istemediğimizden yazmadık, biraz araştırdıktan ve olayların net bir biçimde ortaya çıkmaya başlamasının ardından yazmaya karar verdik.
Meyhaneci başının dünkü gazetesinin manşet haberi ile bitişiğindeki habere bakacak olursanız yazacaklarımın açık ve net delili olduğunu rahatlıkla göreceksiniz. Manşetin bir tarafına Kral hazretlerinin büyük bir resmini verdikten sonra manşetten de hayatında uygulamadığını herkesin bildiği teşkilatla ilgili sözlerine yer vermiş. İl Başkanı Ali Akyüz"ün küçücük bir resmi ile resmin altına küçük bir açıklama vererek Kral hazretlerinin büyüklüğünü, il başkanının onun yanında her yönüyle ikinci planda kaldığı imajını vermeye çalışmış. Diğer sağ taraftaki haberinde de CHP İl Başkanı Vedat Yılmaz"ın yaptığı konuşma içerisinden cımbızla bir bölümünü çekerek A Takımı göndermesi olarak vermiş.
Geçtiğimiz pazar günü AK Parti İl Başkanı Sayın Ali Akyüz"ün Başkanlığı"nda yapılan toplantıda milletvekilleri, Belediye Başkanları, Başkan adayları, İlçe Başkanları, İl Yönetim Kurulu, Kadın Kolları, Gençlik Kolları, v.s. teşkilatın tüm birimleri katılmış, toplantı İl Başkanı"nın Başkanlığı"nda yapılmıştır, her konuşmacı gibi Büyükşehir Belediye Başkanı da burada bir konuşma yapmıştır. Burada toplantının hakimi ve başkanı İl Başkanıdır, başkalarını ön plana çıkarmaya çalışmak ise daha düne kadar veryansın ettiği Kral hazretlerine yanaşabilmenin ve yağcılığın başka bir adıdır. Zaten Balıkçı Fevzi"nin orada yapılan şu meşhur toplantının amaçlarından bir tanesi de bu idi.
Gelelim dünkü gazetede CHP İl Başkanı"nın yaptığı konuşma ile ilgili yaptığı habere; CHP Belediye Başkan adaylarını tanıtmak üzere geniş katılımlı bir toplantı yapıp, halka tanıtmış, bu tanıtım toplantısında milletvekili, Büyükşehir Belediye Başkan adayı, İl Başkanı ve diğer adaylar kapsamlı bir biçimde konuşma yapmışlar, bu konuşmaların içerisinde A Takımı"na gönderme de yapılmıştır. Burada eleştirdikleri birinci derecede Kral hazretleri iken bir yandan adamla uzlaşabilmek için takla atıp, toplantılar yaparken, diğer yandan böyle bir haberi yapmanın espirisini anlayabildiniz mi? Bilmiyorum, çoğunuzun anladığından eminim. Ancak belki anlayamayanlarınız vardır arz edeyim; burada bizim meyhaneci başının iki gayesi var. Birincisi Kral hazretlerine demek istiyor ki, bak Kral hazretleri benimle uzlaş ve mamamı eksik etme, aksi halde sürekli yazarım seni elimde A Takımı davası gibi bir koz var sürekli kullanırım haberin olsun, ikincisi ise bu davanın baş mimarlarından birisi de ben ve Kayıkçıbaşı olduğundan, bizi de çok sevdiğinden bizleri bu şekilde gündeme taşıyıp yıpratmanın yollarını arıyor.
Son yazdığım yazıda yakında Erbakan Hoca"nın gulü, gulü dansları başlıyor demiştim, işte o dans Meyhanecibaşı, Patronu, A Takımı davasını soruşturmasını yapanların amiri olup, daha sonra emekliye ayrılıp Borsan"da iş başı yapan Serdar Albay ve Benim aramda geçecek, Allah"a şükürler olsun ki tam iki yıldır beklediğim an geldi, kimin hırsız, kimin dürüst, kimin menfaatçi, kimin ise taşı elin altına koyduğu için çile çektiğini bu toplum görecek, hem de öyle görecek ki mahkemelerde hesaplaşarak görecek, bir yandan da bu hesaplaşmaları sizinle paylaşacağımdan emin olabilirsiniz.
Buraya kadar özetlediğim konuların detaylarına daha sonra gireceğim, şu geçtiğimiz cumartesi günü yapılan toplantının arka planına gelince;Buradaki asıl amaç Kral hazretleri ile dargın olan birçok kişi ile onu barıştırmaktı, katılımcılara bakarsanız bunu daha iyi anlarsınız. Örneğin Kazım Yılmaz, Adnan Ölmez, Cemal Yeşilyurt bunlardan birkaçı, meyhanecibaşı da bu arada fırsattan istifade yeşilliğe dalanlar arasında, toplantının bir başka gayesi ise Samsunspor Kulübü"ne yardım koparabilmekti, bunu fark eden Kral hazretleri en ufak bir boşluk vermeden toplantıda sazı ele alıp, konuşmasını kesmeden hizmetlerini anlatmış, toplantı bitiminde ise Samsunspor Kulübü Başkanı istediğini alamamanın siniri ile toplantıdan çıkmış. Sizin anlayacağınız toplantı henüz amacına ulaşamamış, ancak meyhanecibaşı gazetesinde ilk işaretini vermiş, gerisini ise Kral hazretlerine bırakmıştır.
Kendini Tasavvuf erbabı sanan bazı uyanıklar işlerine geldiğinde çok delikanlılık ayaklarına yatıp, dilediklerinin olmayacağını gördüklerinde, yelkenlerini suya indirip, mütevaziliğin tasavvuftan geldiğini söylemeleri gibi, bizim Meyhanecibaşı ve saz arkadaşları da erkekliklerinin yemediğini görünce, soluğu yeşilliklerde almaları onlara yakışır. Bize yakışan ise durduğumuz yerde durarak, siyasetin mümkün olanı yapma sanatı olduğunu söylemektir. Hoşçakalınız