Kontek Otomasyon Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Murat Özdemir, geliştirdikleri yerli iki yazılımla yenilenebilir enerji santrallerinde verimlilik çözümleri ve dijitalleşmeye odaklanacaklarını belirterek, "Yenilenebilir enerji sektörü artık tamamen dijitalleşmeye ve yapay zeka temelli akıllı uygulamalara kayıyor. Biz de geliştirdiğimiz ve Türkiye'de ilk olan yazılımımızla, dünyaya açılarak santrallerin daha verimli çalışmasını sağlayacağız." dedi. Kontek Otomasyonun kuruluşunun 25. yılında Konar Enerji ile birleşmesi vesilesiyle düzenlenen basın toplantısında konuşan Özdemir, yenilenebilir enerji ve dijital çözümleri bir araya getiren güçlü bir firma olmak amacıyla birleşme kararı aldıklarını dile getirdi. Özdemir, 2020 itibarıyla yeniden yapılanmalarını dijitalizasyon üzerine kurduklarını ifade ederek, LOGGMA yazılımla birlikte "Solarify" ve "Enerify" olmak üzere iki yeni dijital platform geliştirdiklerini kaydetti. Özdemir, platformların içeriği hakkında şu bilgileri paylaştı: "Solarify, yapay zeka ve akıllı sistemlerle, güneş enerjisi santrallerinde anında arıza tespitini yaparak santralin daha fazla üretim yapmasını sağlayacak bir performans, analiz ve işletme bakım yönetim platformu. Enerify ise yapay zeka algoritmaları ile harmanlandı ve endüstriyel ve ticari tesislerde elektrik enerjisinin her anlamda tüketimini optimize edecek, yatırımcıya tavsiyelerde bulunarak tasarruf etmesini sağlayacak bir dijital platform. Hem mühendislik, tedarik ve kurulum (EPC) şirketlerinin hem de sektörün dönüşümü bu yıl daha fazla dijitalizasyon, ileri otomasyon becerileri, yazılım ve yapay zeka çerçevesinde gerçekleşiyor. Biz de geliştirdiğimiz ve Türkiye'de ilk olan yazılımımızla, dünyaya açılarak santrallerin daha verimli çalışmasını sağlayacağız. Böylece bir yandan müşterilerimize en yüksek verimliliği ve yatırım geri dönüşünü sağlarken bir yandan da çevreye maksimum oranda duyarlı teknolojilerin kullanımını ve geliştirilmesini artırmayı hedefliyoruz."
Yatırımcı, kira öder gibi santral sahibi olacak
Şirketin yeni yapılanması kapsamında "yap-işlet-devret" modeli olarak planladıkları solar kiralama yöntemiyle yeni santral yatırımları gerçekleştireceklerini kaydeden Özdemir, bu modeli şöyle anlattı: "Solar lease, bir güneş enerjisi santralinin tüm aşamalarının yönetildiği ve yatırımcının kiracı gibi ödeme yaparak santral sahibi olduğu bir sistem. Solar lease modeli, teknik bir sorun ile karşılaşılmayacağını belgeleyen uzun vadeli bir performans sözleşmesi ile hayata geçiriliyor. Bu modeli uygulayan firma, güneş enerjisi santralinin tüm aşamalarını yönetiyor ve tesis elektrik üretene kadar yatırımcı bir kira bedeli ödüyor. Solar lease sözleşmesi bitiminde ise yatırımcı tesisin sahibi oluyor. Bu yöntemi ilk olarak bu yıl itibarıyla İspanya ve Hollanda'da uygulamayı planlıyoruz."
"Öncelik verimlilik olmalı"
Özdemir, hayata geçirecekleri tüm projelerde enerjinin verimli kullanımını amaçladıklarını belirterek, Türkiye'de özellikle sanayide kullanılan asenkron motorlarda verimlilik potansiyelinin çok yüksek olduğunu söyledi. Türkiye'nin enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 60'ının sanayide kullanıldığını aktaran Özdemir, "Sanayi tüketiminin yaklaşık yüzde 60'ı da bu motorlarda gerçekleşiyor. Asenkron motorların daha verimli hale gelmesiyle, yüzde 20'ye varan tasarruf sağlanabilir." dedi. Özdemir, bu kapsamda İzmir'de demir çelik alanındaki bir tesiste yaptıkları enerji tasarrufu projesinde büyük bir başarı sağlandığını ifade ederek, şunları kaydetti: "Bu proje 2 milyon dolara mal oldu. Sağlanan enerji tasarrufu ise yıllık 8 bin 500 evin ihtiyacını karşılayabilecek miktardı. Bu kadar evin yıllık enerji ihtiyacını karşılamak için 20 megavat kapasiteli güneş enerjisi yatırımı yapılması gerekir ki bu da yaklaşık 20 milyon dolar maliyet anlamına geliyor. Fakat çok daha düşük maliyetli bir verimlilik yatırımıyla tasarruf sağlayarak iklim değişikliğiyle mücadeleye de katkıda bulunuluyor. Bu yüzden, öncelik her zaman kaynakların verimli kullanılmasında olmalı."