'Yusuf Ziya Yılmaz Otogarı' yada etik olan

Hamit Seven

    Şehrine büyük ve kalıcı hizmetlerde bulunmuş insanların isimleri eserlerine verilmeli midir? Sorusunun karşılığı bende her zaman “Evet” tir…

    Bu şehir ve yaşayanları da “zorlama” olmaksızın hizmete öncülük edenlerine karşı yüksek “ahd-e vefasıyla”  hizmet ve eser sahibinin adını hizmetlerinde yaşatacak hoşgörüyü mutlaka gösterir…

    İşte bu yazı, geçmiş dönemlerde hizmette bulunmuş insanların hizmetlerine isimlerini verme girişimleri sırasında “Hayır etik değildir koyamazsın! Babanın parasıyla mı yaptırdın ismini veremezsin!” “bağırışmaları” içinde “koparılan vaveyla” ya tekrar dikkat çekmek  adına  doğmuştur!...

   Demek ki bu konuda öteden beri, telafi edilmesi mutlak olan bir “vefasızlık” örneği sergilenmektedir…

    Çok fazla da geçmişe uzanmadan bu konu da “iki örnek” yeter mi bilmem…

    O dönemlerde hızla büyüyen Samsun"un Liman-Belediye Evleri güzergahı üzerinde ilk bulvarı"nı açmak için mücadele eden ve başaran dönemin Belediye Başkanı Kemal Vehbi Gül, adının verildiği bulvarın daha sonra adının “100.Yıl Bulvarı” olarak değiştirildiğini görmüştür!…

   Kaldı ki, Samsunlulara, Samsun"da en uzun dönem Belediye Başkanlığı yapma ünvanına sahip bir başkanın, şu anda halen Gazi Belediye Başkanlığı binası olarak kullanılan eski Huzurevi binası, İlkadım Belediye Başkanlığı binası olarak kullanılan eski belediye çarşısı yine İlkadım Belediyesi"nin çok amaçlı hizmet binası olarak kullandığı Unkapanı Çarşısı ve Pazar yeri gibi  eserleriyle hizmet veriliyor… Diğer Barış Bulvarı gibi, Merkez Site Camii gibi halen daha “canlılığını” koruyan hizmetlerini saymıyoruz bile!…

    Samsun"un genç ve atılgan TBMM 21.Dönem Samsun DSP Milletvekili Tarık Cengiz, sporcu kişiliğinden kaynaklı konuya olan duyarlılığı ve girişimleri  doğrultusunda, 19 Mayıs Stadı içinde Kapalı Spor Salonu yapılmasına ön ayak olmuş ve yaptığı hizmetle değil, salona verilen adıyla başına neler gelmişti unutmadık!…Kısa sürede tamamlanıp “Tarık Cengiz Kapalı Spor Salonu” adıyla kurdelası kesilerek turnuvalara da ev sahipliği yapan salonun bir süre sonra adı “Atatürk Kapalı Spor Salonu” olarak değiştirilmişti!...

    Gerçekten de milletvekilliği dönemi boyunca sergilediği “partilerüstü” çizgisiyle, halende takdir ettiğim bir kişilik olan Tarık Cengiz, o dönemler üzüntüsünü, şehrin her zaman varolan ve varolacak “işgüzarlarına” sitem ederek uzun uzun benimle paylaşmıştı…

    Şimdi, halihazırda Büyükşehir Belediye Başkanı olan Sayın Yılmaz, öyle çok da uzun vadede Samsun"un ihtiyacını karşılamaya yetmeyeceği şimdiden belli, alelacele yapılmış “derme çatma” görüntüsü veren “yavan” bir hizmete hem de görev başındayken adını verebiliyorsa, bir “hakkın teslimi” olarak, eserleri halen yaşayan hizmet adamlarının adlarının da verilmesi için “meclisinde” öncülük etmelidir…Dolayısıyla bunu ilk elden gündeme getirip gereğini yapması da yine, adını eserlerine büyük harflerle yazdıran görev başındaki “kendisine”  düşer…

    Ya, hizmetleri geçmiş insanlarında kendi dönemlerinde yaptıkları eserlere isimlerini vermeli,  yada eserlerinin üstünden kendi ismini de sildirmelidir!...

    Bu konuda “etik” olan “ya hep, ya hiç” tir…

    Geçmiş dönemlerde hizmet adamlarının hizmetlerini “allayarak pullayarak” veren Samsun medyası da kafasını kumdan çıkarmalı ve konuyu gündemine alarak üzerine düşen vefa örneğini göstermelidir!...
 
    Tabelalardan silinen isimler halkın gönlünden silinmez!…
Hiç değilse bu gerçek “İşgüzarların” gözüne sokulmalıdır!…

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.