Tik'iniz varsa 3 dakikada kurtulabilirsiniz!
Hani bir yerine dokunulunca küfür eden tikli insanlar vardır ya. Bu acaba, litetatürde karşılığı olan bir rahatsızlık mı? Eğer öyleyse, aynı dertten mustarip olan başka ülke insanları da küfür mü ediyor yani? Mesela bir Amerikalı''ya dokunduğunuzda, ''Fuck you'' mu diyor? Biz bunları anlatmayacağız. Eğer sizde ya da yakın çevrenizde tanıdığınız böyle biri varsa ve bu dertten kurtulmak istiyorsa 3 dakikada bu sıkıntıdan kurtulması mümkün. Nasıl mı? Haberimizi okuyun
Canik Kültür Merkezi'nde Karşıyaka Lisesi'nde 12. sınıf öğrencilerine YGS'ye hazırlık çalışmaları çerçevesinde 'Sınav Kaygısı ve Motivasyon' konulu seminer düzenlendi.
Seminer sırasında dokunmaya karşı tiki olduğunu öğrendiği bir öğrenciyi sahneye alan Kişisel Gelişim ve NLP uzmanı Ramadan Balkı, 3 dakikalık bir seans sonrası öğrencinin tikinden kurtulduğunu 180 öğrencinin huzurunda ve şaşkın bakışları arasında gerçekleştirdi. Balkı, "Her şey beyinde başlayıp beyinde bitmektedir. Beynimizi iyi kullanmayı becerebilirsek bütün sıkıntılarımızı hafifletmiş veya tümden gidermiş oluruz" diye konuştu.
Kişisel Gelişim ve NLP Uzmanı Ramadan Balkı tarafından verdirilen 'Sınav Kaygısı ve Motivasyon' konulu seminer büyük ilgi uyandırdı. Öğrenciler tarafından büyük bir dikkatle takip edilen seminerde Ramadan Balkı, "Sınavı bilgi değerlendirmesi olarak değil de kişilik değerlendirmesi olarak görme, yetersizlik duygusu içerisinde ders çalışma, aşırı huzursuzluk, gerginlik ve endişe hali, sınavı kazanmayı hayatının tek amacı olarak görme' gibi etkenlerin ön planda olduğunu dile getiren, Kişisel Gelişim ve NLP Uzmanı Balkı, Sınav Kaygısıyla baş etmenin mümkün olduğunu belirterek, Başarısız öğrenci yoktur. Kendini keşfetmemiş, özgüven eksikliği olan öğrenciler vardır. Sınavları hayatın içerisindeki renkler olarak görmek gerekir. Tabi ki çalışmak, çaba göstermek gerekir. Ama kesinlikle heyecana kapılmamalısınız" dedi.
Sınav öncesinde öğrenilen bilginin, sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesine yol açan yoğun kaygıya sınav kaygısı diyoruz diyerek konuşmalarına devam eden Ramadan Balkı, "Yaşanan kaygı çok yoğun ise, kişinin, enerjisini verimli bir biçimde kullanması, dikkatini ve gücünü yapacağı işe yönlendirmesi engellenir. Kişi potansiyelini tümüyle kullanamaz ve istenen performansa erişemez. Kaygımız yükseldiği anda bedenimiz bazı sinyaller gönderir. Kalp atışlarında hızlanma, terleme ya da üşüme, yorgunluk; solunumda güçlük, titreme, mide ağrısı, baş ağrısı bunlardan bazılarıdır. Böyle durumlarda kullanacağımız bazı yöntemler kaygının başa çıkılabilir düzeye inmesi için bize yardımcı olabilir" diye konuştu.
DENGE/GÜNCEL
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.