Vur emrini olayı analiz eden komutanlar verdi

İÇİŞLERİ BAKANI İdris Naim Şahin, Uludere'de 34 vatandaşın, terörist sanılarak, F-16 savaş jetlerinden çıkan lazer güdümlü bombalarla katledilmesi olayında vur emrini, Hava Kuvvetleri'nde olayı ve görüntüleri analiz eden komutanların verdiğini açıkladı.
“Uludere'de meydana gelen ve terörist görünümlü bir gruba yönelik ateş etme olayı değerlendirilmekte ve soruşturulmaktadır” diyen Şahin, “Bundan sonra gelen veriler daha dikkatli inceleniyor mu” sorusuna, “Kuşkusuz. Bu olay aynı zamanda tecrübe hanesine kaydedilmiş bir olaydır. Daha doğru tespitler yapıp ona göre hareket etmek durumundayız” yanıtını verdi. Şahin, “Vur emrini kim verdi” sorusu üzerine şu kritik açıklamayı yaptı:

Başbakan verecek değil
“Olay, ani gelişen bir olaydır. Görüntüler alınmıştır. Değerlendirmeler yapılmıştır ve zamanla yarışmak durumundadır ilgili kademeler. 'Vur' emrini sayın Cumhurbaşkanı verecek değil. Gündelik yönetimi sayın Başbakan yapacak değil. Genelkurmay Başkanı da yürütecek değil. İçişleri Bakanı olarak ben de 81 ilde meydana gelen olayları anlık yönetecek durumda değilim. O zaman diğer kademelerdeki görevlilere ihtiyaç yok demektir. Mutlaka, yönetim yukarıya doğru sorumludur. Aşağının yapamadıklarından yukarısı hukuken ve siyaseten sorumludur ama olayı anlık olarak yönetecek olan şüphesiz emniyet yetkilileridir, askeri yetkililerdir. O anda kim vermiştir? Ankara'da Hava Kuvvetleri'nde olayı, görüntüleri analiz eden komutanlar vermiştir. Böyle gözüküyor.”

Dolap beygiri gibi döndürüyorlar
Cenazelerde yaptığı iğrenç davranış, sorgulanacak bir olaydır. Tabutlarına örttüğü iğrenç bez parçalarının hesabını vermek durumunda BDP. BDP'nin bayrağı mıdır o bayrak. Neyin işaretidir o işaret? Kaçakçılık, terör örgütünün gelir kaynaklarından birisidir, örgütün gelir kaynağında figüranlık yapan 34 tane gencimiz insanımız da hayatını kaybetmiştir. O insanlara kaçak malı veren PKK terör örgütüdür. O insanlara katırlarıyla birlikte dolap beygiri gibi döndüren de onlardır. Kaçakçılığın rantını elde eden KCK'dır.”

Orada olmamalıydı
Şahin, “Özür dilenmeli mi” sorusuna, “Özür dilenecek mahiyete dönüşmüş bir olay değildir. Arka planı vardır. Filmin bütününe bakıldığında özür dilenecek bir yanı yoktur. Katırlarla getirilen ağır silahlarla karakollar basıldı. Suçluluk psikolojisine girilecek bir olay olarak görmüyoruz. Gençlerimiz orada olmamalıydı” yanıtını verdi.

BDP güdümlü uzantı
Şahin, BDP ile siyasi temas yapılıp yapılmayacağı sorusuna, “Başbakanımızın bu konudaki beyanları çok açık. BDP'nin buna yeteneği, iradesi var mıdır? Bu konuda özgür müdür? Bunlar cevap bekleyen sorulardır. Ben hiçbir zaman umudumu kaybetmedim ama BDP'nin bugünkü tavrı itibarıyla bu konuda özgür iradeye ve ehliyete sahip kendiliğinden oluşmuş doğal bir siyasi parti görünümü göremiyoruz. BDP, KCK yapılanmasının güdümlü uzantısı konumunda. Özgür iradesi yoktur. Biz yanılabiliriz. Vardır, gelir, ne anlatmak istiyor. Bunu dinlemek mümkündür” yanıtını verdi.
Şahin, “Öcalan ile müzakere edilebilir mi” sorusu üzerine ise, “Hayır, terör suçundan ömür boyu hapse mahkum olmuş birisiyle görüşülmesi mümkün değil” dedi.