Yargıtay basın özgürlüğü dedi

Yargıtay'ın onayladığı ve sunduğu son gerekçeler basın özgürlüğü kapsamında önemli bir hukuki emsal oldu. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararını bozarken, kararın gerekçesi Samsun ve Türkiye basınında da önemli emsal oluşturacak gerekçeli kararlar sunmuş oldu.

Samsun 3 Asliye Hukuk Mahkemesi Gazetemiz aleyhine açılan ve mahkemece kısmen kabul edilen tazminat talebini yapılan temyiz müracaatı üzerine bozdu. Dönemin AK Parti İl başkanı Adem Güney, hakkında yayınladığımız bir haber üzerine kişilik haklarına saldırıldığı gerekçesi ile Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava kısmen kabul edilmiş ve kiş,li,k haklarına kısmen saldırı gerekçesiile gazetemiz tazminata mahkum edilmişti. Ancak kararı temyize götüren gazetemiz avukatlarının Yargıtay'a yaptığı temyiz başvurusu sonucunda Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tokat gibi gerekçe ile yerel mahkemenin kararını bozdu ve davanın kısmen kabul edilmesi yerine tümden reddedilmesi gerektiğine hükmetti.


Basın, olayları izleme, araştırma, değerlendirme , aydınlatma yetki ve sorumluluğuna sahiptir

Yargıtay 4. Hukuk dairesi'nin 2012 / 17062 nolu kararının gerekçesi ise aynen şöyle : "Basın özgürlüğü Anayasa'nın 28. Maddesinde ve 5178 sayılı Basın Yasası'nın 1. ve 3. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemede basının özgürce yayın yapmasının güvence altına alındığı görülmektedir. Basına sağlanan güvencenin nedeni, toplumun sağlıklı, mutlu ve güven içinde yaşayabilmesi içindir. Bunun için de kişinin, dünyada ve özellikle içinde yaşadığı toplumda meydana gelken ve toplumu işlgilendiren konulşarda bilgi sahibi olması gerekmektedir. Basın, olayları izleme, araştırma, değerlendirme , yayma ve böylece kişileri bilgilendirme , öğretme, aydınlatma, yönlendirme, yetki ve sorumluluğuna sahiptir. Bu nedenle basının yayın yaparken, yaptığpı yayından dolayı hukuka aykırılık teşlkil edecek olan eylemi genel olaylardaki hukuka aykırı eylemlerden farklılıklar taşır. Yapılan yayının hukuka aykırılık veya uygunluğu bu farklılıklar gözetilerek belirlenmelidir. Bu nedenle basının ayrı bir konumu bulunmaktadır.

TEMEL ÖLÇÜT KAMU YARARI
Basının bu ayrıcalık taşıyan konumu ve özgürlüğü, tüm özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız değildir. Açıklanan bu yasal düzenlemelerden ve yargısal uygulamalardan da anlaşılacağı gibi, basının özgürlüğü ile kişilerin kişilik değerlerinin karşı karşıya geldiği durumlarda somut olaydaki olgular itibarıyla bu iki değerden birinin diğerinden üstün tutulması gerekmektedir.
Bunun için temel ölçüt KAMU YARARI'dır. Yayın, salt toplumun yararı gözetilerek yapılmış olmalıdır. Toplumun çıkarı dışında hiçbir kişisel çıkar, gerekçelerin yanlış olarak sunulmasına neden olmamalıdır.Haber olduğu biçimi ile verilmeli kişisel katkı yer almamalıdır.Gerek yazılı , gereks egörsel basının bu işleviniyerine getirirken , özellikle yayının gerçek olmasını, yayında kamu yararı bulunmasını, toplumsal ilginin varlığını, konunun güncelliğini gözetmeli ve haber verilirken özle biçimn arasındaki denge de korunmalıdır. Yine basın, objektif sınırlar içinde kalmak suretiyle yayın yapmalıdır. Olay veya konu ile ilgili olan, görünen bilinen herşeyi araştırmalı, incelemeli ve olayları olduğu biçimi ile yayınlamalıdır."