Cuma namazı yasaklandı
Yayınlanma:
Güncelleme:
Çin yönetimi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki camilerde bugün Cuma namazının kılınmasını yasakladı.
Çinli yetkililer, 5 Temmuz'dan bu yana gergin olan, gösteri ve çatışmalarla kana bulanan Urumçi'de camilerin bugün açılmaması emrini verdi.
Urumçi'nin merkezindeki Yang Hang Camisi'ne gelen ve adının açıklanmasını istemeyen bir bayan yetkili, ''Camilerin Cuma için kapatılmasının halk güvenliği için gerekli olduğunu, insanların bugün evlerinde kalarak dua edebileceklerini'' kaydetti.
Yang Hang Camisi'ne gelen Müslümanlar, kapıda "namazın iptal edildiğine" dair bir uyarı kâğıdıyla karşılaştı. Cemaat, evine dönmek zorunda kaldı. İsmini vermek istemeyen orta yaşlı bir Uygurlu kadın, "Camilerin kapatılmasına gerek yoktu, burada nasıl çatışma çıkacak, içeri giren herkes Müslüman. Güvenli olurdu. Karşı koymak için hiçbir gücümüz yok" diye tepkisini dile getirdi.
Cami önünde toplanan cemaatin yanına gelen bir Han Çinlisi yaşlı kadın ise, "Elbette camiler kapalı olmalı, şehirdeki hasara bakın. Etnik gruplar arasındaki gerilimin artmaması için bu önemli" diye seslendi. Uygurlular, kadına herhangi bir tepki göstermedi. Bu arada, tarihi Kaşgar kentindeki Çinli yetkililer de, ''gazeteci ve yabancıların kentten ayrılmaları gerektiğini'' duyurdu. Çin makamları, ''kentte karışıklık olmadığını, ancak ziyaretçilerin güvenlikleri açısından bu kararın alındığını'' bildirdi.
BAZI CAMİLER CUMA NAMAZI İÇİN AÇILDI
Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde 5 Temmuz günü meydana gelen olaylar nedeniyle Çin yönetiminin yasağına rağmen Urumçi'deki bazı camilerin cuma namazı için açıldığı bildirildi.
Uygurların yaşadığı Er Dao Şiao semtindeki ünlü Beyaz Cami önünde 500 kadar kişinin, caminin cuma namazı için açılması talebiyle toplandığı belirtilirken, camiyi koruyan, adının açıklanmasını istemeyen Uygurlu bir polis memuru, "Çok fazla kişi toplandığından camiyi açmaya karar verdik. Olay çıksın istemiyoruz" dedi.
Huilerin (Çinli Müslümanlar) gittiği diğer camilerin de, önlerinde toplanan birkaç yüz kişinin bağırmaya başlaması üzerine kapılarını açtığı kaydedildi.
Çin yönetimi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki camilerde bu hafta cuma namazının kılınmasını yasaklamış, tarihi Kaşgar kentini yabancıların ziyaretine kapamış ve kentte bulunan yabancıların da ayrılmasını istemişti.
Urumçi'deki olaylarda 156 kişinin öldüğünü ileri süren Çin yönetiminin açıklamasında, hayatını kaybedenlerle ilgili detay bulunmuyor. Uygur kaynakları ise Urumçi'de çoğu Uygur Türkü olmak üzere 800'den fazla insanın öldüğünü aktarıyor.
SİNCAN UYGUR BÖLGESİNE EK ASKER SEVK EDİLİYOR
Çin'in kuzeydoğusundaki Sincan Uygur Özerk Bölgesi gerginliğini koruyor.
Bölgede görev yapan yabancı ajansların muhabirleri başkent Urumçi'de birçok işyerinin açılmasına, cadde ve pazarların geçen günlere oranla daha canlı olmasına rağmen şehirde yeni güvenlik güçlerinin sevk edilmesine devam edildiğini duyurdular.
Pazar gününden bu yana Uygurlar ile Han Çinlileri arasında yaşanan çatışmada, resmi makamların açıklamalarına göre 150'den fazla kişi ölürken 800 dolayında kişi yaralandı. Dünya Uygur Kongresi, ölü sayısının 800'ü bulduğunu ileri sürdü. Çin yönetimi, olayın sorumlularının en sert şekilde cezalandırılacağını duyurdu.
ÇİN DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI YETKİLİSİ: "ÖLENLERİN ÇOĞU HAN"
Çin Dışişleri Bakanlığı Basın Ofisi yetkilileri, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de "5 Temmuz günü meydana gelen olaylarda ölenlerin çoğunluğunun Han milliyetinden olduğunu" ileri sürdü.
Basın Ofisi Müdür Yardımcısı Ma Cişeng, "olayların arkasında başında Rabia Kadir'in bulunduğu Dünya Uygur Kongresi'nin olduğuna ilişkin somut kanıtlar bulunduğunu ve zamanı gelince bunların açıklanacağını" belirtti.
Çinli yetkili, Pekin'de Müslüman nüfusu geniş olan ülkelerden gazetecilerle yaptığı sohbette, "Bölgede sorun yok demiyorum, ama bunları çözmek için çabalıyoruz" diye konuştu. Ma Cişeng, gazetecilerin bölgede ibadetin kısıtlandığına dair duyumlar aldıklarını söylemeleri üzerine, "Böyle bir şey genel politikamıza aykırı, inanç özgürlüğüne saygı gösteriyoruz" dedi.
FOTOĞRAFLAR HAKKINDAKİ İDDİALAR
Öte yandan, China Daily gazetesinde Rabia Kadir'e yanlış fotoğraflarla masumları kışkırttığı suçlaması yapıldı.
Gazetenin fotoğrafları karşılaştırarak yayımladığı haberinde, Rabia Kadir'in El Cezire televizyonunda gösterdiği ve Urumçi caddelerinde çekildiğini kaydettiği fotoğrafın 26 Haziranda Hubey eyaletindeki bir başka gösteride çekildiği ve Nanfang adlı haftalık derginin internet sitesinde yayımlandığı ileri sürüldü.Söz konusu gösterinin 24 yaşında bir aşçının çalıştığı otelde ölü bulunmasıyla ilgili olduğu bildirildi.
Haberde, Ankara'daki Çin Büyükelçiliği önünde Uygur göstericilerin taşıdığı, otomobillerin ve yere saçılmış ölülerin görüldüğü fotoğrafın ise 15 Mayısta Hangcou şehrinde meydana gelen bir trafik kazasına ait olduğu iddia edildi.
Urumçi'nin merkezindeki Yang Hang Camisi'ne gelen ve adının açıklanmasını istemeyen bir bayan yetkili, ''Camilerin Cuma için kapatılmasının halk güvenliği için gerekli olduğunu, insanların bugün evlerinde kalarak dua edebileceklerini'' kaydetti.
Yang Hang Camisi'ne gelen Müslümanlar, kapıda "namazın iptal edildiğine" dair bir uyarı kâğıdıyla karşılaştı. Cemaat, evine dönmek zorunda kaldı. İsmini vermek istemeyen orta yaşlı bir Uygurlu kadın, "Camilerin kapatılmasına gerek yoktu, burada nasıl çatışma çıkacak, içeri giren herkes Müslüman. Güvenli olurdu. Karşı koymak için hiçbir gücümüz yok" diye tepkisini dile getirdi.
Cami önünde toplanan cemaatin yanına gelen bir Han Çinlisi yaşlı kadın ise, "Elbette camiler kapalı olmalı, şehirdeki hasara bakın. Etnik gruplar arasındaki gerilimin artmaması için bu önemli" diye seslendi. Uygurlular, kadına herhangi bir tepki göstermedi. Bu arada, tarihi Kaşgar kentindeki Çinli yetkililer de, ''gazeteci ve yabancıların kentten ayrılmaları gerektiğini'' duyurdu. Çin makamları, ''kentte karışıklık olmadığını, ancak ziyaretçilerin güvenlikleri açısından bu kararın alındığını'' bildirdi.
BAZI CAMİLER CUMA NAMAZI İÇİN AÇILDI
Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde 5 Temmuz günü meydana gelen olaylar nedeniyle Çin yönetiminin yasağına rağmen Urumçi'deki bazı camilerin cuma namazı için açıldığı bildirildi.
Uygurların yaşadığı Er Dao Şiao semtindeki ünlü Beyaz Cami önünde 500 kadar kişinin, caminin cuma namazı için açılması talebiyle toplandığı belirtilirken, camiyi koruyan, adının açıklanmasını istemeyen Uygurlu bir polis memuru, "Çok fazla kişi toplandığından camiyi açmaya karar verdik. Olay çıksın istemiyoruz" dedi.
Huilerin (Çinli Müslümanlar) gittiği diğer camilerin de, önlerinde toplanan birkaç yüz kişinin bağırmaya başlaması üzerine kapılarını açtığı kaydedildi.
Çin yönetimi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki camilerde bu hafta cuma namazının kılınmasını yasaklamış, tarihi Kaşgar kentini yabancıların ziyaretine kapamış ve kentte bulunan yabancıların da ayrılmasını istemişti.
Urumçi'deki olaylarda 156 kişinin öldüğünü ileri süren Çin yönetiminin açıklamasında, hayatını kaybedenlerle ilgili detay bulunmuyor. Uygur kaynakları ise Urumçi'de çoğu Uygur Türkü olmak üzere 800'den fazla insanın öldüğünü aktarıyor.
SİNCAN UYGUR BÖLGESİNE EK ASKER SEVK EDİLİYOR
Çin'in kuzeydoğusundaki Sincan Uygur Özerk Bölgesi gerginliğini koruyor.
Bölgede görev yapan yabancı ajansların muhabirleri başkent Urumçi'de birçok işyerinin açılmasına, cadde ve pazarların geçen günlere oranla daha canlı olmasına rağmen şehirde yeni güvenlik güçlerinin sevk edilmesine devam edildiğini duyurdular.
Pazar gününden bu yana Uygurlar ile Han Çinlileri arasında yaşanan çatışmada, resmi makamların açıklamalarına göre 150'den fazla kişi ölürken 800 dolayında kişi yaralandı. Dünya Uygur Kongresi, ölü sayısının 800'ü bulduğunu ileri sürdü. Çin yönetimi, olayın sorumlularının en sert şekilde cezalandırılacağını duyurdu.
ÇİN DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI YETKİLİSİ: "ÖLENLERİN ÇOĞU HAN"
Çin Dışişleri Bakanlığı Basın Ofisi yetkilileri, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de "5 Temmuz günü meydana gelen olaylarda ölenlerin çoğunluğunun Han milliyetinden olduğunu" ileri sürdü.
Basın Ofisi Müdür Yardımcısı Ma Cişeng, "olayların arkasında başında Rabia Kadir'in bulunduğu Dünya Uygur Kongresi'nin olduğuna ilişkin somut kanıtlar bulunduğunu ve zamanı gelince bunların açıklanacağını" belirtti.
Çinli yetkili, Pekin'de Müslüman nüfusu geniş olan ülkelerden gazetecilerle yaptığı sohbette, "Bölgede sorun yok demiyorum, ama bunları çözmek için çabalıyoruz" diye konuştu. Ma Cişeng, gazetecilerin bölgede ibadetin kısıtlandığına dair duyumlar aldıklarını söylemeleri üzerine, "Böyle bir şey genel politikamıza aykırı, inanç özgürlüğüne saygı gösteriyoruz" dedi.
FOTOĞRAFLAR HAKKINDAKİ İDDİALAR
Öte yandan, China Daily gazetesinde Rabia Kadir'e yanlış fotoğraflarla masumları kışkırttığı suçlaması yapıldı.
Gazetenin fotoğrafları karşılaştırarak yayımladığı haberinde, Rabia Kadir'in El Cezire televizyonunda gösterdiği ve Urumçi caddelerinde çekildiğini kaydettiği fotoğrafın 26 Haziranda Hubey eyaletindeki bir başka gösteride çekildiği ve Nanfang adlı haftalık derginin internet sitesinde yayımlandığı ileri sürüldü.Söz konusu gösterinin 24 yaşında bir aşçının çalıştığı otelde ölü bulunmasıyla ilgili olduğu bildirildi.
Haberde, Ankara'daki Çin Büyükelçiliği önünde Uygur göstericilerin taşıdığı, otomobillerin ve yere saçılmış ölülerin görüldüğü fotoğrafın ise 15 Mayısta Hangcou şehrinde meydana gelen bir trafik kazasına ait olduğu iddia edildi.