‘Dayanışma ve Umut’ paneli gerçekleştirdi

‘Dayanışma ve Umut’ paneli gerçekleştirdi
Atakum Belediyesi, Türkiye’yi derinden sarsan 6 Şubat depremlerinin ikinci yıldönümünde, Hasan Ali Yücel Gençlik Bilim ve Sanat Merkezi’nde ‘Dayanışma ve Umut’ paneli gerçekleştirdi.

Atakum Belediyesi,Türkiye’yi derinden sarsan 6 Şubat depremlerinin ikinci yıldönümünde, Hasan Ali Yücel Gençlik Bilim ve Sanat Merkezi’nde ‘Dayanışma ve Umut’ paneli gerçekleştirdi. Panelde acı tabloya rağmen depreme karşı yeteri kadar tedbir alınmadığına dikkat çekildi. Uzman isimler, depreme karşı bilinçlenme, yapı güvenliği ve afet sonrası süreç başlıkları altında önemli bilgiler paylaştı. Merkezde, depremde hayatını kaybeden vatandaşlar anısına düzenlenen fotoğraf sergisi, afetin yıkıcı etkilerini gözler önüne sererken hüzün dolu anlar yaşattı. Programın açış konuşmasını yapan Atakum Belediyesi Afet İşleri Müdürü Neslihan Tiryaki yaşanan acının ilk günkü gibi devam ettiğini belirterek toplumda deprem bilinci oluşturmanın önemine dikkat çekti. Tiryaki, “Türkiye 6 Şubat 2023’te yüzyılın felaketi olarak bir yıkımla uyandı. Yaşanan acıyı ilk günkü gibi yüreğimizde hissediyoruz. Atakum Belediye Başkanımız Serhat Türkel öncülüğünde Afet İşleri Müdürlüğü olarak yapılan hizmetlerde, tüm mahallelerimizde afet farkındalığı artırmak ve bu konuda duyarlılık oluşturmak için Mahalle Afet Gönüllüleri ve Acil Müdahale Derneği ile yaptığımız protokolle Samsun Afet ve Acil Durum Müdürlüğü afet binasında uygulamalı olarak gönüllü afet eğitimleri vermeye devam ediyoruz.” dedi. CHP Samsun Milletvekili Murat Çam, yaşanılan acılardan sonra gerekli önlemlerin alınmadığını vurgulayarak ”Yüzyılın felaketi, bence Türkiye Cumhuriyeti tarihinin sonuçları itibarıyla önlenebilir en büyük felaketi. Kaç musibet yaşamamız gerekir bilmiyorum ama 99 depremini çok yakın tarihimizde yaşadık, gördük. Cumhuriyetin kurulduğu yılların erken döneminden itibaren, bu büyük felaketle yüzleşilmiş. Şehir merkezlerinin yeri değişmiş. Ancak bu 1999’dan sonra 2023 yılında yaşadığımız 11 ilimizi etkileyen bu felakete dönük, en ufak bir önlemin alınmayışı bize hala bir tecrübe kazandırmamışa benziyor. Türk halkı olarak gittikçe bilime daha fazla asılarak bu kadar yaşadığımız musibetten, acıdan pahalı derslerden bir sonuç çıkarmalıyız.” cümlelerini kaydetti.

6-subat-paneli-3.jpeg

Mimar İshak Memişoğlu, ‘Deprem Sonrası Yıkım’, ‘İhmallerin Rolü’, ‘Sorumluluk’ başlıkları altında yaptığı konuşmada “Türkiye’de yapılan araştırmalarda, inşaat standartlarının uyumsuzluklarının depremlerde önemli sonuçlar doğurduğu tespit edilmiştir. Zemin etüdü eksikliği, tasarım kusurları, deprem kurallarına uygun tasarlanmamış olması yapıların yıkımlarını artıran etkenlerdir. Kahramanmaraş depremleri sonrası yapılan araştırmalarda, bölgedeki jeolojik alt yapının deprem esnasında yapı üzerindeki olumsuz etkiyi artırıcı yönde olduğunu ortaya çıkarmıştır. Şehir planlamasında bunların göz ardı edilmesi sonucunda, deprem esnasında bu bölgelerde bulunan yapıların daha fazla hasar aldığı tespit edilmiştir. Birkaç şantiye şefinin ve müteahhitin tutuklanması ile sıralı sorumluların kendini kurtarması, ülke tarihinde kara bir leke olarak yerini alacaktır.” ifadelerini kullandı.

6-subat-paneli-7.jpeg

Jeoloji Mühendisleri Odası Samsun Şube Başkanı Gül Yüzüncü Yılmaz ‘Zeminle Barışık Yapılar’ konulu konuşmasında deprem bölgesinde yaptığı incelemeleri paylaştı. Yılmaz, zemine uygun yapılaşma olmaması nedeniyle büyük acıların yaşandığını belirterek “Genelde sahada üç dört katlı evlerin, birinci katları tamamen yok olmuş. Yapılan incelemelerde zemine uygun yapının olmadığını gördük. Tamamen gevşek zeminler üzerine kurulmuş ve mühendislik hizmeti almamış binaların çoğunlukta olduğunu gözlemledik. Birçok yerde birinci katlardaki sorunlar, tüm binanın çökmesine neden olmuş.” bilgilerini verdi. İnşaat Mühendisleri Odası Samsun Şube Başkanı Hüseyin Talak, deprem riskine karşı Samsun’da 2000 yılı öncesi yapı stoğu ile ilgili bir veri olmadığına işaret ederek “Samsun Ladik’te, 1943 yılında 7.2 şiddetinde bir deprem meydana geldi. Bu depremde 4 bin 16 kişi öldü, 23 bin 785 ev yıkıldı. 4 bin civarında hasarlı yapı oluştu. Ladik depremi sonrası Samsun merkezinde de ciddi hasarlar meydana geldi. Can kayıplarına sebebiyet verdi. Bölgeye baktığımızda 85 km’si Samsun sınırları içerisinde Erikli Ters fayı ile Merzifon Esençayı fayı, Samsun'un etkilenebileceği faylar olarak değerlendirilebilir. Samsun’da 2000 yılı öncesi mevcut yapı stoğu ile alakalı elimizde herhangi bir veri yok. Bununla alakalı bir çalışma da yok. Yapılarını durumu nedir ve ne kadar risk altında maalesef bilmiyoruz. AFAD’ın verilerine göre Samsun için yapılan tehlike analizinde 50 yılın içerisinde bölgede 7.5 şiddetinde deprem gerçekleşme olasılığı yüzde 27.4 olarak belirtilmektedir.” ifadelerine yer verdi.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.