İklim Kanunu Teklifi'nin ilk 4 maddesi kabul edildi
DMM'den yapılan açıklamada, karbon ayak izi ile insanların özgürlüklerinin kısıtlanmasının söz konusu olmadığı, karbon ayak izinin azaltılmasının sadece üretim yapan organizasyonlar için öngörüldüğü, bireylerle, mülkiyet, seyahat gibi anayasal haklarla en ufak bir ilgisinin bulunmadığı belirtildi. "Emisyon Ticaret Sistemi adı altında karbon vergisi vatandaşın cebinden çıkacak" iddiasının doğru olmadığı vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi: "Kanunda karbon vergisine yönelik hiçbir hüküm bulunmamaktadır. Karbon vergisi uygulaması söz konusu değildir. Kanunda Emisyon Ticaret Sistemi uygulaması kapsamı sadece enerji yoğun üretim tesisleridir. Bireylerle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. 'Tarım yasaklanacak, istenilen ürün ekilemeyecek, meyve ağaçlarına el konulacak, hayvancılık yasaklanacak, yapay et yedirilecek, hayvan otlatmak yasaklanacak' şeklindeki iddialar doğru değildir. Kanun metninde, iddia edildiği gibi veya bu anlama gelebilecek herhangi bir düzenleme yer almamaktadır. Kanun, iddiaların aksine afet ve kuraklık risklerine karşı, ülkemiz topraklarını, tarımını, hayvancılığını ve doğal kaynaklarını korumayı, su ve gıda arz güvenliğini sağlamayı amaçlamaktadır."
"Paris Anlaşması'nda küresel güçler tarım alanlarınıza el koyacak, toprağınız elinizden alınacak, istediğiniz ürünü ekemeyecekseniz, ekseniz de ürünler sizin olmayacak" gibi iddiaların da doğru olmadığı belirtilen açıklamada, şu değerlendirmelere yer verildi: "Paris Anlaşması 2021 yılında 'TBMM'de uygun bulma' kanunu ile iç hukukumuza aktarılmıştır. Hatta ülkemiz Paris Anlaşması'nı kendi özel koşullarını ve kalkınma hedeflerini önceleyerek ve dikkate alarak imzalamıştır. Paris Anlaşması 2021 yılından beri kanun hükmünde bir düzenlemedir. 2021 yılından bugüne kadar kısıtlayıcı herhangi bir uygulama olmamıştır, olmayacaktır."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.