“Yar saçların lüle lüle… Sayın vali… Güle güle…”

***

Saygısızlık etmek istemem tabi…

Ayşe yengemin de hatırı var…

Ama ne yalan söyleyeyim…

Dünden beri yukarıdaki tekerleme dilimde…

***

Samsun Valisi Hasan Basri Güzeloğlu için diyecek çok şey var aslında…

Ama hangi birini sayayım…

Aramızda öyle bir kırgınlık filan da yoktur…

Üstelik bende bir kural vardır…

Gidenin arkasından kötü konuşmam!..

***

“Kör ölür, badem gözlü olur” derler…

Sayın Vali de muhterem insandı!..

Allah uzun ömür versin…

Bizimkinin de (tam öyle değilse bile) bademi andıran gözleri vardı!

***

Dün gazetede arkadaşlar, Samsun"un eski, Mersin"in yeni Valisi Güzeloğlu hakkında durum değerlendirmesi yapıyordu…

Hiç sesimi çıkarmadım…

Biri dedi ki:

- “Ben bugüne kadar etliye sütlüye karışmayan, hiç risk almayan başka vali

 görmedim…”

Diğeri devam etti:

- Samsun için yaptığı tek bir şey söyleyebilir misiniz?..

Kimse gıkını çıkaramadı…

Ben de bir hayli düşündüm…

Ara, tara, ıkın, sıkın…

I-ııh! Yok!..

Siz de boşuna hafızanızı zorlamayın…

Hard Diski yakarsınız…

***

Sadece bir şey yapmamakla da kalsa yine iyi…

Samsun"daki son 4 yılda yaşanan hiçbir önemli olayda da Vali Hasan Basri Güzeloğlu"nun adı yoktur… Tarayın arşivlerinizi, bulamazsınız…

***

Büyük Samsun Otel"in kapatılmasında da…

Verilen yanlış kararların hiç birinin altında imzası yoktur Güzeloğlu"nun…

Aslan Karanfil"e attırmıştır bütün imzaları…

Sonra da ne bu imzalara sahip çıkmıştır, ne de Aslan Karanfil"e…

***

Çarşamba, Bafra ve diğer ilçe minibüsleri Samsun"a sokulmadı…

Otogara girmek zorunda bırakıldıkları için eylem yaptılar…

Samsun karıştı…

Samsun Valisi"ni bulana da görene de aşk olsun…

İl dışındaydı…

Olaylar bittikten sonra avdet etti!..

***

Samsun"u sular seller götürdü…

İmar ve İskan Bakanı Samsun"a geldi…

Samsun afet bölgesi ilan edilecekti…

Valiyi gören oldu mu?

Sular çekilince çıktı piyasaya!..

***

Bu kentte Amazonlar"ın yaşadığı söyleniyor…

Ki, eski adı Amisos"tur…

Amisos, Amisos olalı böyle vali görmedi…

“Gördü” diyen beri gelsin!..

***

Amisos"un tarihinde hangi vali günlük bir gazetenin yaşamına son vermiştir…

Papirüs kağıtlar üzerine yazılan gazeteler döneminde firavunlar bile böyle bir şey yapmamıştır…

Ama bizimki yaptı… Takip Gazetesi"nin yayın yaşamına son verdi bu kentin mülki amiri…

Neden? Çünkü Takip Gazetesi"nde de aynen buradaki gibi sivri yazılar yer alıyordu…

***

Doğrudur, benim yazılarım batar!

Nereye batıracağımı da iyi bilirim!

Şimdi de Denge Gazetesi kabusları oldu!..

Öyle Mersin"e kaçmak yetmez!..

Takip devam ediyor!..

***

Ama tahmin ettiğiniz gibi…

Takip Gazetesi"nin yayın yaşamını sona erdiren kararın altında da bu kentin valisinin imzası yoktu!

Takip Gazetesi kapatılana kadar geçen süreç içindeki hiçbir kararın altına imza atmadı Vali Güzeloğlu…

Vali Yardımcısı Raif Özener"in kulakları çınlasın…

Güzeloğlu, maşa varken elini yakmadı!..

***

Valilik çalışanları Takip Gazetesi yüzünden mahkemelik…

Sahte tutanak düzenlemişler çünkü, iddia böyle…

Ve bundan dolayı davayı kaybederlerse, doğacak tazminatı valilik çalışanları maaşlarından ödeyecekler… Vali"nin umurunda mı?

***

Hiç riske girmeden herkesi uyuttu…

Şimdi Mersin"e gidiyor…

Bakalım Mersinliler uyuyacak mı?

Peki, neden Mersin"e gidiyor? Biliyor musunuz?

Ben biliyorum…

Nükleer santral lobileri böyle istiyor çünkü…

Yakında Mersin"de nükleer santral kurmak için lobiler harekete geçer…

Bekleyin, uzun sürmez, siz de görürsünüz!..

***

Sermaye çevreleri istiyor diye, Başbakan Erdoğan"ın da talimatıyla Samsun"daki termik santrallerin kurulması için neler yaptığını biliyoruz…

Santrallere olumlu ÇED raporu verilsin diye kendini telef etti…

ÇED Raporu için gelen yeklileri DSİ"de topladı…

Burada basına kapalı yaptığı konuşmanın bandı ibret vesikası niteliğinde…

Yaptıklarının karşılığını da aldı zaten…

Terfi etti… Şimdi de Mersin"i haledecek!..

***

Allahtan “Gidenin arkasından kötü konuşmayız” dedim…

Ya bir de konuşsaymışım!..

Neyse!..

Şimdi, 3 yıldır özenle biriktirdiğim tenekeler elimde…

Ne kadar hevesle biriktirdim onları…

“Ardından teneke çalmak” diye bir deyim vardır ya…

Düşünsenize…

Vali için yapılan uğurlama töreninde, sıra sıra dizilmiş bürokratlar, müdürler, gazeteciler…

Ben de aralarındayım…

Ama benim elimde teneke!..

He ya, bildiğiniz vita yağı tenekesi!..

“Yar saçların lüle lüle, Sayın vali güle güle…”

Düm teka düm tek!..

***

Bu bizim duygumuz, kendi görüşümüz tabi!..

Farklı düşünenler de yok değil!..

Hele de yalakalık, bir kentin basın camiasının genlerine işlemişse, uzun söze gerek kalmıyor…

Dün bir köşe yazmacısı fena yazmış… Çok güldük…

Yıkamacı, yağlamacı, cevval ve de “cabbar kazeteci”, yağdanlığın tıpasını düşürmüş anlaşılan…

Giderayak yalakalık yapacak ama eline gözüne bulaştırmış…

Ortalık vıcık vıcık ucuz ayçiçeği yağı!

Vali Güzeloğlu, Karaman"dan gelirken de yapmış yine yalakalığını…

Bir de bunu böbürlenerek anlatmaz mı?

Giderken de yapacak yalakalığını ama ne desin?..

Samsun"a ne yaptı ki vali…

Bizimki de bunu öne çıkarsın, övsün, şişirsin?

Aramış, taramış…

Bakmış, bizimkinin son 4 yıllık geçmişinde hiçbir numara, hiçbir icraat yok!..

Ne dese beğenirsiniz:

“Vali Güzeloğlu"nun gazetecilerle arası çok iyiydi…”

Gülmekten kasıklarım ağrıdı…

Vali Güzeloğlu"nun yaptığı tek olumlu icraat bu mu yani?.

“Gazetecilerle iyi geçinmek…”

Demek ki, neymiş?

İyi vali, gazetecilerle iyi geçinenmiş!..

Bu durumda iyi gazeteci kim?

En iyi yağ çeken mi?..

Yuh yani!..

Gazeteci misiniz, gaz tenekeci mi, belli değil!..