Kulluk ve namaz bilinci
Ademoğlunun hayatı bir kulluk imtihanıdır. Din de insana bu imtihanı kazanması için doğru yolu gösterir. Kulun görevi ise, kendisi ile Allah (c.c.) arasına giren, onunla muhabbetine engel olan dünya sevgisinin kendisini kuşatmasına engel olmaktır. Kulun fıtratı yaz gelince yeşili, kış gelince beyazı, namaz vakti gelince secdede Allah ile olan muhabbetini arar. Kul yaratan ile olan muhabbetini diri tutar, O’na yönelir, O’ndan ister, O’na sığınır, rızasını kaybetmekten korkar, muhabbetini kazanma gayretinde bulunur.
İşte din, tam bu noktada insana kul olmanın yol haritasını verir, yoluna çıkacak tuzakları gösterir, bu tuzaklardan uzak durmasını telkin eder. Günde beş vakit ve kırk kere; “Ancak sana kulluk ederiz.” Sözünü söyletir ve sonra da kalbine: “Ancak senden yardım isteriz.” Virdini nakşeder. Sadece ona yöneleceksin, sadece ondan yardım isteyeceksin. İşte kulluğun özü, işte namazın özeti…
Yaratanın huzurunda duracağın zaman niyetini düzelteceksin. O’nun huzurunda gönül ile dil bir olacak, aynı yöne yönelecek, O’nun büyüklüğünün idrakinde olup, kendi acizliğini anlayıp “Allah en büyüktür.” Sözünü söyledikten sonra huzurunda eğileceksin, kulluğun hakikati ve zirvesi olan secdeye varacaksın. Gönlüne Allah’ın sevgisi tecelli edecek, başka sevgilere yer kalmayacak. İşte budur namazın hakikati…
Kulluğun ve namazın hakikatine ulaşma yolunda engeller olacak. Bir taraftan kendi nefsi, diğer taraftan huzurdan kovulmuş, kibrinden hatasının farkına varamayan ezeli düşmanı şeytan. Kulluk ise bunların arasından sıyrılıp Rahmân’ın rızasına ulaşma çabasıdır. Namaz ise bu düşmanların sözüne değil, yaratanın sözüne yönelmenin ispatıdır. Ben geldim Rabbim huzuruna kabul eyle demenin eylem boyutudur. Yâ’rab madde aleminin sevgilerine değil, senin sevgine yöneldim, şeytanın düşmanlığından sana sığındım diyerek hakiki kulluk makamına ulaşabilmektir.
Ne mutlu hayatın da ölümün de hesabını yapıp kulluk bilinci ile yaşayanlara, gönlündeki bütün putları kırıp, Rahmân'ın sevgisi ile coşanlara. Yaratanın “Kulum” Hitabına mazhar olup cennet yolcusu olanlara. Ne yazık, dünya sevgisinden başı dönüp yolu ateş çukuruna dönenlere…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.