Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un son Samsun ziyaretinin ardından, Samsun’un kanayan yarası olan turizm ile alakalı çeşitli gelişmeler yaşandı. Samsun baktığımız zaman, doğal güzellikler, deniz turizmi ve kültürel turizm konusunda çok yüksek potansiyele sahip. Şehir olarak bu potansiyellerimizi uzun zamandır harekete geçirme noktasında sıkıntı yaşıyoruz. Bunlara çok fazla sebep ya da bahane bulabiliriz. Şehrin büyüklerinin yeteri kadar turizme değer vermemesi, Trabzon’daki mevcut turizm pazarının Samsun’a olumsuz yansıması, Samsun Çarşamba Havalimanına direkt uçuş olmaması vb. yıllardır Samsunlular olarak aynı neden ya da bahaneleri konuşuyoruz ama iş icraat kısmına gelince üstümüze düşeni yapmadığımızı düşünüyorum. Tek bir fert olarak yapabileceklerimiz tabiki sınırlıdır. Birlikte hareket ederek, beraber çalışarak, başarıyı elde edebiliriz. Bu konuda tabiki en büyük vazife sahibi, şehrin yöneticileri ve kurumlarıdır. Kurumlarımız kişilere bağlı kalmaksızın, bir plan doğrultusunda hareket ederse, ve halkı da bu plana inandırırsa, turizm alanında ciddi sonuçlar alacağımıza inanıyorum. Türkiye’de ve dünyada bu tarz başarı hikayelerinin çok örnekleri var. Hepsini de incelediğimizde, ortak bir amaç uğruna tüm farklılıkları bir yana bırakıp, birlikte çalışma prensibi oluşturulmasıyla, ciddi anlamda turizm başarı hikayeleri görüyoruz.

Bir bölgenin, şehrin, ilçenin turizm alanında güzel başarılar elde etmesini bekliyorsak/istiyorsak, kapsamlı bir şekilde bir destinasyon planlaması yapmalıyız. Samsun’da farklı farklı destinasyonlar oluşturulabilir.(deniz turizmi, kültür turizmi, fuar turizmi, doğaya dayalı turizm vb.) Farklı iklimlerde ve coğrafyadaki ilçelerde yaratılacak bu destinasyonlar, Samsun’un üstündeki ölü toprağını üstünden atmasına faydalı olacaktır. Bir düşünün, şuan Samsun’da ‘mutlaka gidilmesi gereken yer’ sayısı kaçtır acaba? Biz bu sayıları arttırmadığımız takdirde, kendi markalarımızı yaratmadığımız takdirde, insanları ne kadar Samsun’a çekebiliriz? Hem doğa hem kültür ile harmanlanmış şehrimizde, bir ya da birden çok markalar yaratmak çok da zor değil.

Yazımın başında bahsettiğim gibi, Mehmet Nuri Ersoy’un ziyaretinin ardından olumlu yönde gelişmeler olmaya başladı. Son olarak Turizm ‘Master Planı Arama’ gündemiyle, Valilik ve Büyükşehir Belediyesi koordinesinde, geniş çaplı bir konferans yapıldı. Basından takip ettiğimiz ve duyduğumuz kadarıyla Kapadokya Üniversitesi’nin desteğiyle ‘’Samsun Turizm Master Planı’’ hazırlanacak. Eğer bu toplantılar, konferanslar zaman aşımına uğramadan, devamı getirilirse ve sonuç almaya yönelik adımlar atılırsa Samsun şehrini, ilerleyen günlerde turizmde daha aktif olarak görebiliriz. Bir plan oluşturmak, bir destinasyon yaratmak kısa vadede gerçekleşebilecek şeyler değil. Şehrin kurumları, siyasileri, dinamikleri hep birlikte ve kararlılıkla hareket ettiği takdirde önümüzdeki 5-10 yıl içinde kayda değer sonuçlar alınacağını düşünüyorum.

Şehrimizde turizmin gelişmesi, başta ekonomik olarak çoğu alanda şehrimize artı değer katacaktır. Samsun’daki işsizlik sorununu da düşündüğümüzde, ciddi anlamda istihdam da sağlanacaktır. Sonuç olarak baktığımızda, sürekli artan nüfusa göre çeşitli iş kollarında planlamalar yapılmazsa, mevcut işsizlik oranı artmaya da devam edecektir. Bu sebeple turizm konusu ciddi önem teşkil etmekte. Yapılacak toplantı ve çalıştayların, şehrimiz ve bölgemiz için hayırlı ve başarılı olmasını diliyorum.

“Birlikte inandığımızda, hayal bile edemeyeceğimiz başarıları elde edebiliriz.”