Mülteci krizi

Son günlerde mültecilere karşı oluşan tepkileri görmekteyiz.

Kayseri’de başlayan bu gelişmeler gerçekten endişe verici.

Irkı, kimliği, düşüncesi ne olursa olsun, hiç kimse bu tarz bir muameleye maruz kalmamalıdır.

Elbette rahatsız olduğumuz konuları dile getireceğiz. Bu konuları dile getirirken demokratik yolları kullanacağız.

Demokratik olmayan hiçbir eylemin kazananı olmaz. Olmayacaktır.

Çok uzağa gitmenize gerek yok. Kendi yakın tarihimizde bile bunun hüzünlü örnekleri mevcut.

Şahsen bu mülteci meselesinde benim de çekincelerim var.

Aslında bu mülteci meselesinin temel odak noktası devlettir.

Devlet’in plansız, programsız bu kadar sayıda göçmene kapılarını açması tamamen bugünlerin temelidir.

Savaştan kaçan, yardıma muhtaç insanları bir plansızlık üzerine, başına buyruk şekilde ülkeye yayarsanız, o gün olmasa bile bu konu illaki sizin önünüze gelecektir.

Eğer devlet Türkiye’nin tahammül edeceği sayıda insana kapılarını açıp, bunları da belli bir program üzerinden, belli yerlere yerleştirseydi bu denli sorunlar yaşanmayacaktı.

Devlet yetkilileri ise kendilerini ve politikalarını savunmak için ‘’ne yapsaydık kapımıza gelen savaştan, terörden kaçan insanları sınırımızı mı kapatacaktık? ‘’ argümanını kullanıyorlar.

Bakabileceğinden fazlasını, ya da ülkenin tahammül sınırından fazlasını aldığın zaman, olabilecek durumları da ön görüp ona göre aksiyon planları hazırlaman gerekir.

Bu konu biraz da ayrı bir konu ancak, başka ülkelerin bu yöndeki politikaları incelenmeli.

Devlet’in de sadece manevi sebeplerden ötürü değil, belli bir anlaşma çerçevesinde mültecilere kapılarını açtığını da biliyoruz.

Hal böyle olunca, durum içinden çıkılmaz bir hal aldı.

Devlet politikasının yanlışlığı ve plansızlığı sebebiyle Türkiye’de iç karışıklığın önü açıldı.

Gelen mülteciler mağdur edilmeden, halkın tepkisi de göz önüne alınarak, acil bir eylem planı gerçekleştirilmelidir.

Yoksa ilerleyen dönemde bu ateş ne yazık ki üfleyerek sönmez!

Sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Rıza Yavuz Arşivi
SON YAZILAR