Dünya ekonomik formu (I.L.O)"nun yaptığı araştırmaya göre, dünya genelinde işsizlik oranı özellikle kriz yılı olan 2009 da tırmanışa geçmiş ve 7.1 oranında artış göstermiştir. Ülkemizde ise, 2009 yılında artan işsizliğin yanı sıra, tırmanan kira fiyatları ayrıca açlık sınırının yükselmesi dikkati çekmektedir. Bazı kesimler de krizi fırsat olarak göstermektedir. Ö.T.V."nin kaldırılmasından sonra, beyaz eşya fiyatlarındaki ve konut fiyatlarındaki düşüşü tüketiciler açısından bir fırsat olarak değerlendirdi. Ekonomistler ise, dünyayı sarsan, ülkemizi de etkileyen Amerika merkezli bu krizin etkilerinin, 2010 başlarına kadar süreceğini iddia ediyorlar. Şimdi bu istatistiki bilgilerden sonra acizane bendeniz her gün görüştüğüm insanlardan aldığım duyumlara göre şunu söylemek istiyorum:

-EŞİM EKMEK FIRININDA ÇALIŞIYOR. KAÇ AYDIR MAAŞ ALAMIYOR. EŞİMLE HER GÜN KAVGA EDİYORUZ. BİR TAVSİYENİZ VAR MI?

-KAÇ AYDIR 3-5 KURUŞ DIŞINDA AYLIK ALAMIYORU Z. EŞİMİN 1 MAAŞI KADAR EV KİRASI VERİYORUZ. NE OLACAK BİLMİYORUM.

-MÜŞTERİLERİMİN ÇOĞUNU KAYBETTİM. DAHA ÖNCEDEN BUNUN ON KATI SATIŞ YAPIYORDUM. ŞİMDİ ÇOK DURGUN.

-Merhaba sevgili okurlar, iyisinizdir inşallah. Bizler de iyiyiz efendim. Gündemi değerlendirmeye çalışıyoruz. Ekonomik kriz kendini iyice hissettirmeye başlamıştı. Şimdi derin yaralar açıyor. Davet edildiğim toplantılarda hanımları dinliyorum. Görüyorum ki ekonomik kriz evlilikleri çok fena yaralıyor. Hoş bundan öncede insanlar karınlarını zor doyuruyorlardı.

TABİ BUNLAR SABİT GELİRİ OLAN ORTA DİREK DİYE TABİR EDİLEN KESİM İÇİN GEÇERLİDİR. DUYDUNUZMU BİLMİYORUM AMA İSLAMİ SOSYETE ADINDA BİR KESİM DAHA VAR. EVLERİ DUBAİ MODEL TARZINDA, ALTLARINDA MERSEDES, ÜÇ GÜNLÜK TATİL İÇİN SENİN BENİM BİR YILLIK GELİRİMİZ TUTARINDA PARA HARCIYORLAR. YAPTIKLARI BİR GECELİK DÜĞÜNLER İÇİN MİLYONDOLARLARI SAVURUYORLAR. TABİY Kİ BUNLAR HİÇ DOĞRU DEĞİL.  

Değerli okurlar, İslami sosyete diye bir kesim varmış. Edindiğim bilgiye göre, bu çok zengin iş adamları evlerinin iç dekorunu Dubai tarzında yaptırmak için yaklaşık 150 bin TL harcıyorlarmış. Camlarına taktıkları tül perdenin metresi 20 bin TL civarındaymış. Benim en çok dikkatimi çekende, evlerinin duvarları altın kaplama imiş. Sabah kahvaltılarında sadece simit-çay olmadığı kesin. Ev satın almak için yıllarca taksit ödemedikleri de kesin. Yani bir kıyafetin altına uyumlu olsun diye giydikleri bir çift ayakkabının fiyatı sizin bir aylık maaşınızdır. Şimdi ben HZ. ÖMER"in ya da HZ.FATIMA"nın hayatından örnekler verecek değilim. Çünkü sayfam bitmek üzere. Ama şunları söylemek istiyorum:

-TABİ Kİ MÜSLÜMANLAR ÇAĞIN GETİRDİĞİ TEKNOLOJİK İMKANLARDAN SONUNA KADAR YARARLANMALIDIR. MESELA ÇAMAŞIR  MAKİNESİNİN YOKLUĞUNU KİMSE DÜŞÜNEMEZ. AMA EVLERİNİN DUVARLARI ALTIN KAPLAMA OLAN İNSANLAR, BİR ÇİFT AYAKKABIYA BİR MAAŞ KADAR PARA ÖDEYENLER ONLARA VERİLEN BU SERVETİ NEREDE HARCADIKLARININ HESABINI ÇOK KOLAY VEREMEYECEKLER HERHALDE. KOMŞUSU AÇ İKEN, TOK YATAN BİZDEN DEĞİLDİR.

DÜSTURUNA MUHALEFET EDENLER KENDİLERİNİ TEKRAR GÖZDEN GEÇİRMELİLER.  

 Değerli okurlar, eğer dinimizin gereği olan söylemler yerini bulsaydı mesela zengin fakire verebilseydi. Hiç bu sorunlar olur muydu? Sizi bu soruyu tefekkür etmeye davet ediyorum. Selamlar.