On bir ayın sultanı evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennemden kurtuluş olan Ramazan ayını orucumuzla, teravihlerimizle ve iyiliklerimizle ihya ettik. Mübarek ayı uğurlamanın hüznünü yaşarken; günahlardan affedilmenin müjdecisi olan bizlere huzur ve neşe getiren Ramazan Bayramına kavuşmanın da mutluluğunu yaşıyoruz. Bizleri bayrama ulaştıran Yüce Allah’a sonsuz hamd-ü senalar, Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa’ya ve salat ve selam olsun. Ramazan Bayramımız şimdiden mübarek olsun.

Ramazan ayında rabbimizin emrine itaat edip O’nun rızasına nail olabilmek için oruç tuttuk, beş vakit namazlarımızla birlikte teravihlerimizi kıldık, infaklarımızla, zekât ve fitrelerimizle rabbimizin bize verdiği nimetlere şükrümüzü eda ettik. İhtiyaç sahibi kardeşlerimizle kucaklaştık, hatimlerimizle, tevbe ve istiğfarlarla, iyiliklerimizle kalplerimizi nurlandırdık. Bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesini ihya etme şerefine nail olduk; Rahmet, bereket ve arınma mevsimi ramazan ayının ardından; barış, kardeşlik ve esenlik rüzgârlarının dalga dalga yayılarak bizi kuşattığı Ramazan Bayramı’na kavuştuk elhamdulillah.

Bayram elbette ki rabbinin emirlerine itaat edip ibadetlerini en güzel şekliyle ifa edenlerin bayramı. Rabbim bu dünyada bayramın güzelliğini tattırdı, ahirette yaptığımız iyiliklerin karşılığını ve mükâfatını verdiğinde asıl bayramın mutluluğunu tatmış olacağız inşaallah. Yüce Allah: “De ki: Allah’ın lütfu ve rahmetiyle sevinsinler. Bu, onların topladıklarından daha hayırlıdır.” (Yûnus, 10/58)buyurmuştur. Bu sebeple bayram sabahına ibadetlerini ihlasla tamamlamış olmanın huzuruyla, sevinciyle uyanırız.

Ramazan ayı orucu, hatimleri, teravihleri, sadakaları ile dolu dolu ibadetle geçirdiğimiz bir ay. İbadetleri sadece bu aya hasredip diğer aylarda salih amelleri terk etmemeliyiz. Namazlarımızı ne olursa olsun aksatmamalı, imkânımız oldukça fakirleri, ihtiyaç sahiplerini koruyup gözetmeli, anne babamıza, akrabalarımıza, komşularımıza ihsan etmekten geri durmamalıyız. Kur’an’ı bir daha ki ramazan ayına kadar raflara kaldırıp terk etmemeli, bu ayı bu kadar değerli kılan Kur’an’ı Kerim’den her gün muhakkak birkaç sayfa da olsa okuyup anlamaya çalışmalıyız.

Bayramın bereketi gönülleri ihyâ etmekle gerçekleşir. Kur’an-ı Kerim’de Rabbimiz, paylaşmanın ve infakın bizi iki cihanda mutlu edeceğini şöyle haber verir: “Sevdiğiniz şeylerden infak etmedikçe birr’e (iyiliğin kemaline) ulaşamazsınız. Her neyi infak ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir.” (Âl-i İmrân, 92) Bu ilahi hitap bizlere gösteriyor ki, bayramın ruhu yalnızca kendimizi mutlu etmek değil, başkalarının gönüllerine de dokunmak, ihtiyaç sahiplerini gözetmek, yetimlerin yüzünü güldürmek, fakirlerin yükünü hafifletmek, gerçek anlamda bayramın bereketini idrak etmektir.

Bayramlar kardeşlik duygularının pekiştiği birlik ve beraberliğin zirvede olduğu günlerdir. Bu vesile ile dargınlıklarımız varsa bizler affedici olalım, ilk adımı atmanın sevabına biz nail olalım. Bayram, geçmişin yüklerinden arınmak ve geleceğe umutla bakmak için bir fırsattır. Küslükleri, dargınlıkları bir kenara bırakıp, affetmenin güzelliğini yaşayalım. Efendimiz (s.a.v):“Birbirinize sırt çevirmeyin, birbirinize haset etmeyin, birbirinize kin beslemeyin, ey Allah’ın kulları! Kardeş olun.” (Müslim, Birr, 23)buyurmuştur.

Bayram, akrabalık bağlarını yeniden ihya etmek, küskünlükleri sona erdirmek için eşsiz bir fırsattır. Hiçbir sebep bizim akrabalık bağlarımızı koparacak kadar önemli olamaz. Yunus Emre’nin dediği gibi: “Sevelim, sevilelim; dünya kimseye kalmaz.” Bir selam, bir tebessüm, bir ziyaretin, bir güzel sözün yılların dargınlığını ortadan kaldıracağını unutmayalım. Akrabalarımızı, sevdiklerimizi arayalım hal hatır soralım bayramlarını tebrik edelim. Anne-babamızla, eşimizle ve çocuklarımızla birlikte bayram sevincini yaşayalım. Yüce Rabbimiz: "… Allah'a karşı gelmekten ve akrabalık bağlarını koparmaktan sakının…" (Nisâ: 4/1) Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’ de: “Kim rızkının genişletilmesini ve ömrünün uzatılmasını isterse, akrabalarıyla bağlarını sürdürsün.” (Buhârî, Edeb 12) buyurmuştur. Ne yazık ki günümüzde bayram, telefon ekranlarından takip edilen paylaşımlarla yaşanmakta herkese toplu bir mesaj atarak geçiştirilmektedir. Sevdiklerimize zaman ayırmayı, onları ziyaret etmeyi, çocuklarımıza bayramın manevi güzelliğini tattırmayı ihmal etmeyelim.

Aziz milletimizin ve tüm İslam âleminin Ramazan Bayramı’nı tebrik ediyorum. Bizlere bu güzel ülkenin bayrağı altında özgürce bayram sevinci yaşattığı için Cenab-ı Mevla’ya sonsuz hamd ediyor; bu toprakları bizlere vatan kılan tüm şehitlerimizi minnetle, rahmetle yâd ediyorum. Yüce Rabbim bizleri birlik ve beraberlikten ayırmasın, her türlü sıkıntıdan afetten bizleri muhafaza eylesin. Bayramın ülkemize, İslam dünyasına ve bütün insanlığa hayırlar ve iyilikler getirmesini Cenab-ı Mevla’dan niyaz ediyorum. Ramazan Bayramı’nı başta Kudüs ve Mescid-i Aksa olmak üzere, mazlumların, mahzunların ve tüm insanlığın huzuruna vesile kılmasını ve bizleri sağlık, afiyet ve güven içerisinde nice bayramlara eriştirmesini Yüce Allah’tan niyaz ediyorum. Ramazan Bayramımız mübarek olsun aziz kardeşlerim.