Pazar günü CHP"nin Kongresindeydim.. Dışarıda rüzgarla birlikte şiddetli kar yağıyordu.. Elimdeki şemsiye bile ıslanmamı engelleyemedi. Yerler birkaç gün öncesinden başlayan buzlanmanın etkisiyle yürünemez hale gelmişti.. İlerleyebilmek için ayrı bir sanat icraa etmek gerekiyordu yani.. Salona vardığımda CHP Genel Başkan Adayı Haluk Koç kürsüden sesleniyordu.. Konuşmasının sonlarına gelmişti..
Sol yumruğunu havaya kaldırarak, sol değerlerden ve sosyal demokrasiden bahsediyordu.
 Haberlerde ve yorumlarda Koç"un çok iyi konuştuğunu okuduk.. Benim için de iyi olan konuşmasının en iyi kısmı burası ve bundan sonrasıydı.. Çünkü solun yoksulluğa, açlığa, adaletsizliğe, hülasa her türlü olumsuz hava şartlarına hala bir çare ve çıkış noktası olduğunu söylerken ben bile heyecanlandım.. Sana ne oluyor diye sormak isteyeceklere verecek bir cevabım var mı?. Galiba,  sol ve devrimcilik hala romantik bir tat bırakıyor damaklarda.. Bir de protest bir kültürden geldik.. Kısaca Leman Dergisi"nin genlerimize yerleştirdiği muhalif rüzgar..
Koç en son olarak dedi ki “ Benim başımı Samsun"da dik tutun hemşerilerim…” salonu ayağa kaldıran sihirli sözcük gibi bir etki yaptı bu.. Alkış ve ıslık sesleri uzun süre kesilmedi.. İçeriye bir duygusallık hakim oldu..Ağlayanlar bile vardı..  Koç, konuşmasını bu coşku ile bitirirken kürsüye Suat Binici"yi, Yılmaz Türkoğlu"nu ve Kalkavan"ı çağırarak tarihi bir kucaklaşma fotoğrafına öncülük yaptı..
Kalkavan"ın konuşması da enikonu iyiydi.. Konuşmasındaki bir ayrıntı hem bu yazının konusu hem de Samsun"un meselesi olması bakımından kayda değerdi; “ Koç Genel Başkan olursa ne olur, AKP  Samsun"dan bakan çıkartmak zorunda kalır.. Bundan da Samsun kazanır”
Mesele burada düğümleniyor. Ya da  düğüm burada çözülecek gibi görünüyor.. CHP"nin Samsun"dan başlattığı/yükselttiği muhalefet rüzgarı önce Samsun"da ve sonra Türkiye genelinde Ak Parti"yi zor durumda bırakacağa benziyor.. Kalkavan"ın da dediği gibi Haluk Koç"un genel başkan olması Samsun için önemli bir kazanç olacaktır.. Ak Parti"nin Samsun"da aldığı oyun karşılığını hiçbir zaman ver(e)memiş olması muhalefet için iyi bir başlangıç oluşturmaktadır.. Muhalefetin sesini yükselttiği bir Samsun hiçbir parti için çantada keklik olmayacaktır.. Bu çok önemlidir.. Samsun Ak Parti için hâlihazır oy deposu görünümünden kurtulursa Ak Parti şapkasını önüne koyarak düşünmek zorunda kalacak; “nerede hata yapıyoruz?”
Neden düşünmek zorunda kalacaklar? Tabi ki Samsun"u çok sevdiklerinden değil, kaybetmemek için.. Kaybetme tehlikesi yaptırır, ne yaptırırsa.. Meşhur bir sözdür "zoru zor, oyunu zor bozar"
Nerde hata yaptıklarına gelince önceki yazımda değindiğim bir hususu yeniden hatırlatmak istiyorum; “Ak Parti"nin bir türlü kent soylu hale  getiremediği tarz-ı siyaseti ile, CHP"nin kent soylu tarz-ı siyaseti bırakarak taşra- kasaba esnaf rekabet dalaşına indirdiği koskoca geleneğinin düştüğü durumu, MHP"nin "rajon" kesme "jargonundan" kent soylu tarz-ı siyasete doğru yakaladığı ivme ile değerlendirmeye çalışalım..
Şimdiye kadar "yaşasın illegalite" naraları ile sandalyelerin havada uçuştuğu MHP kongrelerinin atsan atılmaz satsan satılmaz mirasını CHP devralmış, Ak Parti ise işi daha da ileri ve organize hale getirerek mahalle aralarına kadar taşımış durumda..”
Demokrasi belki de bu yüzden güzeldir.. Hak etmeyenler yerlerini hak edene devrederler..
Samsun"da muhalefetin İhsan Kalkavan"ın CHP İl Başkanlığını alması ile kazanmış olduğu mustahkem mevkii, Haluk koç"un genel başkanlığı ile daha da güçlenirse ve MHP Yerel yönetimlerde yapılan değişiklikler ile oluşacak olan küskünlerden elde edeceği güçlü donanım ile sesini daha da yükseltirse, Ak Parti"nin işi çok fazla zorlaşacaktır.. Şimdiden, "Termik santral mi, işsizlik mi" gibi kırk satır ve kırk katır dayatmalarının yerine daha makul çözümler üretmesinde fayda var.. İş işten geçmeden hem de…
Geçmiş altı yılın muhasebesi şimdi çok daha iyi yapılacak, Ak Parti milletvekilleri bir birleriyle yarışmak/ boğuşmak yerine (belki) bir araya gelebilmenin yollarını arayacaklar.. Durum Samsun için daha ümitli günlere gebe gibi görünüyor.. Haydi hayırlısı..