Sakın tercümansız gelme!

Mahalli seçimler yaklaşırken yasal süresi içerisinde mevcut görevinden istifa edip aday adayı olabilme yarışını, ilgilenenler heyecanla takip ediyor.
İşte bu düşünceyle Akparti il yönetim kurulu üyesi İbrahim DEMİRCİOĞLU da istifa edenler arasında. Tabi ki demokratik hakkı, kimsenin itirazı olamaz. İstifa nedeni ise il genel meclisi ya da belediye meclis üyeliğine müracaat edecek olması... Hayırlı uğurlu olsun da, ufak bir sıkıntı var. Nedir sıkıntı? Derseniz onu da açıklayalım: Kendinden dinlediklerimi sizlerle paylaşacağım…
İbrahim DEMİRCİOĞLU “r” özürlü, bu sesi telaffuz edemiyor. Yani “r” leri bazen “y” olarak bazen ise okumadan geçiyor. Bu durum bazen sıkıntılı da olabiliyor. Kendinden dinlediğim iki olayı aynen aktarıyorum:
Bir gün Sayın DEMİRCİOĞLU, vekilin biriyle sirke gitmiş, heyecanlı bir şekilde gösterileri izlerken, bir başka sayın vekil bunu aramış ve nerde olduklarını sormuş. DEMİRCİOĞLU da “sirkteyiz” demiş ancak “r” harfini söyleyemediği için bozuk bir cümle çıkmış ağzından, tıpkı; “si… teyiz” gibi bir şey… Arayan vekil de bu duruma bozulup ısrarla tekrar tekrar sormuş, ne yapsın? Bizimki ise, bozuk kaset gibi aynı cümleyi tekrarlamış. Allah" tan yanında bu durumu bilen vekil varmış telefonu alıp hemen işi düzeltmiş. Yoksa etrafa rezil olmak vardı.
Diğer olayda ise Sayın DEMİRCİOĞLU, seçim çalışması için bir gurup arkadaşıyla bir ilçeye gider. Hava sıcak, bizimkinde kilo fazla olunca hararet kaçınılmaz olmuş. Soluk bir kahvehanede alınır. Garson gelir “ne alırsınız”? diye sorar. DEMİRCİOĞLU garsona “ayan vamı” der. Garson “abi arayan yok” diye cevap verir. Bizim İbrahim soruyu tekrarlar “ayan vamı” diye. Garson bu kez “Ayhan da yok abi” der. Zaten sıcak bunaltmış adamı, bir de garson anlamaz halinden, DEMİRCİOĞLU iyice bunalır ve başlar tarif etmeye… “Yoğut vaya suyla kayıştı mı ne oluy”?. Garson bu şekilde anlar ve durumu kurtarmış olur.
Şimdi nerden çıktı bu yazı diye düşünenler olabilir. Biraz açıklık getirelim. Bu arkadaş il genel ya da belediye meclis üyesi olmak istiyor. İtirazımız yok ta tercümanı kim olacak. Ben bir isim biliyorum tam tercümanlık yapar. Çünkü DEMİRCİOĞLU" nu hem iyi anlıyor hem de koruyor. Kimden koruyor diyeceksiniz? Hem kem gözlerden hem de kötü köşe yazarlarından. Bu isim Avukat Ahmet ÇAVUŞ. Olmaz diyenler mutlaka başka bir tercüman bulmalılar. Aksi takdirde meclis kâtiplerinin vay haline. Nasıl anlayıp yazacaklar. Öyle ya bir konu görüşülürken DEMİRCİOĞLU"nun görüşü sorulmayacak mı? Tüm konuların “r” siz olması mümkün mü?
Zaten şeker hastası çokta zorlamaya gelmez Allah korusun! Bizden uyarmak düşer DEMİRCİOĞLU bir yerde değerlendirilecekse mutlaka tercümanıyla birlikte seçilmeli. Yoksa hem kendi yorulur hem de meclis. DEMİRCİOĞLU NUN hastane maceraları var. Onlara gerek duyarsak, vaktimiz olursa yazarız. Gündemde olmayı çok sever. Bir yazıda tüm meziyetlerini anlatmayalım.
Biz kimsenin özürüne eksiğine bakmıyoruz, yanlış anlamayın, kimseye gülmüyoruz ama kişiler kendilerine uygun iş seçmeli… Ya da tercüman… Not Çarşamba günkü yazım kuyucu Necati DEMİR olacaktır. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR