Biliyoruz ki Samsunspor sevdalısısınız.
Biliyoruz ki kendi arzunuzun ötesinde Galip Öztürk'ün tavsiyeleriyle bu takımın başına geçtiniz.
Biliyoruz ki iş adamlığındaki başarınız eninde sonunda bu takımın iyi yönetilmesine de yansıyacak.
Biliyoruz ki iş adamlığı ile kulüp yöneticiliği arasında dağlar kadar fark var. Bunu sizde fark ettiniz.
Ve biliyoruz ki Galip Öztürk'ün yaptığı basın açıklaması kimyanızı bozdu ama tez toparlandınız.
Şunu da biliyoruz ki sizin iyi niyetinizden faydalanan, iki de bir gerekli gereksiz medyada yer alan  bu kulüpte yer bulmuş kişiler var. Eskisi gibi basın önünde boy boy poz veremeyenler elbette sizin aleyhinizde ileri geri konuşacaklardır.
Hala ceplerinden bir kuruş para çıkmamış ama yönetici safında bulunan zatlar, sizin çantalar dolusu paralarla borç ödemesi yapmanızı, futbolcu transfer etmenizi  görmezden gelip kıytırıktan işlerden hemen nema beklemeleri ne kadar komik bilemezsiniz.
 
Bütün bunların yanında, yanınızdan uzaklaştırılmak istenen yöneticilerinize de, uzaklaştırmak isteyen yöneticilerinize de dikkat kesilin. Daha önceki dönemlerde taraftarlarla ve futbolcularla iletişimi sıfır olan kendini nimetten sayanlara aldanmayın. Bir zamanlar "Ben Ankaradayken" tarzı söylemlerle çalım satanların neden bu kulüpte olduklarını herkesler gibi bende merak ediyorum.
 
Şu bilinmelidir; bu takımın başına getirilen hoca kötü hoca değildir. Alınan oyuncular bizim ligimize göre fena oyuncular değildir. Takımda aslında son olaylara kadar takımdaşlık iyi seviyelerdeydi. Ne zaman ki bazı gereksiz adamlar çıkıp bu takımın başına evliya kesildiler huzur kaçtı. Eğer bu böyle devam ederse bu kaotik durum takımımızın ligde tutunamayacağını hissetmemize neden olacak.
 
Bu takımdan eğer bir topçu gönderilecekse bu Orhan Taşdelen veya Hakan Bayraktar olmamalı. Bu takımın Süper Lige çıkmasında Hakan'ında, Orhan'ında çok önemli katkıları olmuştur. Bunu görmezden gelmek hem hata hemde vefasızlık olur.
 
Sayın Başkan, anlatmaya çalıştığım şu: Bu kadar şaibeye bulaşmış bir ligde biz tertemiz bir kulüp olarak lige başlamalıyız. Her maçlarında baskı altında olacak şaibeli ve büyük kulüpler bizlerin baskısı altında maçlara 1-0 mağlup başlayacak. Bundan faydalanmaya çalışmak, geçiş dönemindeki takımımızın bu ligde yer dinmesinde önemli rol oynayacaktır.
 
Hayret ve esefle izlediğim birşey daha var ki burada bunu ifade etmeden geçemeyeceğim:
 
Yazılı ve görsel yerel medyamızda takımda yaşanan olaylara tek tük aklı selim kişiler dışında kimse değinmiyor, dile getirmiyor. Suya sabuna dokunmadan çalının etrafını dolanarak  güya yazmış gibi görünüyorlar.
 
Basının haricinde Samsun'un ileri gelenleri  bir iki yıl önce takımın borç batağındaki kötü günlerinde haklı olarak her toplantıda hop oturup hop kalkan, Samsunspor'a sahip çıkılması çağrıları yapanlar, şimdi takıma sahip çıkana, cebinden 8-10 milyon (Eski parayla  8-10 trilyon) para akıtan başkana neden sahip çıkmıyorlar. Onu neden yalnız bırakıyorlar. Eften püften şeylere sayfalarca yazı döşeyenler bir iki satırda neden bu konuda yazmazlar.
 
Daha başından iki başlı bir yönetime müsade etmemeliydiniz. "Samsunspor Samsun'dan yönetilir ! " sözünü lütfen kulüp binasının en görünen yerine asın.
 
Sonuç olarak Samsunspor hepimizin. Daha öncede yazdığım gibi hepinizin bildiği sebeplerden dolayı bu takıma asıl sahip çıkma zamanı şimdi.
 
Hemde tam zamanı!!!