Merhaba değerli okurlar, iyimisiniz? Bizlerde iyi olmaya çalışıyoruz. Malumunuz bir eğitimci olduğum için sürekli eğitimin sorunlarıyla ilgilenmeye devam ediyorum. Soruyorum size içinizde eğitim camiası ile ilgisi olmayan var mı? Tahmin ediyorum her birinizin ya çocuğu yada bir yakını eğitimin içindedir. Okullarda toplanan yakıt parasını yeteri kadar araştırdığımı sanıyorum. Bulduğum sonuç gayet net  olarak şöyle:

-efendim, il milli eğitim müdürlüğü dahil, ilköğretim müdürleri ve öğretmenleriyle görüşmeler yaptım. Benimde tahmin ettiğim bir sonuç elde ettik. Hiçbir okul yakıt parası adı altında öğrencilerinden zorla para toplayamaz. Ancak veliler gönüllü olarak, çocuğunun eğitim gördüğü yuvaya destek olarak, gönlünden kopabilecek miktarda parayı çam sakızı çoban armağanı misali okula hediye edebilir. Bunun anlamı şu:

-kesinlikle sınıf öğretmenleri yakıt parası adı altında belirli bir miktarı öğrencilere dayatamaz. Hatta fakir öğrencilerden kesinlikle talep edemez. Bu durumda okul müdürleri ile mağdur kalmış veliler karşı karşıya gelemez demektir. Bu sonuca ulaşmamda görüşmeler yaptığım il milli eğitim müdürü sn. Halil Şahin ve tüm eğitimci büyüklerime teşekkür ediyorum.

Değerli okurlar eğitim bir ülkenin gelişmişlik düzeyini gösteren önemli bir ölçüttür. Eğitim bir ülkenin gurur kaynağıdır. Gelişmiş ülkelere bakıldığında okuma yazma oranının çok yüksek olduğu görülür. Tabi son yıllarda ülkemizde de "BABA BENİ OKULA GÖNDER" kampanyaları da dahil çok büyük gelişmeler mevcuttur. Ülkemizde okuma yazma oranı git gide artmaktadır. Ancak buna paralel olarak üniversiteli işsiz sayısı da son küresel kriz sebebiyle %70 oranında artış göstermiştir. İş ve işçi bulma kurumuna müracaatlar 2009 yılında patlama göstermiştir. Değerli okurlar asıl söylemek istediğim şeye ancak gelebildim.

Eğitim, bir ülkenin gelişmişlik seviyesini gösterir dedik. Ancak kaliteli eğitimden ve özel dershanelerden bahsetmek istiyorum. Özel dershaneler eğitimle ilgili olarak büyük bir ihtiyaca cevap veriyorlar, bunu kabul etmek lazım. Türkiye genelinde özel dershaneler son hızla hummalı çalışmalarına devam ediyorlar. Aralarında büyük bir rekabet var. Olsun bu eğitime artı puan kazandırıyor. Sadece Konya ve genelinde 80 küsür dershane mevcuttur. Tabi küresel krizden etkilenen bazıları kapanmıştır. Şimdi özel dershanelerin yöneticilerine soruyorum:

1-      sizin ki si eğitim mi yoksa ticaret mi? Eğer ticaret değilse;

2-      neden o zaman bazı dershaneler öğrenciyi müşteri olarak görüp, neredeyse giriş kapısına, öğrenci pardon müşteri velinimetimizdir yazıcaklar.

3-      Neden o zaman bazı dershaneler, yaptıkları deneme sınavlarından çok astronomik fiyatlar talep ediyorlar. Bu sınavların amacı onlar için para kazanmakmıdır?

4-      ÖZ-DE-BİR "in bu fiyat tespitinde ne kadar etkinliği var. Bunu merak ediyorum doğrusu.

5-      ÖZ-DE-BİR, dershane kayıt fiyatlarının veliler açısından perspektifini kontrol ediyor mu? Bu velilere ne kadar yansıyor?

6-      Bazı dershaneler öğrenci kayıt fiyatlarını çok normal tutarken , bazıları da sadece zengin çocukları gelsin dercesine fiyat gösteriyorlar. Araştırmacı yazar ve eğitimci olarak ve bir öğrenci velisi olarak kınıyorum. Değerli okurlar, tabi ki bunlar hepimizin sorunudur. Bu mesleğe ömrünü adamış değerli öğretmenlerim ve çok değerli eğitimcilere daima müteşekkirim. Disiplinim gereği, hiçbir şahıs ve kurum adı vermek istemediğim için mevcut sorunları bu şekilde dile getirdim. Umarım eğitimi ticaret gibi gören bazı fırsatçılar durumlarını gözden geçirsinler. ÖZ-DE-BİR" in çalışmalarını destekliyorum. Sorduğum sorulara cevap vermelerini istirham ediyorum. Hepinize saygılar