Yeni yılı anti batıcılık, anti taklitçilik ve  anti noel anlayışı ile karşılıyorum. Yeni yıla girmek bizim için takvimlerden bir yaprağın daha sökülmesinden, önceki günlerin hesabının  sorulmasından başka bir anlamı bulunmamaktadır. Ayrıca aslında yeni yılla birlikte hesapları sorulacak yeni bir imtihan yılına girmiş olduk. 

İşte her işte oldugu gibi geçen yılın sonu nasıl oldu diye hesaplayabildik mi? Geride bıraktığımız yılların muhasebesini yapabildik mi? Yoksa yeni günlerimiz de eski günlerimiz gibi mi geçecek? İmtihanının sonunda başarılı olabildik mi? Yaptığımız işin sonunda gülenlerden olabildik mi? 

Şuurlu bir kimse yaptıgı işin sonunu, yapacağı işin hesabını kitabını yapar, öyle başlar. Yapılması, yaşanması zor ve ağır olan bir hayatın veya hesabın sonunda nasıl bir sonuç elde etmeyi düşünüyoruz? Hedefimiz nedir?.

Günü gelip hesap sorulduğunda nasıl cevap vereceğiz? Engelleri aşıp ufkumuzu açabilecek miyiz? Onceki yıllardan farklı ne yapacağız ki monotonlaşmaktan, robotlaşmaktan kurtarabilelim kendimizi. Engelli olmak mı? Yoksa engellere takılmak mı? Engelli denilenlerin yüreğindeki saf ve temiz duygular, sağlam denilen bizlerin yüreğinde var mi? Biz hayatta hep engellere takılıyoruz, bir türlü iyiye, doğruya, güzele ve adalete ulaşamıyoruz. Onlar ruhlarını temiz olarak teslim edecekler, ama bizlerin nasıl teslim edeceği belli mi? Günlük uğraşlarımızdan bu sorulara cevap bulabiliyor muyuz? Her gün kendi gelecegimiz için ter dökerken, bir taraftan da hakkın hakimiyeti için çalışabilecek miyiz? Nefsimizi değil ruhumuzu ön planda tutabilecek miyiz? Nefsimizin değil ruhumuzun ihtiyaçlarını karşılayabilecek miyiz? Hesabını açıkca verebilenlerden olabilecek miyiz?

Her gün yeni imkânlar elde etmenin peşinden koşuyoruz. Mal ve makam elde etmek için bir takım işler yaparken, aynı zamanda mazlumlara ve ezilmişlere hayat hakkı tanımayan zalimlere ve zulümlere karşı mücadele edebilecek miyiz? 

Yoksa ayağımızı kaydırıp adaletsizliğe, kötülüğe ve yanlışlığa düşenlerden mi olacağız? Zulüm ve haksızlığı, adaletsizliği yaşayanlardan mı olacağız? Kötü muameleyi, zulmü ve haksızlığı yaşatanlardan mı olacağız? Yeni yılda bu soruların cevabını bulmak için çabalamazsak sonumuz ne olur?

Geçmiş yıllarda olduğu gibi azgınlaşan, hidayete gözlerini ve kalplerini kapatan zalimlerden mi olacağız? Yoksa iyiyi, doğruyu güzeli, adaleti, asaleti, şiiri, onuru, ahlâkı, hakkı üstün tutmak için mücadele eden kimselerden mi olacağız? 

Herkes birbirine yeni yılın hayırlı olsun dileklerinde bulunuyor. Yeni yılda yeni değer ne olacak? Değişmez kadim değerler mi? Insanlığın huzur, barış ve özgürlüğünün teminatı olan islami değerler mi?  Modern kimliksiz değerler mi? Yeni yılın hayırlı olup olmayacağı buna göre belli olur. Geçen yılımızda bu soruların cevabıni bulamadığınız için kayıp bir yıl oldu. Yoksa bu tablo ile yeni yıl da kayıp yıl olabilir.