Cumartesi günü Samsun halkının ve Samsunspor taraftarının alışık olmadığı bir organizasyon ile açtı yeni sezonu Samsunspor. Güzel düşünülmüş, güzel hazırlanmış bir açılış oldu. Hiç değilse uzun zamandır tekdüze bir sezon dışı zaman geçiren, transferlerle heyecanlanamayan taraftar adına bir değişiklik oldu. Emeği geçen herkese teşekkür etmek gerek gerçekten de. Stada giderken, fazla iyimser olduğumdan sanırım, tıklım tıklım tribünler hayal etmiştim. Takımına sahip çıkmayan şehir, belki dışarıdan gelen misafirlerimize ilgi alaka gösterir diye düşünsem de, seyirci bazında aradığım kalabalık maalesef yoktu stadyumda. Her zaman olduğu gibi taraftar gruplarımız takımlarını yalnız bırakmasalar da, şehrin ilgisizliği gelecek sezon için karamsarlığa düşürdü beni. Umarım iç sahada alınacak seri galibiyetler, tekrar stadı doldurmaya yeter.
Ancak asıl dikkat çeken ise, taraftarın maraton tribünde bir araya gelip, Samsunspor"a sahip çıkmayanlara olan serzenişleriydi. Artık taraftar eskisi gibi boynunu tribüne gelen yöneticiye eğmeden, dik durarak tepkisini dile getirebiliyor. Gerçek Samsunsporlular olduklarını bir kez daha ispat edenlere teşekkürlerimi sunuyorum. Umarım artık bu taraftara küsüp karşı geleceklerine, dertlerine derman olma yolunu seçer büyüklerimiz. Çünkü biliyoruz ki, bizden daha kötü durumda olan şehir takımları, tahta hesabı yapmadan transfer dönemini büyük hareketlilikle geçirdiler. Biz ise bekledik, aylardır sadece bekledik. Cumartesi duymayı beklediğimiz, öyle lanse edilen o müjdeyi bir türlü duyamadık tam 3 aydır. Eğer bir nebze olsun, yağmur çamur demeden bu takımın peşinde, ceplerinde ki son kuruşu düşünmeden harcayanları umursuyorlar ise bu işi daha da geç olmadan bir çözüme kavuştursunlar. Çünkü cumartesi günü gördük ki, bu takımın transfere ihtiyacı var. Çok kötü bir kadromuz olduğuna katiyen inanmıyorum. Ancak gerek kadro darlığından, gerekse genç oyuncularımızın bundan önce oynatılmamasından veya oynatılamamasından kaynaklanan tecrübe eksiklikleri en büyük handikaplarımız olarak göze çarpmakta. Örneğin; asıl mevkii sağ bek olan ancak yokluktan dolayı Erciyes maçında sol bek oynamak zorunda kalan Serkan Eyüpoğlu, umduğumun üzerinde bir performans gösterip, önünde oynayan Oktay ile ikili varyasyonlarda, bindirmeler yapmaya çalışmasına rağmen maç eksiği olduğundan dolayı zorluklar yaşadı. Bir direk örnek ise, genç Oğuzhan. Hem fiziği hem sahada ki duruşu ile gelecekte sadece futboluna konsantre olursa kaliteli bir futbolcu potansiyeline sahip. Ancak bu ilk senesi ve tecrübesiz. Gelecekte faydalanabileceğimiz bir oyuncu olmasına rağmen bu sene için süper bir performans beklemek hem hayalcilik olur hem de başlamadan bitiririz kariyerini ki, altyapısına bel bağlayan bir kulüp olarak en son isteyeceğimiz şey bu olur. Ha keza, İsmail ve Hakan Akman"da bu sene sık görev alacak isimler olarak göze çarpmalarına ve bunu sonuna kadar hak ettiklerine inanmama rağmen, onların da neredeyse ilk önemli sezonları. Tecrübe sorununu hallettiklerinde gelecekleri çok parlak, umarım kısa sürede alışırlar ve onları da izlemekten keyif alırız ama o sene bu sene mi henüz bilemiyoruz. Son olarak Gürcü golcü Chelidze"ye değinmek lazım. Tahtanın açılmasıı belki de en çok onun için istiyorum. Hem idmanlarda hem hazırlık maçında izlediğim kadarıyla golcü sorunumuza çözüm getirecek kapasitede bir futbolcu. Takıma uyum sağladığında yüzümüzü güldürecek yeteneklere sahip. Umut ediyorum ki, hiç değilse onu cumartesi günü olduğu gibi kırmızı-beyaz forma ile görürüz. Belki de bu sefer elimizden kaçırmamış oluruz bir yıldızı…