Gölgelerin Efendisi SUKAMA"nın maceraları -2-

Bayılıyorum şu Gölgelerin Efendisi SUKAMA"nın maceralarına. Sizler benim kadar tanımazsınız bu efendiyi. Şeker mi şeker birisidir. Onu ömrü hayatında bir kere gören hemen yanağına asılıyor. Şeker gibi yanağa kim dayanır ki. Hele hele soğuk ülkeden gelenler o sıcacık yanaklardan bir tane almadan edemiyor.

Yanağı güzel bu gölgelerin efendisi SUKAMA, bol bol okey oynadığı, nargile içtiği dost sohbetinde bulunduğu mekanlardan artık sıkılivermiş. Okey, nargile, sohbet gibi şeylerden haz alamaz duruma gelmiş. Başlamış haz arayışlarına. İşte böyle bir arayış esnasında gözü rakibi olan misk-i amber kokulu, cennet hurisi bir bayan politikacıya takılmış. SUKAMA bu ya; alttan girmiş, üsten girmiş yanaklarını kızartarak bayan politikacıyı akşam yemeklerine götürmeye başlamış. Yemeklerdeki muhabbetlerden midir, al yanaktan mıdır bilinmez, bayan politikacının bir gözü kaymaya başlamış. Tabi bayan politikacımızın gözünün kaydığı yerde düşünün SUKAMA"nın nerelere…..

SUKAMA"nın bu macerasının devamını ilerleyen günlerde göreceğiz. Şimdi gelelim Gölgelerin Efendisi SUKAMA"nın yönetmenliğini üstlendiği bir filme. Bu filmde SUKAMA hem yönetmen hem oyuncu rolünü iyi oynuyor. Kendisini Oscarlık bir performans sergilediği için tebrik ederiz. Filmin adı Başkan Kaydırmaca. (Tam da göz kaydırmaya alışmış SUKAMA"lık) Filmde bir şehrin başkanları bağlı oldukları partilerin dışındaki başka partilere gönderiliyor. Yalnız göz kaydıran SUKAMA"nın bu filmde siyasetten anlamadığı açıkça ortaya çıkıyor. Çünkü aklıselim, siyasetten anlayanlara “Bu kadar da olmaz” dedirtecek bir film. Filmin performansı güzel ama konunun içeriği Cüneyt Arkın"ın "Dünyayı Kurtaran Adam"ından daha saçma. Dilerim SUKAMA filmdeki başarısız siyasi yaklaşımını diğer filmlerinde devam ettirmez.