Laiklik Devlet Örgütlenmesinin, birey-devlet ve bireyler arası ilişkinin en temel ve kritik kavram ve prensiplerinden biridir. Uzun bir tarihin sonucu olan ve bu gün bütün dünya  tarafından evrensel prensip olarak kabul edilen laikliğin, bir amaç değil toplumsal barışı sağlayan Sağlam bir araç olarak benimsenmesi doğru bir yaklaşımdır.

Eğitim özgürlüğü kişinin en temel hakkıdır. Ülkelerin gelişmesi ve kalkınması için insanların Demokratik bir yapı içerisinde özgürlüklerini  sonuna kadar kullanması gerekir. Özgürlüklerin kullanılmasının sınırlandırılması çatışma ve toplumsal barışı zedeleyen önemli bir unsurdur.
 
Müslüman bir ülkeyiz. Başörtüsü ise dini bir vecibedir. Baş örtüsünü isteyen takar, istemeyen takmaz, Başı açık bayanlar için başlarını zorla kapatmak  ne kadar yanlışsa, insan haklarına aykırı ise, inancından dolayı baş örtüsü takan bir bayanın başının açtırılması da o kadar yanlıştır. İnsan hakkına aykırıdır.

En büyük tehlike cehalettir,

İnancından dolayı baş örtüsü takan bir kızın, Üniversite okumasına yasak koyarsanız, bu kızımız maalesef  üniversitede okuyamayacaktır. Halbuki doğruyu
ve yanlışı ayırt edebilecek yaşta olan bu çocuklarımız kendi kararlarını kendisinin verebilmesi özgürlüğünü tanımalıyız. Kişilik bozukluğuna yol açmamalıyız.
 
Önemli olan kafanın dışı değildir. Önemli olan  kafanın içidir. Eğitim ve Öğretim Çağdaş normlara bilimin gerekliliklere göre verilmelidir. Bunu yaparken kesinlikle ön yargılardan uzak, ülke gerçeklerine uygun yapılmalıdır.
        
Bu konuda Meclisimizdeki Konsensüs ve oylamalar çok önemli bir sorunu daha çozüme kavuşturacaktır.  Başörtüsü siyasi bir simge  değildir. Halkının büyük çoğunluğu Müslüman olan bir ülkede, doğal olarak sağ partilerin ve hatta sol partilerin seçmenlerinin başörtülü olduğunu herkes biliyor. Hatta CHP lideri Başörtülü seçmenlerini özellikle grup toplantısına davet ettiğini bütün Türkiye gördü. İşine geldiğinde  baş örtülü bayanları istismar edeceksin, işine geldiğine Atatürkçülüğü istismar edeceksin, işine geldiğinde Laikliği istismar edeceksin, işine geldiğinde Fetvalar vereceksin. İşine geldiğinde Laikliği kendi tekeline alacaksın, Yok öyle yağma! Bu kadar tutarsızlığa pes doğrusu.

Halkımızın duygularını istismar etmeyelim, işimize geldiği gibi davranmayalım. Evrensel Hak ve özgürlüklerin neler olduğunu bir kez daha hatırlayalım. İnsanımızın inancına, tarihine, gelenek ve göreneklerine sahip çıkalım. Halkın değerlerine ters düşmeyelim.

Her şeyi muhalefet olsun diye yapmayın. Her şey oy değildir.

Demokrasiye inanıyorsak, Yüce meclisimize de inanmalıyız ve güvenmeliyiz. Halkımızın gönderdiği temsilcileri  büyük bir çoğunlukla 411 oyla Eğitim hakkı ve özgürlüklerinin önündeki engelleri kaldırmıştır. 
 
Önemli olan ilmin üzerindeki örtüdür. Onu kaldırıp, ona ulaşalım...