Sevgili dostlarım, mertlik meydanından bir yiğit dolanıyor ya, yiğidi görenler kıskançlıklarından ne yapacağını bilemez hale geldi. Kırk yıllık tavuklar bile, horoz edasında yürümeye heveslenir oldu.

Şimdiye kadar ömrünü, deve arkası yağlayarak geçirenler, artık kalemleriyle birilerine kafa tutarak “Doğrucu Davut” olma yarışına girdi. Ne diyelim tavuk kaza bakarak bir yerlerini yırtarmış. Hayatta el attığı hiçbir işi tamamlayamayan, kanına girdiği insanların paralarıyla iş yapmaya kalkan ve sonunda o insanları batıran kendi ceplerini ise dolduran kişiler mertlikten, işbilirlikten, bahsederek birilerine karşı dik yazılar yazmaya, daha düne kadar elinde yağdanlık şişesiyle peşinde koştukları kişilere adamlık dersi vermeye kalkıyor.

Hey yavrum hey.  Boyundan büyük efelenmelere girenlerin efelendikleri kişilere nasıl yağdanlık yapacağını ileride göreceğiz. Bunları hep gördük önce efelenir sonra şekerlenirler. Ancak bu sefer şekerin olmadığı bir yere efelendiler.

“Peki böyleleri neden boyundan büyük efelenmelere girişiyor?” diyecek olursanız, geçen gün yazımızda öküz olmamayı öğrettik ya, bazı öküzler kendilerini saklamak için aslan gibi kükremeye çalışıyor da ondan. İyi ama öküzlük bedenine işlemişse, yediği haram tarlanın yoncaları bedende öbek öbek yağ oluşturmuşsa, bunlar istediği kadar "Aslanım" diye kükreyip dursun. Beyhude bir bağırıştan öteye gidemeyecektir. Çünkü sesin geldiği tarafa bakanlar, “La bende aslan kükrüyor zannettim. Meğer bağıran bizim sarı öküzmüş” deyip geçerler. 

Dostlarım, bir zamanlar çok aç gözlü bir maymun varmış, yaptığı yanlış işlerle sahibini canından bezdirirmiş. Günün birinde uyanık maymun yine çok fena bir iş yapmış. Sahibinin iş yerinde bulunan ceviz çuvalına dadanmış. Uyanık maymun ince cevizleri bir yana atıp hep kocaman cevizleri bir hamlede yutarmış.  Adamcağız cevizlerin seçildiğini ve çuvalın günden güne azaldığını fark etmiş olsa da maymunun bu yaramazlığına bir süre daha ses çıkarmamaya karar vermiş. Aradan birkaç gün geçmiş, birde ne görsün, bizim maymun dayanılmaz sancılar altında kıvranır olmuş. İş anlaşılmış, maymunun yuttuğu cevizleri maymun aşağıdan çıkartamadığından kıvranırmış. Adam yinede insafa gelip yardımcı olmuş ve kocaman cevizleri maymunun çıkarmasına yardım etmiş ve uyanık maymun kurtulmuş.

Günler geçmiş ve maymun yaramazlıklarını sürdürmeye devam etmiş. Bu defa maymun hep cevizlerin küçük olanlarından kotarmaya başlamış. Bu durumu gören komşu adam maymunun sahibine sormuş. Yahu demiş, bu maymun kocaman cevizleri bir alışta yutardı da, şimdi ne oldu ki, küçük cevizleri seçiyor ve yutmadan önce aşağısına sürtüp sonra yutuveriyor, bunun sebebi ne ki. Adam cevap vermiş demiş ki, bizim ki akıllandı. Şimdi cevizleri yutmadan aşağısına göre ölçüyor ve öyle yutuyor. Yanı anlayacağın çıkaramayacağı cevizleri yutmuyor.

Anlayana selam olsun.