Yazıklar olsun!..

Allahım… Çeşit çeşit kulların var ya!..

Bazen bu kullarının yaptıklarını anlamakta güçlük çekiyorum…

Güya, aykırı olan benim!..

***

Biliyorsunuz, yaklaşık 20 yıldır Samsun"da gazetecileri temsil eden bir cemiyetimiz vardı…

19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti… Artık yok…

Yani, varlığıyla yokluğu arasında bir fark kalmadı…

Ben de “Fatma Gül"ünü suçu ne” diyerek, çıktım yola…

Arkadaşları yeniden toparlamaya çalışıyorum…

***

Öyle ya, cemiyet sahipsiz kalmışsa gazeteciler ne yapsın?

Yeni bir olağanüstü genel kurul yapmak için imza da verdiler…

Daha ne yapsın basın emekçileri…

Top bende yani!..

***

Amaç cenazeyi kaldırmak…

Yoksa, kimsenin bir beklentisi yok…

Aday değilim, Onursal Başkan Necdet Uzun gibi, ben de bunu deklare ettim…

Anlayacağınız mahallenin namusunu kurtaracağız…

Kurtaracağız ama… Ortada kimse yok ki…

Kimin elinden alıp da kurtaralım? Kimden hesap soralım?

***

Yönetim kurulu nerede? Çoğunluğu istifa etti zaten…

Onların yerine gelenlerden bazıları da istifa edince, yeterli sayı da kalmadı…

Yönetimdeki iki arkadaş askerde, biri de Ankara"da TRT Anadolu"da işe başladı…

Şakir Gürel… Geçen gittiğimizde de görüştük zaten…

***

Yani ortada bir cemiyet, bir yönetim, öyle bir temsili sivil toplum örgütü filan kalmadı…

En son 10 Kasım"da KARTED adına Atatürk anıtına çelenk koyarken fark ettik…

Bir de baktık ki, 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti adına çelenk koyan da yok…

Bunun üzerine merak ettik… Başlarına bir şey gelmiş olmasın diye!..

Meğer, çelenk koymak ne kelime… Bugüne kadar o civarlara uğramamışlar bile…

***

Ortada zaten yönetim diye bir şey kalmamış...

Ayrıca, var olanların da böyle bir gelenekleri yokmuş…

Bilmiyorum, tarikat şeyhleri de izin vermemiş olabilir!..

Bunların kendilerine bile hayrı kalmamış yani…

Değil Atatürk anıtına… Kendi mezarlarına bile çelenk, çiçek koyacak halleri yok…

***

Dün de yeni bir şey öğrendim…

Bu olmayan yönetim, beni disiplin kuruluna verecekmiş…

Çok güldüm önce… Suçumuz ne?

“19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti"nin başkanını küçük düşürmek…”

“Cemiyeti baltalamak ve yıkmaya çalışmak” filan…

Bunu duyunca da patladım zaten…

***

Ulan, ortada ne bir cemiyet var ne de başka bir şey…

Olsa keşke… Olsa da topladığımız imzaları teslim etsek…

Teslim etsek de yeniden olağanüstü genel kurula gidip şu cenazeyi ayağa diksek…

Bir aydır imzalar elimde kaldı…

Adres yok…

Ortada 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti diye bir yer yok…

Samsun Valiliği bile adresini bilmiyor…

Allah aşkına siz nereye bağlısınız ya?

***

Öyle ya…

Bunlar olağanüstü kongreleri kendi evlerinde oturma odalarında yaptıklarına göre…

Adres olarak da kendi malikanelerini göstermiş olabilirler…

Çünkü Samsun"daki 200"e yakın gazeteciyi temsil ettiklerinin farkında bile değiller…

Bu onurlu kurumu babalarının malı zannetmişler…

***

Önceki gün Samsun Valisi Hüseyin Aksoy"u ziyarete gittik…

Gitmişken de Valilikten 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti"nin adresini alalım dedik…

O da ne? Böyle bir yeri bilmiyorlarmış bile…

“Nasıl olur, mutlaka bir yazışma adresi vardır elinizde” dedim…

“Vallahi yok” dediler…

Mevcut yitik yönetimle, İl Dernekler Müdürlüğü ve Valilik Basın Bürosu nasıl bağlantı kuruyor biliyor musunuz?

Kendilerini küçük düşürdük diye, bizi disipline verecekler ama beylerin sabit telefonları bile yokmuş…

Ee! Cemiyetin yeri olmayınca, telefonu nereye çekecekler?

Gençlik parkındaki bir bankı mı adres gösterecekler?

***

Sabit telefonları olmadığından, cep telefonundan aranıyormuş başkan…

Valilik, Savcılık ve bilumum arayanlar 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti"ne böyle ulaşıyormuş!..

Oturun ağlayın siz!..

***

Bütün bunları öğrendikten sonra, bir de benim hakkımda disiplin işlemi yapacaklarını duyunca… Peşin peşin! Tahmin ettiğiniz gibi, ulu orta okkalı bir küfür patlattım hemen…

Kendileri çok büyükmüş de…

Ben… 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti"nin başkanını küçük düşürmüşüm…

Yıllardır toz konduramadığımız gazeteciler cemiyetini baltalamış ve yıkmaya çalışmışım…

Bak seeen!..

***

Ulan…

Bir adresiniz bile yok Allahtan…

O adresi bir bulsam…

İçine ettiğiniz cemiyeti başınıza yıkacağım zaten!..

Emin olun…

***

Samsun basın camiası hiçbir zaman bu kadar rezil duruma düşmemişti…

Yazıklar olsun size…

Yazıklar olsun!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR