Dizi dizi hayatlar!
Televizyonlarda yayınlanan bir dizi film var
İzlemek nasip olmadı
Ama adını biliyorum
Öyle bir geçer zaman ki
***
Dizinin geçen haftaki bölümünde, lise çağlarında bir oğlan
Babasıyla birlikte, kendini yakıyordu
Ve hiç de normal olmayan bir monolog vardı dizide
Çocuk, daha çok, kendi kendine konuşuyor
Neler yaşamış, neler görmüşse
Normal bir durum değil yani
Çocuk da normal değil zaten
Kafayı yemiş bir halde, elindeki benzin bidonuyla evin içinde babasına bağırıyor, çağırıyor ve sonunda da çakmağı çakıyor
Babası da zaman zaman Yapma etme gibi repliklerle diziye katkı sunuyor
Ben tamamını izlemedim, fragmanını gördüm sadece
Ama umumiyet pek meraklıymış böyle dizilere
***
Bilenler, izleyenler beni boşuna konuşturmasın
Şiddet toplumun bir parçası haline geldi
Biz de evlat sahibiyiz
Ama bu tür dertlerden, en çok muzdarip olması gerekenlerse anneler
Öyle ya? Bütün anneler, doğaları gereği şiddete karşıdır
Bir ülkede barışı anneler sağlar
Ama savaşları çıkaranlar da onlardır
***
Bu diziden yola çıkarak, oğlumun annesi de kızıma yazmış
Böyle yakılması gereken şerefsiz babalar da var filan diye
Bugüne kadar bu konuda hiç ağzımı açmadım
Buna yanıt verilmez çünkü
Ancak kızıma, Cennet annelerin ayakları altındadır diyebilirim
Sadece cennet mi?
Cehennemde tabi ki!..
Ben bir şiirle cevap verdim Dedim ki:
Dün "canım" olan yarın "düşmanım" olmaz benim...
Yaşananların hatırı hep saklı kalır...
Hatırları sorulur, selamları hep alınır...
"Sildiklerim" vardır bir de !
Onlar yanlışlarım ve pişmanlıklarımdır...
Adları anılmaz, hatırları sorulmaz, sadece beddualarımdır...
Vicdanla birlikte...
"Şeref" ararım ben sevdiklerimde
Her zaman doğru değildir elbet seçimlerim...
Zaman gelir "Şerefsizleri" de severim...
Her yerde gözüm kulağım vardır benim.
"Eksik söylemek, yalan söylemek değildir" mantığındaki
Beni değil, kendini kandırır yalnızca....
Bilmezden gelişlerim, aptala yatışlarım kaybetme korkumdan değil, karşımdakilerin yalan söyleme potansiyellerine olan merakımdandı...
"İnkar" olmaz benim hayatımda...
Yaşananı "Yaşanmamış" saymam...
Sayanları da Saymam
Kelimelere sığmaz...
Sayfalar sürer beni anlatmak
Ama ne kadar anlatılırsa anlatılsın;
Yaşayan bilir beni...
Yaşamayan anlamaz
Ağırdır sevmelerim, her "Yürek" taşıyamaz...
Vee..
Büyüktür umutlarım her "Omuz" kaldıramaz
***
Bunu, benden önce muzdarip olan başka bir mağdur yazmıştır belki
Ben yazmadım Nazım Hikmet"in diyorlar
Ama değil O da hatunlardan çok çekti çünkü
Oysa dışarıdan bakan öyle düşünmez
Vay be! Nazım Hikmet ne kadar da çapkınmış filan der
Oysa Nazım"ın Piraye"den çektiğini kimse bilmez
***
Ne anlatıyorum ben
Diyorum ki
Anneler Çocuklarınızı nefretle büyütmeyin
Evet Babaları canınızı sıkmış olabilir
Eğer elinizin altındayken, kalıba sokamamışsanız
Zorlamayacaksınız
Yoksa kalıbı kırarsınız!...
***
Tamam Bir şey demedim
Babaları hıyar olabilir Ama çocuklar sizin
Eğer bu tutumu sürdürürseniz, çocukların hıyar olması da muhtemeldir!..
***
Bırakın bebeleri kendi haline
Becerebiliyorsanız, onlara Yapma, etme filan da demeyin
Eğer, yanlış yaptıklarını düşünüyorsanız
Yapmamaya ikna edebiliyorsanız edin
Yok, eğer ikna edemiyorsanız
O sizi ikna etmiş demektir
***
Bırakın, akıl egemen olsun
Hırsınızı, kininizi, bir yana bırakın
Çocuklarınızı dinleyin
***