ENERJİ TARIMI
Samsun"un gündemi iki şeye kilitlendi tarım ve enerji yapılması düşünülen enerji yatırımları haklı olarak bir tarım kenti olma stratejisi olan Samsun"luları kaygılandırıyor.Tarım arazilerinin bolluğu ve verimliliği enerji yatırımlarının getireceği çevresel etkiler nedeni ile olumsuz etkilenecek sonuçta tarım kenti özelliği tartışma yaratacak.
Oysa önümüzde üçüncü bir seçenek daha var "ENERJİ TARIMI" evet bizler için yeni bir kavram ancak dünyada ilginç uygulamalar var bu konuda.
Yarının çiftçileri birer enerji üreticisi olma konumundalar. C4 adlı bitkiler (şeker kamışı, şeker pancarı, mısır, tatlı darı vb.) ile yağlı tohumlardan (kanola, aspir, ayçiçeği, soya vb.) biyoyakıt elde etmeye yönelik geçiş sürecinde ilk adımları atmaya çoktan başlamıştır. Söğüt, karakavak, okaliptüs ile kurak ve yan kurak alan bitkisi cynara gibi hızlı büyüyen ağaçlardan enerji üretimi amaçlı enerji ormancılığı da yapılmaktadır. Enerji ormanlarından elde edilen yıllık ortalama verim, hektar basına 20-23 ton dolayında biyokütle olmaktadır. Finlandiya ürettiği elektriğin yüzde 22'sini, İsveç ise yüzde 20'sini enerji ormanları yetiştirerek sağlamaktadır. Benzer bir durum Kanada ve Yeni Zelanda İçin de geçerlidir.Fosil yakıtlara bağımlılık aynı zamanda dışa bağımlılığı da beraberinde getiriyor oysa enerji tarımı hem kullanılmayan arazilerin ekonomiye dönüşümünü hem de yerli kaynakların devreye girmesini sağlıyor.
Dünyada başta Brezilya olmak üzere Latin Amerika ülkelerinde biyoyakıt kullanımı giderek artmaktadır. Brezilya'da 6 milyon araç, şeker kamışından üretilen metanol kullanmaktadır. Özbekistan ve Kırgızistan'daki dünyanın en büyük ticari enerji orman ve tarımcılığı uygulamasına AB tarafından destek sağlanmaktadır. Bir benzeri çalışma Filipinler'de tamamlanmak üzeredir.Filipinler halen yüzde 17 olan yenilenebilir enerji payını yılda yüzde 7.8 arttırmayı planlamaktadır. ABD'de de yağlı tohumlardan elde edilen biyomotorin saf olarak veya petrol kökenli mototrein ile kanştırılarak kullanılmaktadır.
Türkiye"nin 1 milyon 900 bin hektarlık kullanılmayan ancak tarıma uygun arazisi var. Bu arazilerde enerji tarımı yapıldığı takdirde, 1 milyon 250 bin ton biyomotorin üretimi gerçekleşebilir.
Türkiye"nin 1 milyon 900 bin hektarlık kullanılmayan ancak tarıma uygun arazisi olduğu belirlendi. Söz konusu arazilerde enerji tarımı yapıldığı takdirde, örneğin Ege Bölgesi"nde 186.000-308.000 ton arası biyomotorin üretilebileceği belirtildi. Bu rakamlar güneyde 48.000 ila 226.000 ton arasında. Kuzeydoğu Anadolu"da 83.000-123.000 ton arası ve Karadeniz"de ise 82.000-123.000 ton arası biyomotorin üretimi bekleniyor. Toplamda bütün Türkiye"den elde edilmesi beklenen miktar ise 1 milyon 250 bin ton. Potansiyeller hayata geçirilebilirse, Türkiye"nin tarım kapasitesi 3 kat arttırılabilir.
AB: ABD gibi küresel ısınma tehdidinin yanında ayrıca enerji tarımına ve biyokütle enerjisi üretimine yönelerek 500.000 yeni iş alanı elde etmeyi öngörüyor. AB"de çiftçilerden boş arazilerini enerji bitkisi üretimi için kullanmaları isteniyor. AB, "Geleceğin Enerjisi: Yenilenebilir Enerji Kaynakları" başlıklı raporunda 2010"a kadar biyoenerji kaynakları kullanımını yüzde 6"dan 12"ye çıkartmayı hedefliyor.
Evet Samsun için önemli olan bu enerji tarımı ile ilgili çalışmaların başlatılması için bazı projelerin hazırlandığı duyumları da gelmeye başladı umarız mevcut tartışmalara olumlu katkılarda bulunacak alternatif çözümler hız kazanır samsun halkı hakkettiği temiz verimli ve gelecek kuşaklara övünçle bırakabileceği doğal varlıkları kaybetmez.