Kime karşı şiddet, kime karşı merhamet?

Şiddet hiç tesvip etmediğimiz bir kötülüktür. Ancak dünya yaratılalı beri birileri birilerine hep devamlı şiddet uygulamakta. Bu dünyada hep biri ötekini ezme savaşında. Ötekiler var aya! Bizden olmayanlar. Bizden saymadıklarımız. Kendimize yakıştıramadıklarımız. Bize uymayanlar. Bizimle aynı telden çalmayanlar. Bize çekinmeden ve korkmadan hatalarımızı söyleyenler. Omurgalı insanlar. Küçük bir menfaat için eğilip bükülmeyenler, ezilip büzülmeyenler. İşte onlar var ya, onlar! Ezilmeli, yok edilmeliler. Bizi onlarınkiler ezdiler, biz de onlarınkileri ezecez. Rövanşı alacaz. Mutlaka alacaz. Atalarımızın kemikleri sızlar yoksa. Hortlatmayalım ölülerimizi. Rüyalarımıza kötü şekillerle gelmemeliler.

Çevremizde aşırı mütevazi insanlar var. O kadar hoşgörülü insanlar ki bunlar anlatamam. Aşırı tevazu içerisindeler. Neredeyse kendilerini hayvan yerine koyuyorlar, çeresindeki insanları ise melek addediyorlar. Bir büyük boşlukta sonra büyü bozuluyor. Fareyi görünce kedi kediliğini gösteriyor. Hem de ne kedilik! Koyun postuna bürünmüş kurt kurtluğunu fazla saklayamıyor. Koyun postu düşünce kurt tüm kurnazlığıyla beliriyor. Takke düşüyor ve kel görünüyor.

Kediliği, kurtluğu ve kelliği ortaya çıkaran nedir? Küçücük bir menfaat olabilir mi? Damarına basmak? Yılanın bin yıldan fazla yaşaması mı yoksa? Sebebi ne olursa olsunbiz zahire bakarız. Görünene göre hüküm veririz. Yılanın yaşamasına başkalarını sokarken izin verenler, yılanın da yaşama hakkı var diyenlere bir anda ne oldu? Ne oldu da bir anda yılan ölmeli demeye başladılar. Hatta yılana sokulmayanlara bile çatmaya başladılar. Niye sırayı bana getirdiniz? Yılan yaşamalı. Ben de yaşamalıyım. Sen de yaşamalısın ama sen bir zamana kadar yaşamalısın. Ya yılan, ya sen? Tercih senin. Sen yılan için kendini feda edersen ben senin ardından ağıtlar yakarım, ağlarım, sızlarım, üzülürüm. Sinsi sinsi başka enayiler aramaya başlarım. Üzüntümün en büyük sebebi sıranın bana yaklaşama ihtimalidir. Sıraya başkaları girdiği müddetçe bende iyimserlik, aşırı tevazu, merhamet, yapıcılık var da var. Devam eder de eder. Molla Kasım niye sevilmez? İnsanları hizaya çeker de ondan değil mi? Siz sever misiniz Kasım'ı?

Mazlumu durdurmak şiddet midir? Zalim önüne geleni eziyor. Ona dur demeniz gerekiyor. Dur diyorsunuz. Bu durumda siz de zalim mi oluyorsunuz? Zulmü alkışlamamak, zalimi sevmemek zalimlik olmasa gerekir. Hakları gasp edenleri durdurmalıyız. Bu şiddetse buna varız değil mi? Hakkı gasp olanların hakkını almak için de insaniyet namına mücadele etmeliyiz. Bu da işin merhamet boyutu olsa gerek. Böyle merhamet de güzeldir. Ama biz merhamet ve şiddetin muhataplarını karıştırıyoruz galiba? Ne dersiniz? Zalime merhamet ederken şiddetin temsilcileri oluyoruz. Garibe şiddet göstermekse işin kolayı ve basitçesidir. Zalime aşırı tevazu ve toleransa devam mı? Yoksa garibe merhamet etmek ister misin? Kendini kandırma! İşin kolayını seçme!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsa Abanoz Arşivi
SON YAZILAR