Bazı şeyler vardır ki değerini parayla ölçemezsiniz. Kime sorarsanız sorun, trilyonlar verseniz de kimse size değil canını, 2 gözünü dahi vermez. Ama asker ile polise gelince iş değişir.  Onlar geçim korkusu nedeniyle korkutulmuş, ürkütülmüş hatta ve hatta hainleştirilmiş ya da hainleştirilmek istenmiş insanlarla canları pahasına bir mücadele halindedirler. Kendileri de geçim sıkıntısı çekmelerine rağmen (istisnalar kaideyi bozmaz) hiçbir rüşveti kabul etmeyerek, çetelerle teröristlerle amansız bir mücadele içerisindedirler ve canlarını ortaya koyarlar. Hani 2 gözün trilyonlara değiştirilmediği canlarını.

Atalarımızın bir sözü vardır, “Bekâra karı boşamak kolaydır” diye. İşte bir çoğumuz bu konuda bekârdır ve atıp tutmasını, “Vatan-millet Sakarya” muhabbetini iyi bilir. Ancak can vermek uyumaya benzemiyor. Hele hele ölüme yürümek, “Şimdi şuradan gelecek” diye sağı solu kontrol etmek, hiç de sanıldığı gibi kolay değildir. Korkudan tutulan diller, sararan benizler, kaybolan şuurlar, hep o atıp tutulanın azametin eseridir.

Generalinden, uzman çavuşuna, Emniyet Müdürü"nden bekçisine kadar binlerce insanımız hayatlarını canları pahasına kazanıyor. Onlara verilen maaşlar bir nev"i heran canlarını vermek için ödeniyor.  Bu insanlarımız cenazeden düğüne,  yangından psikopat takibine, hırsızdan madde bağımlısına, karı-koca kavgasından, sokaktaki seyyar satıcı kovalamasına, dilencilerle mücadeleden denizde kaçak av yapılmasına, terörist ve dağdaki eşkıyayla çatışmadan, sokaktaki eyleme kadar bin türlü işe sürülüyor.

Dünyalar verilse de bir daha alınamayacak canları karşılığında görev yapan bu insanlarımıza acaba her zerresini hak ettikleri özlük hakları verilebiliyor mu? Gazetemizin iki gündür gündemine aldığı Samsun polisinin maruz bırakıldığı maaşlarındaki düşüklükle ilgili haksız uygulamayı halkımıza duyurduk. Samsun"daki bir polis memuru Ordu, Tokat, Giresun, Çorum, Amasya ve Gümüşhane illerindeki meslektaşlarından 200–220 YTL daha az maaş alıyor. Sayılan illerin toplamından daha fazla asayiş olaylarıyla haşır neşir olan polislere uygulanan haksız uygulamaya artık son verilmeli. Bu konuya Sayın Valimiz Hasan Basri Güzeloğlu"ndan Samsun Milletvekillerine kadar herkes gereken önemi göstermeli.

Cennet vatan ülkemizde özgürce yaşayabiliyorsak; bunu, bizlerin rahatlığı için her an canlarını vermeye hazır bulunan ve bu konuda gerekli bütün eğitimleri alan Türk Silahlı Kuvvetleri ile Emniyet Teşkilatı"na borçluyuz. Varlıklarını bu ülkeye adamış bu insanlarımız yapılan bu haksız uygulamayı her yerde dillendirmiyorsa, bu onların haksızlığı benimsemiş olmalarından değil, vatanına milletine olan saygısından dolayıdır.