Değerli okuyucularım, sıkmadan bunaltmadan kısa ve öz duygularımı sizlerle
paylaşmak istiyorum.

  Geçenlerde medeniyetin beşiği denilen, Avrupa"nın göbeği Almanya"da suçları TÜRK ve MÜSLÜMAN olmaktan başka birşey olmayan dokuz vatandaşımız katledilerek sessiz
sedasız defnedildiler.

  Bir de Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin büyüklüğünü kavrayamayan, ağzının  söylediğini kulağı duymayan, yazdıklarını gözleri görmeyen, görünüşte Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, fakat yüreğindeki ve kanındaki farklı düşüncelerle Türk Milleti'ne kefen giydirmeye çalışanların tetikçisi vardı, o da ÖLDÜ. Merhumun ne olduğu cenaze töreninde daha iyi ortaya çıktı. Yüz bin asalak Ermeni oldu, "Katil devlet" diye slogan atıp, "Suçlu 301" dediler.

  Bu merhumun ölümüyle alakalı devam eden mahkeme safhasına katılanlara bir  bakalım. Neymiş AB temsilcisi.

  Bağımsız hukuk devletiyiz ya elin ecnebisi gelip mahkemelerimiz de bizi denetleyip etkilemeye çalışıyor.

  Nerede Adalet Bakanımız niye sus pus kendimizi AB "ye teslim edelim zihniyetinden
vazgeçemiyoruz, ne oluyor TÜRK MİLLETİ'ne. Almanya"da dokuz vatandaşımız katlediliyor ses yok seda yok.

  Vatandaşlık bağıyla alakası olmayan, üniter devlet yapımıza taarruz edenler,  demokrasi adı altın da haykıran asalakları niye göremiyoruz, bir günde bilmem ne
olanları!!! Niyetleri ortada, sorunları TÜRK MİLLETİ'Nİ yok etmek.

  Sevgili okuyucularım; her şeyin aşırısı hepimize zarar verir. Ama milli-manevi
değerlerimizi de koruyup kollayacağımıza her düşmanın rüyasından çıkamayacağı şekilde hareket etmeye davet ediyorum.

  Saygılar sunuyorum…