Merhabalar sevgili dostlar,

Her zaman söylediğimiz bir sözü bir kere daha tekrarlamak istiyorum.Memleketi neresi olursa olsun Samsunda doğmuş büyümüş,Samsun'un ekmeğini yemiş suyunu içmiş insanlarda en az bir Samsunlu kadar bu memleketi düşünüp,Samsun için gerekli mücadeleyi her yerde vermelidirler.Aksi takdirde yedikleri ekmeğe içtikleri suya soludukları havaya ve en önemlisi Samsun ve Samsunlulara ihanet etmiş olurlar.

Bütün ilçeleri ve merkezde yaşayan insanları ile Samsun bir bütündür ve bu bütünlüğün içerisinde hepimizde “Ben Samsun İçin Ne Yapabilirim” düşüncesi hakim olmalıdır.

Bugün dikkatimi çeken bir afişle karşı karşıya kaldım. Trabzon'da Gençlik Şöleni düzenleniyor. Tarih 13 Mayıs 2012.Bir afişe baktım bir etrafımda bulunanlara.Bir yerde tuhaflık var ama nerede,bir gariplik var bu işte,bir çelişki bir tezat var burada.

19 Mayıs Kutlamaları ve Samsun'dan yola çıkan Cumhurbaşkanımıza teslim edilen “Sevgi ve Bağlılık “ bayrağı programları yönetmeliklerle iptal edildi.

19 Mayıs nedir? Gençlik ve spor bayramı değimli? Bu bayramın kaynağı,gençliğe armağan edilişi ATATÜRK'ÜN Samsuna gelişi değimlidir.?

Trabzon'da AKPARTİ genel merkezi tarafından düzenlenen 11 nci gençlik şöleni de bence Samsun'da düzenlenmeliydi. Hem aslına hemde bayramın aslına uygun bir şekilde çok güzel bir etkinlik olurdu. Samsun'lular bayram törenlerinin Bayrak törenlerinin iptal edilişi karşısında şaşkınlıklarını dile getiriyorlar. Bir çok hemşerimizin bu konuda yüreklerinde bir burukluk oluştu. Düzenlenen Gençlik Şöleni Samsun'da düzenlenmiş olsaydı daha farklı ve büyük bir anlam kazanırdı. Trabzon'da düzenlenmiş olması Samsunluları biraz üzmüş gibi görünmektedir.2013 de bu şölen belki samsunda düzenlenebilir ama bu sene düzenlenmesi daha güzel ve anlamlı olurdu.

Sevgili dostlar,

Milliyetçi hareket Partisi İl Kongresi seçimlerine 1 gün kaldı.Adaylar hummalı bir şekilde çalışmalarına devam ediyor.Her zaman söylerim MHP'deki kongreler diğer siyasi partilerdeki kongrelere asla benzemez.

Bu kongre sonucunda ne olursa olsun ÜLKÜCÜ HAREKETİN istediği arzu ettiği şekilde sonlanması tüm ülkücülerin tek isteğidir.Ladik,Vezirköprü,Havza,Kavak,Bafra ve Çarşambada konuştuğum görüştüğün delegeler ve üyeler iki isim üzerinde duruyor Şaban KILIÇ ve Hasan ASLAN.

Şaban Kılıç Samsun'da Ülkü Ocakları Başkanlığı yapmış teşkilat ve teşkilatçılığın ne olduğunu en iyi bilen bir isim.Dava'ya bağlılığı,liyakati asla tartışılmaz.

Hasan Aslan İlçe Milli eğitim Müdürlüğü,Kaymakam Vekilliği,2 dönem Bafra Belediye Başkanlığı,MHP genel Merkezinde MYK üyeliği yapmış MHP içerisinde davaya hizmette bulunan değerli bir büyüğümüz.

Ülkücü Hareketin siyasi arenada temsil edildiği siyasi oluşum Milliyetçi Hareket Partisi olarak kabul edilmektedir.Ama tabandaki sıkıntılar temsil edilme noktasında bir hayli fazla görülmekte.Ya Ülkücülerin dünya görüşü değişti yada onları temsil eden siyasi oluşum değişti.Bir yerlerde bir değişim ve farklılık olduğu açık ve net olarak ortada gözükmektedir.

Dün bu harekete gönül vermiş can vermiş,kan vermiş insanların bugün yok sayılarak,vermiş oldukları mücadeleler hiçe sayılarak yok kabul edilmeleri,bir kenara itilmeleri,siz hele bir durun şartlar artık eskisi gibi değil,her şey farklılaştı yeni oluşumlarda sizlere yer yok denilmesi bu arkadaşlarımızı çok fazla üzmüştür.

Milliyetçi Hareket Partisinin siyasi arenada dün iktidara gelişinde o kenara itilmiş, teşkilatlardan bir şekilde uzaklaştırılmış ülkücülerin çok ama çok fazla emeği vardı. Onların gerek 12 Eylül öncesinde ve gerekse 12 Eylül sonrasında vermiş oldukları mücadeleler olmasa idi bugünkü Milliyetçi Hareket Partisi olmayacaktı. Dünü asla unutmamak lazım,ahde vefa yı unutmamak lazım.Ve o bir kenara bırakılan yalnızlığa terk edilen ülkücülerin birikimleri,tecrübeleri ve karşılıksız menfaatsiz çalışma azimleri bugün teşkilatlarda bulunan insanlardan çok ama çok daha fazla idi.Her şey Mutlaka bir gün aslına dönecektir.Ülkücü Hareketin dünya görüşü bellidir,çizgisi bellidir.Hiç kimse bu görüşün ve çizginin dışına çıkamaz.Rahmetli Başbuğun vefatından sonra büyük bir azimle yapılan çalışmalar neticesinde gelen İktidarı Ülkücüler fazlası ile hak etmişlerdi.Ama ondan sonraki süreçte yaşananları asla hiçbir ülkücü hak etmemiştir.

Yarın gerçekleşecek olan Samsun İl Başkanlığı kongresinde büyük bir mücadele sergilenecektir. Umarım bu kongrede sonuç ülkücülerin kalbine gönlüne göre olur. Çıkan sonuca göre şu ayeti kerimeyi hatırlatmakta fayda görüyorum mealen “Sizler Nasılsanız Öyle İdare olunursunuz”.Samsun'daki tüm ülkücülerin gözü kulağı bu kongrede ya tamam diyecekler ya da devam diyecekler.

Sevgi ve Saygılarımla..

ALLAH(C.C) YAR VE YARDIMCINIZ OLSUN..

.