Aynı Tas Aynı Hamam
Son haftaların formda oyuncusu Sercan'ın yokluğu bizi çok etkiledi. Onun yokluğunda orta sahadaki topçu arkadaşlar, sanki Doğupark'ta gezer gibiydiler. İkinci bölgede kurulmak istenen defansımız, kazandığı topları uzun paslarla direkt olarak forvetteki arkadaşlara verince, orta sahada yürüyüşe çıkan topçular, bu taraftardan utanmasalar çay bile içeceklerdi. Kayseri Erciyes'i yenerek bütün ülkeyi kandıran bu topçu arkadaşlar, bu hafta eski günlerine geri döndüler. İlk 25.dakikaya kadar defansı orta sahaya yaklaştıran Hüseyin Hoca, Dardanelspor'un, defansımızın arkasına sarkıttığı ve tehlikeli olan bu uzun toplarına hiçbir önlem almazken, sağ ve sol beklerimizin acemice hallerine, bu mevkilerde oynayacak topçu olmadığından sadece bizler gibi seyretti durdu. 25. dakikaya kadar İlyas ÇAKMAK'la tek forvet oynayan Dardanelspor bu dakikadan sonra Samsunspor u yenmeyeni dövüyorlar deyip, Koray Kurt'u da ileriye çıkartarak çift forvetle oynamaya başladılar. Orta sahalarını 5'leyerek 3-5-2 sistemiyle gol aramaya başladılar. Oysa ki bir hafta önce 5 atan bir takımın sanki beraberliğe yatıyormuş gibi tek forvetle ve her mevkiden de uzak olarak oynaması ister istemez tribünlerden olumsuz tepki almaya başlamasına neden oldu. İkinci yarıda takım bu hataları yapmaz dediysek de... Aksine takımın orta sahasındaki topçular yürümeyi bırakıp çay içmeye başladılar. Bu çay partisine defans da katılmak isteyince 63. dakikada maalesef golü yedik. Takımın en iyisi gözüken Turgut'a hiç kimse yardım etmeyince o da 86.dakikaya kadar ciğerlerine oksijen depolayıp durdu. 86. dakikada yine iyi bir depar atarak attığı gol alkışlanacak güzellikteydi. İşte bu dakikadan sonra varlığı ve yokluğu belli olmayan kaleci Okan ben buradayım der gibi yaptığı inanılmaz çıkışla yediğimiz gol bize, takımda hiçbir şeyin değişmediğini yani aynı tas aynı hamam olduğunu kanıtlar gibiydi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.