DÜN , DÜNDÜR
Siyasetimizin duayenlerinden 9. Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel 'in siyasetin dönekliği ve güvensizliği hakkında çok güzel bir sözü vardır. Ne demişti , Sayın Cumhurbaşkanımız.
'' Dün dündür , bugün bugündür.'' Çok itici bir cümle aslında. Siyasetçilerin oturmuş bir omurgasının olmadığını her an ve şarta göre şekil değiştirebileceklerini anlatıyor.Yani öyle delikanlılık yapmak ,ben söylediğim sözlerinin arkasında dururum demek siyasette pek de rastlayabileceğiniz bir şey değil.
2010 yılında Saadet Partisinden ayrılarak , Halkın Sesi Partisini kuran Numan Kurtulmuş bakın neler söylemiş bugün saflarına katıldığı Adalet ve Kalkınma Partisi hakkında.
Eğer bu beylerin vizyonu tutar ve 2023 yılında iktidar olurlar ise , hala sivil anayasayı tartışıyor olacağız.
Bu zadegan iktidarda olmaya devam ederse , Büyük Ortadoğu projesi sayesinde bölge ülkelerinin sayısı iki katına çıkacaktır.
Bu hükümet iktidarda kalır ise , kredi kartı yüzünden evine icra gelmeyen hiç kimsenin kalmadığını göreceğiz.
Zenginlerin yaşadığı sitelerin etrafında dilenen yoksullara polisin biber gazı ile müdahale ettiği haberlerini okuyacağız.
Kahvehanelerde yaşlılara yer kalmadığını çünkü ; kahvehanelerin işsiz gençlerle dolu olduğunu göreceğiz.
Tıpkı bankalar gibi kalan birkaç fabrikamızın isminin de gavurca olduğuna şahit olacağız.
Başbakanın çocukluk arkadaşı , askerlik arkadaşı ,mahalleden arkadaşı , belediyeden arkadaşı ve şoförlerinden başka hiç kimsenin milletvekili olamadığını göreceğiz.
Tüm bütçe gelirlerimizin faize gittiğini göreceğiz.
Her iki kişiden birinin işsiz olduğuna şahit olacağız.
Yasama faaliyetlerinin , emniyet işlerinin belki Türk Silahlı Kuvvetlerinin özelleştirildiğine şahit olacağız.
Köylerde üç beş tane yaşlıdan başka kimsenin kalmadığını göreceğiz.
KDV ve ÖTV gibi vergiler yüzünden halkın isyan noktasına geldiğini göreceğiz.
Bu liste uzayıp gidiyor. AKP ' nin baş örtüsü sorunu çözmek yerine bu konudan rant sağlamaya çalıştığından tutun da , Sayın Başbakanımızın Amerika ' nın eseri , kendisinin ise Amerika ' ya karşı olduğuna , Sayın Başbakanın koltuk uğruna inandığı davalardan vazgeçtiğine kadar bir çok beyanatta bulundu. Numan Kurtulmuş.
Özelleştirmeler , Türkiye ' de Ak Parti hükümeti tarafından uluslar arası sisteme karşı verilen siyasi bir rüşvettir , Harun gibi geldiler , Karun gibi gidecekler diyordu. Kameraların önünde.
Bugün değişen ne oldu peki ?
AKP , politikalarını mı değiştirdi. Hayır .
Ülke güllük gülistanlık mı oldu ? Hayır.
Şehit vermemeye , terörle mücadele başarılı olmaya mı başladık ? Hayır.
Yeni anayasa mı yapıldı ? Hayır.
Borçlarımız mı azalıyor. Hayır.
İşsizlik mi azalıyor ? Eeeee ona da hayır.
Neden Adalet ve Kalkınma Partisi ' ne geçti ?
Koltuk sevdalısı değilim diyor. O diyor da , kim inanıyor acaba ? Türkiye ilginç bir ülke. Koltuk sevdalısı değilim diyenlerin bütün güçleri ile koltuğa yapıştığını ve oradan kalkmadığını görüyoruz . Koltuk sevdalısı olmayan ve siyasette başarıya ulaşamamış insanlar bu iş bana göre değilmiş der, çekilir kenara. Ya da öyle olmalı.
Sayın Başbakanın reel politik yaptığını kendisinin ise medeniyet hareketi başlatmak için yola çıktığını defalarca anlatmıştır konuşmalarında. Yoksa bu milletin medeniyete layık olmadığını mı düşünmeye başlamıştır. Ya da doğruları söyleyerek bir yere varamayacağının farkına varmıştır, belki.
Karşısına rakip olarak çıktığı Recep Tayyip Erdoğan ' nın koltuğunun altına sığınmak , kendisini hiç incitmeyecek midir acaba ?
HAS Parti Samsun İl Başkanı Adnan Öz ve Başkan Yardımcısı Hasan Tahsin Şengül ' de Numan Kurtulmuş ' un öğrencileri olduklarını göstermişlerdir.
Akşamında siyasete ara veriyoruz derken kalabalık bir topluluk içerisinde , sabahında AKP ' ye katılmak için soluğu İstanbul ' da almışlardır.
Kendileri için hayırlı olsun. Yeni partilerinde insanları aldatmak yerine doğruların peşinden gitmeyi düşünmelerini tavsiye edebiliriz .
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.