HER ÇAĞ BİR FETHE MUHTAÇTIR
Tarih boyunca zulüm, haksızlık, katliam, işgal, soykırım, savaş, sapkınlık vb olayların çoğalıp insanlığın öldüğü zaman dilimlerinde büyük bir insan, bir komutan, bir önder veya bir kurtarıcı, bir fatih çıkmıştır ortaya. Çıkmıştır ki o çağı, o toplumu kurtarmış, zulmü ortadan kaldırmış, sapkınlığa son vermiş, insanlığı refaha ve felaha ulaştırmıştır.
Çünkü her fetih ancak bir Fatih ile gerçekleşir. Fetih öyle basit bir olay, sıradan insanlar tarafından gerçekleştirilen sıradan bir eylem değildir. Fethi gerçekleştirmek için Fatih gibi olmak, Fatih gibi yetişmek gerekir. Her insan Fatih olamaz.
Fatih olmak için Ak Şemsettin tarafından özel bir eğitime alınmak yeterli değil. Eğitimin yanı sıra aynı zamanda özel bir ruha, Allah vergisi olan bir liderlik karakterine sahip olmak gerekir. Ayrıca bunun yanında sönmeyen bir umuda, yenilmez bir şuura, bitmek, tükenmek bilmeyen bir mücadele azmine, başaracağına dair hep taze kalan bir inanca ve ideale sahip olmak gerekir.
Peygamber Efendimiz Mekke'yi nasıl ve hangi ruh haliyle fethettiyse, biz de aynı ruh ve aynı heyecanla; Kudüs’ü, Şam’ı, Bağdat’ı, Kahire’yi, Roma’yı yeniden fethetmek durumundayız. Aynı yöntem ve metotla, aynı ruh ve azimle, aynı iman ve niyetle, aynı amaçla, aynı sevgi ve merhametle çağı fethetmek durumundayız.
Bunun için önce kalpleri fethetmek zorundayız. Kalpler fethedilmeden sadece güç ve kuvvetle yapılan şey fetih değil işgaldir. Sadece Allah’a güvenerek, ona olan inanışın gereğini yerine getirerek çalışmamızı ortaya koyduğumuz zaman Allah haklı olduğumuz davada ayaklarımızı sabit kılar ve bize güç verir.
Fatih sadece kişinin adının Fatih olmasından kaynaklanan bir durum değil, tam tersine sahip olunan özellikler dolayısı ile elde edilen bir özelliktir. Doğuştan gelen liderlik karakteriyle birlikte eğitim, azim ve gayret sonucu kazanılan bir özelliktir. Zulüm ve haksızlığa, kan ve gözyaşına boğulan çağımızda Fethi gerçekleştirmek ancak bu özelliklere sahip olan bir lidere nasip olur. Bilim ve teknikte, medeniyette modernleştiği iddia edilen bu modern zülüm çağının bir fethe ihtiyaç duyduğu artık şüphe götürmez bir gerçektir.
Fetih için öncü kuvvetlere sahip olmak gerekir. Fetih; önce gönülleri fethetmek, sonra gönüllerin önüne kurulan duvarları yıkmak, yıkılmaz zannedilen sanal duvarları, algı kalelerini yıkmaktır. Efsunlanmış bilinçleri tekrar yerine getirmek, büyülenmiş insanları tekrar aslına döndürmekle olur. Kalpler fethedilmeden, gönüllerin kapısı usulünce açılmadan zor ve zorbalıkla, yakıp yıkarak elde edilen sonuçlar fetih değildir. Ve elbette ki hiçbir çağ Fatih’ siz kurtulmamıştır.
Her Fatihin bir hocası vardır. Fatihin hocası Ak Şemsettin’di, günümüzün Fatihini yetiştirecek Ak Şemsettinler ise henüz yetişmedi çağımızda. Yetişmekte olan gençleri, Fatih olacak yaştasın, fethi gerçekleştirecek çağdasın demek yeterli değil önce Ak Şemsettinleri bulmak gerekir.
Her çağ bir fethe muhtaçtır. Artık çağ açıp çağ kapatan bir Fatih gerekiyor bu zulüm çağına. Çünkü her çağı açıp kapatan bir Fatih vardır. Asırlar boyunca kan ve gözyaşı ile sulanan bu topraklarda, analarımızın gözyaşı ile emek ve çile ile karılan bu topraklarda, nice zamandır üzerinde taze şehadet filizlerinin yeşermediği bu garip zamanlarda, bu gün de yeni şehadet ormanları göğerecek, gölgesinde tüm insanlığı barındıracaktır.
Bunun için bu kara topraklar, bu kara yazgılı halk bağrından yeni bir Fatih çıkartacaktır. Kara topraklarda yeşeren sarı buğday başakları gibi şehadet başakları da yeşermelidir tüm mazlum ülkelerde. Ve Allah’ın izni ile yeni fetihler için yeni nesiller, yeni kadrolar yetişecek, yeni yollar, yeni kapılar açılacaktır. Bunun yolu ise önce inanmaktan geçer.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.