HESAP...

Bu şehirde herkesin kendine göre bir hesabı var..
Benim yok...
Kiminin ihale alma hesabı, kiminin para kazanma...
Kiminin milletvekili olma, kiminin başkan...
Kiminin bürokrat olma, kiminin müdür...
Kiminin şan şöhret, kiminin aşk-meşk...
Sizin anlayacağınız herkesin hesabı farklı...
Bu yüzden de hesabı olanlar oyunu kuralına göre oynuyorlar...
Ben ise kural dışıyım..
Benim sadece gazetecilik yapma sevdam var...
Denge Gazetesi'nde pırıl pırıl ve gencecik yürekli gençleri Samsun'a gazeteci olarak kazandırma sevdam...
Bu memlekette gazeteciler az yetişiyor ve bizim gibi tecrübeli gazetecilerin buna katkı vermesi gerekiyor.
Sürekli yazı yazamamam 12 saatin her dakikasını gazetede geçirmiş olmamdandır...
Bu konuda yazılarımızı okumak isteyen arkadaşlardan koca bir özür diliyorum...
Fırsat buldukça yazacağım elbette...
Şunun altını özellikle çizmek istiyorum;
Geçen hafta Gerek Sayın Yılmaz, gerekse Sayın Şara ile ilgili yazdığım yazılardan dolayı onları da beni seven ve sayan dostlarımdan farklı eleştiriler aldım.
Onların söylemiyle "sanki Yılmaz ve Şara'ya bir düşmanlığın var" gibi bir algı yarattığımı söylediler.
Aslında bana yapılanlardan sonra düşman değil, kanlı düşman olmam gerek...
Ben bunu yapamam...
İnancım ve yaşam tarzım buna müsait değil...
Bizler babamızdan, atamızdan Allah korkusunu ve Allah sevgisini öğrenerek büyüdük...
Dinimizi, kuranımızı hep yaşayarak ve okuyarak yetiştik.
Bizim dinimizde böyle düşmanlıklara yer yok...
"Sana kötülük yapana senin iyilik yapacaksın" diyen bir peygamberin ümmeti olarak bunlar bize göre işler değil.
Ben Sayın Başkanın yaptığı her güzel çalışmayı bu gazetede yayınlıyorum.
Onların bize karşı hesapları önemli değil, bizler yarının hesaplarını düşünerek yaşıyoruz.
Benim hesabım önce Allah'a sonra çocuklarım ve aileme...
Bunu söylerken, Eğer Mısır'da insanlar katledilip öldürülüyorsa, Samsun'da da birçok kişi, kurum ve kuruluş Büyükşehir Belediye Başkanı'ndan "Festivallerin bitirilsin" isteğinde bulunuyorsa, biz bunu haber yaparız.
Toplumun kanayan yarasını dile getirmek bizim en temel görevimiz.
Bütün bunlara rağmen, festivaller Başbakanın talimatıyla bitiriliyorsa o zaman Yılmaz'ın hesabı nedir? diye hepmizin sorması gerekir.
Biz bunları haber yaptık, selden dolayı insanların mağduriyetlerine gündeme getirdik diye "bize karşı düşmanlık yapıyorlar" deniyorsa, bunun adı düşmanlık değil, gazeteciliktir.
Toplumun hassasiyetlerini sadece birileri söyledi ya da yazdı diye görmemezlikten gelip sonra mahçup olmak daha da kötü değil mi?
Bu neyin hesabı?
Çok sevdiğim ve hayatının baharında olan bir kardeşimizi önceki gün toprağa verdik daha...
Sevaplarıyla günahlarıyla...
Dünyadaki hesabı bitti...
Asıl olan oradaki hesap...
Mekanı cennet olsun...
Biz 24 saat hayatımızı oradaki hesapları düşünerek yaşıyoruz...
Çünkü herkesin tadacağı ölümün bize de geleceğini biliyoruz...
Mesleğimiz gereği yaptıklarımız sadece işimiz ve ekmek paramızdır...
Diğerleri sinek vızırtısı...


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ünal YAVUZ Arşivi
SON YAZILAR