Hiç iyi olmadı çok,çok kötü oldu.Antalya deplasmanından puansız dönmek,normal şartlarda olsa liderle oynanan bir maçtı,hem de deplasmanda der geçiştirirdik.
Ancak şimdi dururmumuz farklı Antalya da alınacak bir puan moral olacaktı.Tüm camiaya ilaç gibi gelecekti.
Geçtiğimiz hafta içerisinde hep konuşuldu parasızlığın getirdiği olumsuzlukların sahaya kötü yansımasından şikayet edildi.
Acaba gerçek sorun ödemelerin gecikmesi mi yoksa bir kapasitesizlik mi söz konusu? Bence asıl irdelenmesi gereken konu budur.Bu takım bu ligi göğüsleyecek
kapasiteye sahip mi? Bu cevabın doğru verilmesi ve ondan sonra yan etkenlerin irdelenmesi gerekir diye düşünüyorum.
Maç kazanamayan bir takımın futbolcusu ile puan kazanan en azından evinde kaybetmeyen bir takımın futbolcusu farklı bir gözle görülür.İkinci örnekteki futbolcu isteklerinde haklıdır,
geçikmeler moralini bozar bunlara katılırım.Kazanmadan isteyene ise sadece gülerim.
Bu bir alış veriştir puan kazanacaksın,karşılık bekleyeceksin.Eğer mesele söz kesiminde biçilen fiatın kayıtsız şartsız ödenmesi ise ne diyeyim.
Haydi beylik lafımızı söyleyelim ama lafla da peynir gemisinin yürümediğini bilelim ve bu maçı unuttuk önümüzdeki maça odaklandık diyelim.
İcraatın iyisini göremediğimiz için pas'ı hep futbolculara attım.Aslında hem yöneticinin hemde futbolcunun dilinden iyi anlarım bu yollarda kendime göre epeyce uzun yıllara
dayanan bir tecrübem var.Kusuru bu tarafta gördüğüm için böyle yazdım.
Samsunspor da camia tedirgin,puansızlık,parasızlık,moralsizlik tavan yapmış durumda.Paçayı kurtarmak vaziyeti düzeltmek şartlar ne olursa olsun futbolcunun görevi ve yükümlülüğünde.
Eğer kapasitemiz var diyorsanız buyurunuz hodri meydan...