Siyaset kazanı yazı dizime şimdilik ara veriyorum. Çünkü yazdıklarımın doğrulanması hoşuma gitti.
 Bravo bana..! Kendini övmekte nerden çıktı diyeceksiniz, anlatayım. Geçen haftaki yazımda Hüseyin DERELİ'yi  azda olsa yazmıştım.Kısa tutmuşum,az gelmiş. Hüseyin başkan yazımın yayınlanış tarihinden üç gün sonra, hakkında yazdıklarımı teyit etti, yani doğruladı. Teşekkür ederim.
 Oh bee..! Ne güzel! Ben hakkında  yazıyorum, Hüseyin DERELİ başkanda onaylıyor. Güzel  ve heyecanlı bir yazı dizisi ortaya çıkıyor.! Haftaya da devam..!
 Geçtiğimiz Cumartesi, sayın bakanımız Suat KILIÇ'a, AK Parti Atakum ilçe başkanlığı  bir kahvaltı verdi. Kim var? Kimler çağırılmış irdelemiyorum. Bu ilçe başkanlığının tasarrufunda. Yine aynı hatalara devam ediliyor.Hissi ve taraflı davranılıyor.Ama dikkate alınması gereken şeylerin başında, kahvaltının verildiği bölgede,AK Partiyi temsilen seçilmiş insanlar varsa  tespit edilerek, kahvaltıya dahil edilmesi  gerekmiyor mu.Doğru olanda bu değil midir.
 Mesela kahvaltının verildiği mekan; Atakum Belediyesi'nin AK Partili meclis üyesi, üstelik Başbakanın, Türkiye'nin en genç belediyesi meclis üyesi olarak sertifika ile onurlandırdığı meclis üyesinin evinin bitişiği. Kahvaltıdan haberi bile yok. Üstelik kahvaltı verilen Bakanda, bir zamanlar Türkiye'nin en genç milletvekili. İki en genç insanın bir arada olması, çok mu rahatsız ediciydi?
 Hüseyin DERELİ başkan, kahvaltıya davet edemediğin (!) o genç meclis üyesi, kahvaltı verdiğin o sokağın ne olursa olsun aksayan işlerinde, tüm taleplerin ona yapılacağını bilmiyor musun? Biliyorsun da bilmemezlikten mi geliyorsun.Meclis üyesi seçilmiş,eğitimli ve genç, niye yararlanmıyorsun ki.Bu hırs bu kin niye ve kime? Hüseyin başkan, bırakın eskileri siz yenilerin bile farkında değilsiniz.Sizi rahatsız eden, bilmediğimiz başka şeyler mi var. Meclis üyenin orda oturduğunu mu bilmiyorsun? O da sizin ayıbınız olur.
 Başkanların seçilerek oturduğu koltuktaki görevi; Temsil ettiği insanları birleştirmek, toparlamak ve birlikte çalıştırmaktır. Hani nerde? Neredeee.?
 Hüseyin DERELİ Başkan, şu an siz AK Partinin ilçedeki en üst siyasi temsilcisi değil misiniz? Partilinin; Akıllısı da, delisi de. Çalışanı da, çalışmayanı da. Seçilmişi de, seçilmemişi de sizindir. Tabii, layıkı ile ilçe başkanlığı yapmak istiyorsanız, partiliye sahip çıkın, tümünü AK Parti ilçe başkanlığı çatısı altında toplayın ve toplamak zorundasınız. Başarı budur, başarılı olmak budur..! Yoksa;Adem BEKTAŞ başkanı, bir çok hata yaparak kaybettirdiğiniz belediye başkanlığından sonra, teşkilatın dışına atmak içinde delege bile yapmadığınız gibi televizyondaki bir canlı yayınınıza telefon konuğu olarak katılmamasını sağlamak mıdır başarı..! Üstelik kolun kırılıp, elbise içinde kalması gerektiği bir ortamda, bunu muhalefetin duyabileceği bir şekilde haykırmak mıdır başarı..! İşte böyle olunca da muhalefetten cevabı, basından alırsınız. Yazık..! Çok yazık..! Muhalefete gerek yok, biz bizi yiyoruz (!)
 Sevgili Hüseyin DERELİ Başkan, unutma ki her zaman son akşam yapılan manevralar, dönüşler insanı kurtarmaz. İnsana olan güveni sarsar. Çünkü herkes bilir ki son anda manevra ve dönüş yapanlar, bir gün gelir kendileri içinde aynı şeyi yapar. Ziyadesiyle, anlayan anladı..!
 Sevgili Hüseyin DERELİ başkan,ne oldu da şimdi böyle davranıyorsunuz. Bir zamanlar Atakum belediyesinin avukatı ben değildim. Kaybedilen belediye başkanlığı döneminde, ilçe başkanı da ben değildim. Belediye Meclis üyelerini tercih eden, listeden isim çıkartmak isteyende, ben  değildim.Bunların yanında,Atakum'da kaybedilen belediye başkanlığı seçiminin sorumlusu ise ben hiç değildim.Tavırlarınızdan anlaşılan; Gelecekteki arzu ve istekleriniz doğrultusunda, Adem başkanla teğet geçemiyecek, çakışma noktası hasıl olacak..! Sıkıntı bu..! Olay anlaşılmıştır.
 Herkesin olması gerektiği gibi KAHVECİOĞLU'larının da ilkesi; Doğru, dürüst, insana saygı ve yaptığı işe özendir. İşte gerçek bu..!
 Her şey gönlünüzce olsun.
 SEVGİLERİMLE.!