KAHVECİ KAZANIR

Lise yıllarındayım. Bir arkadaşımla otobüse binmişiz, Çarşamba’ya gidiyoruz.Yolda laf lafı açtı.Hayal kurmaya başladık.Bir arabamız olsa Türkiye’yi gezerdik,dedim. Arkadaşım da, ‘’ya ne güzel olurdu.’’ gibi bir karşılık bekliyordum.

Ama hiç ummadığım bir tepkiyle karşılaştım.’’Lan oğlum hayal kuruyoruz şurada. Niye bir arabamız olsun? İki arabamız olsun.”Biri senin biri benim. İki arabayla gezerdik.’’dedi.

O gün öğrendim. Büyük hayallerim yok. Tek arabaya razı olduğumdan olsa gerek milli piyango dahil şans oyunlarına hiç bulaşmadım. Ama insanlarımızın çoğunun büyük hayalleri var. Ve tek arabaya razı değiller.

Büyük hayalleri gerçekleştirmenin yolu büyük paraya sahip olmaktan geçiyor. Büyük paraya sahip olmanın da bazı yolları var. Çalışır kazanırsınız, miras kalır ya da zengin biriyle evlenirsiniz.

Çalışıp kazanamadınız, miras kalmadı, zengin biriyle de evlenemediniz. Ama hayalleriniz beyninizi kemirmeye devam ediyorsa ne olacak?

Kolay kazanmanın, emek vermeden zengin olmanın peşine düşeceksiniz. Artık kolay kazanma arzunuzu tetikleyecek, hayallerinizi sömürecek çarkın tuzağına düşmek için biçilmiş kaftansınız.

Tam bu noktada şans oyunları devreye girer. Milli piyango, toto, loto, iddia, at yarışları hayallerinizi gıdıklamaya başlar. Bazıları iddia ve at yarışının şans oyunu olduğunu kabul etmez. Atı tanıyacaksın, takımı bileceksin gibi bir savunmaya geçer. Belki duymamışlardır. At koşar baht kazanır diye bir söz vardır.

İşin kötü tarafı şans oyunlarına devlet tarafından bulaştırılırsınız. Çünkü organizatör devlettir. Özel sektörün kumarhane açmasına izin vermeyen devlet, şans oyunları tuzağı ile sizi kumar masasına oturtur. Hayallerinizi sömürmek için her gün yeni bir oyun icat eder.

Toplumun uğradığı ahlaki çöküntüyü dikkate almaz. Olaya tüccar mantığı ile yaklaşır. Kasasına daha fazla para koymanın derdine düşer.

2004-2013 yılları arasında kamuya 8 milyar eski para ile 8 katrilyon kaynak aktarılmıştır. Yıllar itibariyle bu rakam sürekli olarak artış göstermektedir. Kumar oynayanların sayısı sürekli olarak artmış. Nesil pek dindarlaşmamış!!!

İnsanları şans oyunlarından korumanın iki yolu vardır. Birincisi şans oyunlarından kazanılan paranın haram olduğu gerçeğinin anlatılması.

İkinci yol ise ekonominin düzeltilmesi. İşsizliğin azaltılması.Gelir dağılımı adaletinin sağlanması. Vatandaşların çalışarak hayallerinin en azından bir kısmına ulaşabilmesinin sağlanması.

Haram gerçeğinin anlatılması,anlatılsa bile toplumda karşılık bulması bu aralar zor. Çalışanlar çalabilir, şeklinde fetva veren hocalar !!! var. Ekonomik iyileşme için ufukta bir umut gözükmüyor.

Devletin  sizi şans oyunları belasından korumasını beklerseniz daha çok beklersiniz. Devlet için en azından şimdilik kasasına giren paranın artması önemlidir. Kumar belasından kendi kendinizi korumanız gerekir.

Milli piyango, toto, loto, at yarışı, iddaa gibi şans oyunlarının cebinizdeki parayı çalmaktan başka bir işe yaramadığını bilin. Unutmayın ki;her zaman kumarcı oynar,kahveci kazanır.