Burası Türkiye.Burada haklı olmanızın hiçbir önemiyoktur.Güçlü olmak zorundasınız.Samsunspor , Mersin İdman Yurdu maçı bunun engüzel kanıtlarından biriydi.

Tarafsız sahada,rakip takım taraftarı stadyumu doldurmuşken,kadın ve çocuk seyircilere oynayan ilk ve tek takım olarak tarihe geçtik.

Haklıydık.Ama gücümüz yoktu.Güçlü olmanın benim bildiğim ikiyolu var.Ya paranız olacak ya da siyasi desteğiniz.Ve siyasi destek iktidarkanadından olacak.

Samsunspor ve para.Leyla ile Mecnun,Ferhat ile Şiringibi.Bir türlü kavuşamıyorlar.Kendimi bildim bileli kulübümüz maddi sorunlardankurtulamamıştır.Öğrencilerin harçlık biriktirip kulübe bağış yaptığını bilegördük.

Şehrimizin önde gelenleri dilenciye bozuk para verir gibidestekte bulunurlar.Bir akşam yemeği parası.Bir akşam yemeği parası ilegünlerce gazetelerde boy gösterirler.Akıllı alışveriş.Ucuz ve güzelreklam.Bedava kahraman olurlar. Ne de olsa hepsi ticaret adamı.Hesap yapmasınıbiliyorlar.

Süper Lige çıktığı takdirde,takıma  şu kadar para vereceğim diyenler elleriniceplerine atsınlar da görelim. Mesele iyi günlerde fotoğraf vermek değil kötügünlerde destek olmaktır.Sevda, bir takımın hangi ligde oynadığınıönemsemez.Üst lige çıkamadığımız için Samsunspor'u tutmaktan vazgeçenimiz oldumu? Hiçbirimiz vazgeçmedik. Aksine hepimiz daha çok sevdik.

Gerçek Samsunspor sevdalıları iseler  söz konusu ettikleri rakamları kulübe şimdi,enfazla ihtiyaç duyduğumuz anda versinler.Yok dertleri her zaman ki gibi ikisatır daha fazla reklam yapmak ise bundan sonra da  gölge etmesinler.

Siyaset.Bu şehrin kadersizliği.Kendisini sevenler,hakkınısonuna kadar arayanlar tarafından yönetilemedi bu şehir. Her zaman yetim,herzaman öksüz bırakıldı.Seçim döneminde Samsunspor sevdalıların duygularınısömürerek oya çevirmeye çalışanlar,ihtiyaç duyulduğu anda ortadan kayboldular.

Seçim dönemlerinde kulüpte kahvaltı yapanları,boyunlarınakırmızı beyaz atkı takanları,meydanda büyük ekranda maç izleyenleri dost sandık.Oysaki ;Onlar günün şartlarına göre davranıyordu.Gözümüzü boyamaktı dertleri.Vebunu da başardılar.Tıpkı 2010-2011 sezonu gibi.

Her seferinde bir daha kanmayacağız diyoruz amanafile.Onların aslında bizi kandırdıklarını ,kırmızı beyaz renklere gönül vereninsanlar değil zamanın şartlarına uyan,göze hoş görünmek için fırsat kollayan(siyasetçiler) olduğunu iş işten geçmeden anlayamıyoruz.

Her dönemde Samsun'a ve Samsunspor'a zerre faydası olmayaninsanları kendi elimiz ile yönetime getiriyoruz.Tanıyoruz artık Samsunspor'ukullananları.Biliyoruz.Yine de kızmaktan,boş konuşmaktan başka yaptığımız birşey yok.Yapabileceğimiz tek şey bu kişileri sahip olduğumuz oylar cezalandırmak.

Yapmıyoruz.Cezalarını kesmiyoruz.Bu şehrin takımına sahipçıkmayana biz de sahip çıkmayız,demiyoruz. Yaptığımız tek şey koca karılar gibisızlanmak.Sadece şikayet etmek.

Kendimiz seçiyoruz,beyler.Kendimiz düşüyoruz,Samsun veSamsunspor sevdası olmayanların tuzağına. Güçlü dönemlerinde taraf olurumkorkusu ile maça gelemeyenleri,kendimiz baş tacı ediyoruz.

En güçlü olduğu dönemde,takımımızın en önemlimaçında,üstelik seyircimiz yok iken stadyumda göremediklerimize kendimiz ellerimizi patlatırcasına alkıştutuyoruz.

Her seferinde kendimiz düşüyoruz.O yüzden boşuna ağlamayalımbugün.Boşuna akıtmayalım gözyaşımızı. Kendi düşen ağlamaz.

Bir KILIÇ gitti.Başka KILIÇ geldi.Samsunspor için hiçbir şeydeğişmedi.Suat KILIÇ,düşerken, Çağatay KILIÇ, çıkmaya çalışırken,yanımızdadeğildi.

Sosyal medyayı seviyorum.Bizim saylarca yazarak anlatmakistediğimizi kısa ve öz cümleler ile anlatanlar var. Yürekten katıldığım,defalarca Amin dediğim bir dua.Sosyal medyadan.

Samsunlu bir Spor Bakanı döneminde küme düşenSamsunspor,yine Samsunlu bir Spor Bakanı döneminde tarihin en saçma cezası ilekarşı karşıya bırakıldı.Ve Süper Ligin kapısından döndü.

Allah bir daha bu şehre Spor Bakanlığı nasip etmesin.