Boko Haram
Bazen haber programını izlerken ekranda bir görüntü sunulur, ilginç bir haberdir. Daha sonra o haberle ilgili protesto veya ünlü kişilerin tepkileri gösterilir. Takip eden günlerde birkaç haber daha bu konu hazırlanır ve o meşhur kurbağa hikayesi meydana çıkar.
Ekranda sıradaki haber, Nijerya'da okuldan kaçırdığı 300 dolayındaki kız çocuğu ile ortadan yok olan bir örgütün lideri konuşuyor. Oldukça lakayt ,eline verilen kağıdı okumakta olan silahlı bir şahsiyet. Ertesi gün basında Abd başkanının eşi, artist ve şarkcılarının bir bölümünün elinde protesto ettiklerini gösterir dövizler ve olaya duyarlılıklarını anlatan hikayeleri ile örgüt ön plana çıkartılır.
Örgüt El Kaide'nin bir kolu olan Müslüman bir kimlikle dünyaya tanıtılırken, Nijer Müslüman Cemaati genel sekreteri Davut İmran Melesan ; Boko Haram örgütünün İslamı temsil etmediğini, örgütün en büyük destekçisinin Hırıstiyan emekli general Jeremiah Useni olduğunu bildirir. Polis bu örgüt adı altında eylem yapan bir grup hırıstiyanı yakalar. Genel sekreter, Nijerya kuzeyinde İslami uyanışın başlaması üzerine bu örgütün kullanıldığını belirtir.
Örgütün kullananların ise aslında, Nijerya'daki enerji kaynaklarını kontrol eden Amerika ve İsrail gibi çıkar sahibi ülkelerin olduğu . Bu yönde Nijerya'lı 500 gencin İsrail'e eğitim amaçlı Hırıstiyan örgütlerince yolladığı bilinmektedir. Oluşturulan İslam algısının dünyaca ünlü Yahudi kökenli basın organlarınca terörle birlikte lanse edilmeye çalışmasının altında yatan gerçek, karşılarında bir düşmanın olması ve ona karşı yapılan hamleleri yasal çerçeve içinde yapma çalışmasından başka bir şey değildir.
Afganistan ve Irak'a müdehaleden önce tüm dünyanın dikkatini çekecek bir eylemin oluşturulması ve bu çerçevede dünyaya ya karşımızda yada yanımızda olacaksınız mesajının gönderilmesinden sonra bu iki ülke sıra ile işgal edilirken, Müslüman devletlerin gözünde bile haklılık payının olduğu, Allah diyen bir örgütün ne kadar cani olduğu öğretilmişti. Amerika içinde yapılan operasyonda aynı anda kalkan uçakların hepsinin pilotlarının Arap olması,hemen hemen aynı saatte uçuşların başlaması ve ikiz kulelere yapılan bu saldırının aslında bir düzmeceden ibaret olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Böylesi büyük bir olayla iki süper güç Rusya ve Çin'in hemen yanında tanpon bölge oluşturmak ve Ortadoğu'da petrolün üzerine oturmak için yapılan operasyon amacına ulaşmışken, Nijerya'nın çevresinde büyük güçlerin olmaması, orada lokal hareketlerin ön plana çıkartılarak bir taş ile iki kuş vurma çalışmalarının kusursuz hareket ettirildiği görülmektedir. Dünya'ya bölgede gelişen İslam terörizminin durdurulması adına hareket ettiklerini, aslında bu bölgedeki enerji kaynaklarının üzerine oturulduğunu görmekteyiz.
Boko Haram örgütü ilk olarak 2002 yılında kurulmuş olup, örgüt oldukça ılımlı bir yapıda iken, lideri Muhammed Yusuf , 2009 yılında polis sorgusunda öldükten sonra örgütün yönü değişti. Sonuçta dünya Müslümanlarının gruplandırılması, birbirinden uzaklaştırılması, İslamiyetin karalanması adına yapılan bu operasyonların hedefe kenetlendiğini ve başarısını açıkça görmekteyiz. Amerika'nın ihtiyacı olan petrolün beşinci sağlayıcısı olan bu ülkede, karışıklıkların çıkacağı, uzun zaman önce ortaya atıldığından , Boko Haram örgütü kullanılmaya başlanmış, davalarının haklılığının ön planda tutmak adına etkin eylemler düzenlenmeye başlanmıştı.
Gezi olayları döneminde , başarısını zirveye çıkartan Türk hava yollarına atılan iftiralardan bir taneside Nijerya ile ilgiliydi. İftira nerden gelmişti, tabiki THY'nın başarısından etkilenen ve onun önünü kesmeye çalışan Avrupa tarafından, bu örgütlere silah taşıdığından bahsedildi. Oysa zaman sonra o silahların Nijerya deniz kuvvetlerine gönderildiği doğrulandı. Sonuç olarak tüm bu faaliyetler, İslamiyetin çevresine bir halka oluşturma, bölme,parçalama adına emperyalist devletlerin uyguladığı yöntemdir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.