MASKELERİ YAKINDA DÜŞECEK
Bırakın kişileri, toplumun güce meyil ettiği açıkça ortada. Toplumun desteğini alarak mevki sahibi olmak için vitrin çocuğu' özelliklerine sahip olmak, ardında gücü temsil eden unsurları etrafında bulundurmak ve bunları pazarlamak lazım. Siyaset dünyasından temsil verecek olursak, nedir bu güç unsurları? En başta toplumun güç olarak kabul ettiği emniyet teşkilatını iyi kullanmak lazım. Tabi ki de yasa ve yetki çerçevesinde.
Siyasette bir yerlere gelen 'vitrin çocukları', tüm yetkilerini kullanarak etrafına etten duvar örmesi, ulaşımda da olabildiğince lüks araç filosu kullanması, 'güç' unsurlarını etrafına dizmesinin en basit halidir. Toplumun kendisine meyil etmesini isteyen siyasi liderlerin bazıları vitrin çocuğu görünümden taviz vermeden, güç gösteri yaparak toplumu peşinde sürükleyebilir.
Bu kadar basit analizi olan bu durum reklam edilmediği zaman hiçbir işe yaramaz. İş reklama gelince de kullanılacak yöntem belli. Yazılı ve görsel basın Basını nasıl kullanırsın, aleyhinde yazılar çıkmaz, sürekli yalakalık kokan haberler yayınlattırırsın, yerel yada ulusal gazetelerde üç kuruşa köşe yazan yazarlara lehinde yazılar yazdırırsın Basını iyi kullanırsanız, daha doğrusu kullanmasını iyi bilirseniz, reklam had safhaya ulaşır.
'Vitrin çocuğu olabilmek' 'Güç gösterisi yapabilmek' 'Medya desteği almak' 'Tüm bunları reklam yapmak'. İşte bu unsurlar en iyi şekilde kurnazca kullanmak, kitleleri arkana almanı, toplumun sizi desteklemesini sağlar. Siyasette bir yerlere gelmek ve geldiğin yerde uzun vadeli kalmak için toplum desteği önemli. Hatta ne yaparsan yap, hırsızlık yapsan bile, ahlaksızlık yapsan bile, bilmem ne otellerinde beyaz bornozlarla gezsen bile, hatta o otellerde çifter çifter ahlaksızlık yapsan bile, toplum desteği olduğu sürece sizi yöneten en üst basamaktaki siyasi liderler, oturduğunuz koltuktan sizi ayırması zor olur. Ama imkansız olmaz
Samsun siyasetinde bir yıldır Ak Parti kadrosu üzerinde, Büyük Şehir Belediyesi Başkanlığı aday olma konuları bir hayli konuşulur oldu. Anlaşılan o ki Yusuf Ziya Yılmaz'ın ipi çoktan çekilmiş Adaylık hevesi olanlarda şimdiden çalışmaya başlamış olmalı ki bu konu, ara ara Samsun basınının gündemi oluyor.
Bu koltuğu heveslenen isimlerin arasında o koltuğa layık şahsiyetlerin yanı sıra, vitrin çocuğu kalitesinde siyasetçilerde var tabii ki. Bu vitrin çocuğu toplumu arkasına almak için gittiği her yere yasal yöntemlerle yanına, etrafına, yol üzerine emniyet mensubunu götürüyor ki güç gösterisi yapsın, alabildiğince basın organını peşine takıyor ki reklam olsun. Olabildiğince iş adamını peşine takıyor ki lüks araçlı uzun konvoylar olsun Bu gösteri bazen beni de etkiliyor. Bazen içimden bu adamın arkasına geçip bir destekte ben versem dediğim olmuyor değil.
Böyle yöntemler ile siyasette bulundukları koltuğu sağlamlaştırarak mevki edinmek isteyenler bir şeyi unutmasınlar. Siyaset ahlakını had safhada tutarak, hak ve vicdan muhasebesi yaparak, gösterişte değil olduğu gibi görünerek siyaset yapıp, hizmet etmekte ısrarlı olanlar , size bu koltukları yedirtmezler.
Sizin gibi ahlaksızların maskeleri çok yakında düşecek. Açılışlarda, toplantılarda, biz sizin için çalışıyoruz, bizi sizler buraya getirdiniz, hizmet etmek uğruna ayağınızın altına pas pas olurum dedikten sonra Bu millet tavuk gibi, koyunlardan farkı yok. Etrafımızda çok az zeki ve kurnaz insanlar var. Onlarda bizi görünce değneğini saklıyor. Dediğinizi bu millet öğrenecek. Bu millet o zaman sizi ayağının altına pas pas etmeyi bırak, biyerlerini silmek için bile kullanmayacak. Seni gidi vitrin çocuğu. Senin çifter çifter otel odalarında ahlaksızlık yaptığını, bu milletin dinine, milli şuuruna küfürler ettiğini çok yakında herkes öğrenecek
Tüm bu olanların ilahi bir adalet olduğunu düşünüyorum. Çünkü Resulullah (S.A.V) Efendimiz bir hadisinde kavimleri, toplulukları, milletleri kast ederek şöyle buyuruyor: Nasılsanız, öyle yönetilirsiniz Haftaya Salı görüşmek üzere Allaha emanet olun