Nefes alıp vermek, önemlidir!

Yeni doğan ve büyümekte olan bebeklere hiç dikkat ettiniz mi? sürekli ağlarlar, bağırırlar ama yine de sesleri kısılmaz. Ancak yetişkinler biraz bağırınca sesleri hemen kısılmaktadır. Bunun temel nedeni soluk alıp vermeyi doğuşta öğrenmemize rağmen, hatalı beslenme ve yaşayış şekillerimiz bize soluk alıp vermeyi unutturmaktadır. Bu nedenle birçok kitapta insanların %70 inin yanlış soluma alışkanlığına sahip olduğu belirtilmektedir. Doğru solumadan önce yanlış solumanın ne gibi etkileri olduğunu bilmemiz daha uygun olacaktır.

Neden doğru solunum?

Vücudumuzda beynimiz, kalbimiz ve birçok hücremiz bir enerji kullanırlar ve bir kısımda artık madde ortaya çıkar. Bu artık maddelerden en önemlisi karbon monoksit gazıdır. Bunun yanı sıra vücudumuzda milyarlarca ölü hücre mevcuttur. Bu artık maddelerin dışarı atılması için kanın yeterince oksijene ihtiyacı vardır. Dışarı atılan artık maddeler ve hücreler vücudumuzu bir çok olumsuz durumdan kurtarmaktadır. Evde soba yakanlar bilirler. Sobada yaktığınız odunun, kömürün atığı olan külleri sobadan dışarı atmazsanız zamanla soba iş görmez etrafa ısı yaymaz. Oksijeni almayana kadar esas işlevini yapamaz hale gelir. Yanlış alınan nefeste gerçekleşecek durumu güçleştirir.

Beyin hücreleri vücuttaki tüm hücrelerden farklı bir şekilde beslenir. Beyin hücrelerinin beslenmesi daha önce de belirttiğimiz gibi glikoz ve oksijendir. Oksijen ise vücuda soluma yoluyla alınır. Beyin böylece en önemli besin maddesini elde eder.

Yanlış soluma gecelerin kâbusu olan horlamaya neden olmaktadır. Doğru soluk alıp verme kalbi daha az yormaktadır. Kalp işlevini daha kolay yerine getirebilmektedir.

Doğru soluma nasıl olur?

Soluk alıp vermemizi sağlayan organımız akciğerdir. Akciğerimizde üç tanesi sağ tarafta, iki tanesi de sol tarafta olmak üzere iki lob vardır. Her iki tarafta bulunan loblardan birisi sağ diğeri sol alt tarafa uzanır ve üst loblardan da daha büyüktür. Üst tarafta yer alan lobların oksijen alabilme hacmi, alt loblardan daha azdır. Akciğerlerimiz oksijenle dolduğunda kesecikler açılır, içerisi oksijenle dolar ve oksijenle kirli kan karşılaşır ve oksijen kana geçer. Kanda bu sırada bulunan artık madde karbon monoksit gazı karbon dioksite dönüşür ve solumayla dışarı atılır. Böylece kan temizlenir ve oksijen vücuda kan yoluyla yayılır.

Yanlış soluk alıp verirken akciğerimizi göğsün üst kısmında yer alan üst lobla doldurmaya çalışırız böylece de kan yeterince temizlenemez.

Doğru soluma için şu tekniği uygulayabilirsiniz. Dediklerimi sırasıyla mutlaka yapmaya çalışın.

Üst üste 2 – 3 defa derin soluma yapın. Düz bir yere sır üstü bir şekilde uzanın. Hızlı ve kısa sürelerde ağzınızdan nefes alın. Ellerinizle göğsünüzün üzerine bastırın. Aynı solumayı göğsünüzün alt kısmına doğru yapın. Bu yolla diyaframdan doğru nefes alamamışsanız B planını deneyin. Sırt üstü düz bir yere yatın. Nefesinizi tutun. Karnınızı içeri ve dışarı doğru itin. Bunu yapabiliyorsanız bu defa nefes alırken karnınızı dışarı itin, verirken karnınızı içeri doğru çekin. Bu tür solumayı alışkanlık haline getirmek ve otomatikleştirmek için 2 – 3 hafta soluma egzersizleri yapın. Doğru nefes yöntemini öğrendiniz artık nefes alma kanunlarına uymalısınız ve asla bu kanunları çiğnememelisiniz. Yoksa doğru nefes alma konusunda suç işlemiş olursunuz.

Soluma kanunları

1.      Solumanızı diyaframdan yapacaksınız. Bunun için burundan nefes alıp ağızdan vereceksiniz.

2.      Nefesinizi alıp verişiniz 1 – 4 – 2 formülüne uygun olmalı. Örneğin nefesi 2 saniyede almışsanız 8 saniye ise nefesi içimizde tutacağız 4 saniyede vereceğiz. 

3.      Soluma egzersizinizi sabah ve akşam 5"er defa yapın. Bunu zamanla 7 – 8 – 10 "ar dakikaya çıkarın.

4.      Nefes alırken akciğerinizin tamamen dolmasına, verirken de tamamen boşalmasına dikkat edin.

5.      Nefesinizi gırtlağınızı sıkarak değil, karnınızı kontrol ederek tutmaya çalışın. Bu doğru konuşmanızı da olumlu yönde etkileyecektir.

 

Ahmet Yıldız

[email protected]

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Yıldız Arşivi
SON YAZILAR