Geçtiğimiz cumartesi, AKS TV" nin “Karadeniz Şenliği” programındaki konuklardan birisi de, benim gururum, göz bebeğim ve Türkiye" nin, hatta Cumhuriyet tarihinin en genç meclis üyesi Onur KAHVECİOĞLU" ydu. Müzik programında yer alışı, sanatçı olduğundan değil, gençliğinin verdiği avantajdan dı. İdeali, ufku ve düşüncesi büyük olan ONUR"un, önüne çıkan böyle fırsatları- şansı- kullanması tabi ki hakkıydı.Kendini anlatabileceği her fırsatı değerlendirmesine, kim ne diyebilir ki..!

Gelelim sataşmaya(!).Sevgili dostum, mahalle ve çocukluk arkadaşım “ Karadeniz Şenliği” programını yapan yerel sanatçı İlyas" a, bu köşeden sevgi ve saygılarımı iletiyorum. Tüm zorluklara rağmen sürdürdüğü, yerel anlamdaki sanatçılığını, savaşını, uğraşını ve özverisini saygıyla karşılıyorum.

Çeşitli etkinliklerde, önlerine çuvallarla para dökülen, kaprisli, ukala bir o kadar da şımarık sanatçıları başımızın üzerine çıkarırken,yerel sanatçılara değer vermiyoruz.Yerel sanatçıların eksiği yok, fazlası bile var. İlyas kardeşim bu işe amatörce emek ve gönül verenlerden.

Nedeni bilinmez ama değerlerine sahip çıkmayan bir toplumuz.

Bildiklerinizi ve gördüklerinizi sizlere bir de bu köşeden hatırlatmak istiyorum.

Ben sanatçı düşmanı değilim. Belirli noktalara gelmiş sanatçıları da takdir ediyorum ama, çeşitli etkinliklerde karşımıza çıkan sanatçıları-ki bir kısmına sanatçı demek bile yanlış- ne kadar tanıyoruz. Yaşamları nedir? Ne yaparlar? Bir sorgulayın bakalım, seyrettiğiniz sanatçıları. Ne kadarını seyredilir bulacaksınız. Ne kadarına isyan edeceksiniz.

Kendinizden birisi olan, yerel bir sanatçıyı yok ederken, hiç tanımadığınız bir sanatçıyı yüceltmenin mantığını anlamıyorum, nedeni de bilemiyorum.

Ulusal sanatçıları yok edelim demiyorum ama lütfen, kendi içimizden biri olan, yerel sanatçılara da destek verelim. İsmi önemli değil bu İlyas da olabilir Hasan da.Destek verelim ki, yerellikten ulusal sanatçılığa çıksınlar. Bakın, son yirmi yılın sanatçılarını sayın desem, parmaklarınızdan fazlasını sayamazsınız. Hiç nedenlerini düşündünüz mü?

İlyas ÇAVDAROĞLU"nun, programında belediyelere sataşmasının nedeni, yerel sanatçılara değer vermediklerindendir. Serzenişlerine hak veriyorum.Zaten her yerde de söylüyor. Haklı yanları da yok mu? Hem de çok fazla.Ulusal sanatçılara etkinlikler yaptırıp, para musluklarını açanlar, yerel sanatçıları da aralara serpiştiremezler miydi.Ne oldu? Bir çok belediye başkanı değişti ama İlyas kardeşim hala televizyonda program yapıyor. Küçümsenmeyecek de bir izleyici kitlesi var. Programlara gelen telefonların çoğu ülke dışından. Ülke dışında, gurbette olan insanların, bir iki saatte olsa şehirlerini izlemeleri onları mutlu ediyor. Ne kadar güzel değil mi!

Benim savaşım, yerelde olan her şeye; İş adamından, işçisine. Sanatçılarından, esnafına.Futbolcusundan yerel sanatçısına, sahip çıkma savaşıdır. Kişiler önemli değildir.

Sıkıntımız sahipsizlik değil midir. Hep isyan etmez miyiz, bize sahip çıkılmıyor diye. Etrafımıza bakalım, sahip çıkmamız gerekenlere biz sahip çıkıyormuyuz. Bu şehir bizim şehrimiz.Başka bir Samsun yok. Bu şehrin delisi de, akıllısı da bizim değil midir? O zaman her ikisine de sahip çıkmalıyız. Çıkmalıyız ki güçlü ve söz sahibi olalım.

Ve benim yıllardır söylediğim bir sözle bitirelim. “YERELE SAHİP OLAMAYAN, GENELEDE SAHİP OLAMAZ.”

Her şey gönlünüzce olsun.

Sevgilerimle.

Nihat KAHVECİOĞLU