-Seçmenden çok aday adayı var, özgüvenlerinin orta yerine bağdaş kurduklarım!

-Erken Seçim: 'Düğün çok aceleye getiriliyorsa gelin hamiledir!'

-Bu saatten sonra ülke ayık kafayla hiç çekilmez. Çayı doldur hacı.

-24 Haziran’da bu millet, poposunu annesinden daha güzel kim pohpohluyorsa oyunu ona verir!

-O değil de yılların MHP'si kendi adayıyla seçime giren Saadet Partisi kadar olamadı.

-Yalnız sarayı bu ay boşaltalım lütfen, Yalova'dan abim gelecek, diye bi twit dolaşıyor ortalıkta.

-MHP: 'Bizimle Yürü Türkiye' AKP: 'Kutlu Yürüyüşe Devam' Kendileri makam araçlarından inmezler. Milleti yürütürler.

-Seyyar sandık evlere geliyormuş. Oy verene mandal leğen var mı?

-Sarayda pisküviti çaya bandıran zat. 20 yıldır partinin başında, hiçbir başarısı yok ama ülkede siyasetin başköşesinde. Nasıl oluyor da oluyor?

-Makarnayla çalışan ilk seçmenimiz göklerde!

-Listeye dahi giremeyeceğini bilen bir insan o kadar para verip neden aday adayı olur?

-43 yılının başı, evde bor bitti. Aylardan zemheri, zemheriyi bilirsiniz soğuktan insanın g.tü donuyor. Tezek henüz icat edilmemiş, malum CHB dönemi. Belediye yok, muhtarı aradım. Sarayda toplantıdaymış. Bende yok ama benim şeyimden vereyim dedi. Hemen eve bor bağlandı.

-Vekil aday adayları biriniz de çıkıp adam gibi doğruyu söyleyin: Ballı maaş için adayım. Kariyer için adayım deyin. Eşi dostu işe sokacağım deyin. Canımı ye. Yok, ülke içinmiş, Samsun içinmiş geçin bunları.

-Samsun'da 103 kişi AKP'den milletvekili aday adayı olmuş. Gidip yanyana fotoğraf çekineyim de ileride belki lazım olur!

-Bir de sırf isim yapmak için aday adayı olan o kadar çapsız ve gereksiz insanlar var ki, ört ki ölem.

-Yandaşlara bakıyorum Kılıçdaroğlu ile A. Gül'ü yeseler doymayacaklar; hakaretin, ötekileştirmenin, küfrün bini bir para. Namazlarını da hiç kaçırmıyor mübarekler.

-Sizin de ananıza bacınıza 'tezek' deseler hoşunuza gider miydi?

-Çalmadık kapı bırakmayın e mi?

-Hangi kutlu yürüyüş? Hala yürüyüşten bahsediyorsunuz, uçtunuz hepiniz galaksiler arası yolculuk yapıyorsunuz!

-Önceki seçim vaatlerinde 3Y'den bahsediyorlardı: Yolsuzluk, Yoksulluk, Yasaklar! Onlar hallolmuş gibi bundan sonra daha çok demokrasi olacakmış. Yersen!

-Diyorum ki bende milletvekili adayı mı olsam ne yapsam? Zaten vatandaş ol diye baskı da yapıyor! Ama önce Samsun'da Cemal Yeşilyurt amcamın ellerini öpmem gerek. Ne bileyim AKP'liler hep öyle yapıyor.

-Bizim davamız şeker fabrikası gibi değil ki satalım!

-Vazgeçtim, Başkan olunca AkSarayı üniversite veya hastane yapmayacağım şeker fabrikası yapacağım!

-AKP'li aday adayları için kareli ceket enflasyonu yaşanabilir!

-AKP'den torpilin var mı? Yok! O zaman hiç KPSS, ALES, Devlet Memurluğu, Mülakat imiş hiç bu kutlu yürüyüşe girmeyin derim.

-Bu can eriğiyle çakal eriğin mücadelesidir!

-Ben en çok yeniden seçilemeyip 14 aylık maaşından olacak milletvekillerine acıdım.

-Bir balkon konuşmasına daha dayanamam, ne yapacaksanız yapın. Ninesini gıdıkladıklarım.

-Tükürebileceğiniz kadar yalayın

-Devletin başına Devlet gelecek! Şaşa şaka yok öyle bi'şey!

-Henüz geçen seçimlerin hesabını vermeden yeni bir seçime gitmek çok fantastik geliyor bana.

-Samsun'a verilen iki müjde (Hızlı tren ve 2. Üniversite) arasına 22 bin nüfuslu Kavak'a yapılacak 2 bin kişilik cezaevini koymayı unutmuşlar.

-İmar affı Samsun Canik Belediyesinin çatısındaki baz istasyonlarını da kapsıyor mu?

-06 Melih gibi Germiyanoğullarından beri Samsun'da Belediye Başkanlığı yapan Yusuf Ziya Yılmaz, Milletvekilliği için istifa edince, ezeli rakibi Canik Belediye Başkanı Osman Genç, şimdilerde avuçlarını kaşıyordur, kimbilir.