Meslek hayatımda yetişme sürecini tek başıma yaşadım.Kendi gayret ve olanaklarımı kullanarak yetiştiğimden,çırak,kalfa ve ustaların yetişme sürecinde yaşadıklarını ve duygularını pek bilmem.Ama meslekte kırkıncı yılını yaşayan biri olarak,yaklaşık yüz elli elemanı çırak olarak alıp,kalfa ve devamında usta olarak yetiştirdim.Bunlardan bir kısmı şimdi işyeri sahibi.Görünce hoşuma gidiyor ve gururlanıp duygulanıyorum.Duygularımı kaleme dökebilmek mümkün değil, ancak yaşayan bilir ve beni anlar.Ayrıca uzun zaman Mesleki Eğitim Merkezi--Çıraklık Eğitim Merkezi--Öğrencileri Koruma Derneği Başkanlığı yaptım.Bundan dolayıda;Çırak,Kalfa ve Ustanın nasıl yetiştirildiğini ve yetiştiğini iyi bilirim.

       Şimdi yazının başlığına bakıp,niye bu girişle başladığımı merak ediyorsunuzdur..!

       Nedeni,TÜRKİYE CUMHURİYETİ’nin referandumla--Halkın iradesiyle--kabul edilen ve yeni yönetim şekli olan CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNDE,ilk kez yapılan seçim ve ilk seçilen Başkan Recep Tayyip ERDOĞAN’nın sözleriydi.Ne demişti;Görev sürecimde,Çıraklık,Kalfalık ve Ustalık dönemim geride kaldı.Artık‘’BÜYÜK USTA’’lık dönemim başladı. Evet,bencede büyük ustalık dönemi başlamış.Çünkü yeni bir sistemin hayata geçeceği ilk genel seçimden,her yönüyle başarılı çıkmış bir liderin balkon konuşması,büyük ustalığını ortaya koyuyordu.Çok beğenmiştim.Konuşmanın içinde;Gurur,mütevazilik,birleştirilicik,yapıcılık…vs.Her şey vardı ama asla ve asla ukalalık,kendini beğenmişlik yoktu.Yorgunluk ve tevazu içinde konuşmasını yapıyor ve teşekkür ediyordu.İşte büyük usta,büyük lider olmak buydu.

     Şimdide ÇIRAK olarak nitelendirilenlere bakalım.Sözlerine,hal ve tavırlarına bakılırsa,bana görede henüz çıraklar.Seçim günü saatler on yediyi geçmiş,sandıklar kapatılmış ve yavaş yavaş oy sayımına geçilmişti.Sayımlar sürerken,seçim sonuçlarıyla ilgili haberlerin verilmesi yasağıda devam ediyordu.Ne zamanki haber yasağı kalktı,yandaş kanallardaki sunucular ve bu kanallarda boy gösteren partilerinin yetkili organlarında yer alanlar,daha ortada bir şey yok  ama başladılar;Hırsızlık,haksızlık,yalan,manipülasyon,Anadolu Ajansı,YSK….vs.söylemeye.Bar bar bağırıp ortalığı inletiyorlardı.O kadar acemiydilerki,kaybettiklerini anlayınca paniğe kapılıp,aceleci davranarak seçmenlerini bile kandırdılar.Olaylara ideolojik bakıp,doğabilecek olaylardan bile nemalanmanın ve faydalanmanın gayreti ve çabası içindeydiler.Devlet adamlığı bumuydu?Yazık,çok yazık..!Sonuçlarla ilgili bilgi akışına,manipülasyon diye diye ortalığı yaygaraya verdiler.Daha sonra manipülasyon dedikleri bilgi akışının,kendilerinden kaynaklandığı ortaya çıkınca da birbirlerini suçlamaya başladılar.Bunlar daha çırak bile olamamıştı.El insaf.ALLAH aşkına;Millet İttifakı--CHP+İYİ Parti+SP+DP--ve HDP’de aklı başında biri yokmuydu? Çıkıpta;Arkadaşlar seçim sonuçları yavaş yavaş netleşiyor.Üzgünüz ama seçimi kaybettik gibi gözüküyor.Herkes;Sakin,sükunetli ve sağduyulu olsun diyeceğine,tahrik edici ve kışkırtıcı demeçler verip,tellallık yaptılar.Söylemler haince,kin ve nefret doluydu.Bunlar,bu çıraklar mı bizi,bu TÜRKİYE’yi yönetecekti.Adayları M.İNCE ne demişti;Bu kafayla iki yüz elli yıl daha iktidar olamayız.Az,katılmıyorum.Böyle bir seçim kampanyası olur mu? Tek bir güzel söylem yok.Yıkacaklar,satacaklar ve öğrenci,memur,işçi dahil herkese para dağıtacaklar.Bir tane güzel,doğru ve mantıklı söylem yoktu.Ağızlarından tükürükler akarcasına saldırmak.İşte,kin ve nefret dolu bu kafa yapısıyla,değil iki yüz elli,beş yüz yıl daha iktidar olamazlar.Millet onlara,yönetmek için yetki vermez ve vermeyecektirde.Ama üzülmesinler,bir yıl geçti geçiyor.Kaldı 499 yıl.

     Her şey gönlünüzce olsun.

     SEVGİLERİMLE..!